14 Şubat 2008 Perşembe

TÜRK GENÇLİĞİ'NİN INTER-RAIL SINAVI



Dün Utrecht istasyonunda tren beklerken, yan perona bir başka tren girdi. Üzerinde Amsterdam-Wien-Milano yazıyor. O yazıyı görünce birden lise yıllarına geri gittim. Her liseli, özellikle yurt dışı yolculuklarına merakı olanlar bu muhabbeti yapmıştır sanırım. Ekim ayı okul açılır. "Birader bu sene kesin Inter-rail'i yapalım, şimdiden para biriktirmeye başlayalım, süper oluyormuş, gece yolculuk edip gündüz geziyormuşsun" nidaları eşliğinde 4-5 kişilik bir grup birbirine gaz vererek anlaşır. Ardından daha da gaza gelinerek "çıkışta gidelim bakalım Haydarpaşa'ya o zaman, hadi" denir ve hayaller kurulmaya başlanır. Derken her hayalin bir yerinde bir gerçeğin kafaya dank etmesi gibi işin maddi yönü, aile fikri akla gelir ve saat 4 olduğunda gruptan "beyler bugün gitmeyelim araştırmaya akşam bir konuşalım, para durumuna bakalım" sesleri çıkmaya başlar. Akşam eve gidilir, aileyle muhasebe yapılıp işin yalan olacağı ortaya çıkınca ertesi gün okulda kimse konuyu açmaz. Derken aylar geçer Nisan ayına gelinir. Bir tanesi içinde tutamaz, "beyler ne oldu Inter-rail işi hani yapıyorduk" diye sorar. Herkes dökülür. "Abi bu yaz biz annemlerle Avşa'ya gidicez, annemlerin yazlığı var", "beyler ben yokum o işte Avrupa karışık bu aralar diyorlar", "seneye yapalım en güzeli hem üniversite sınavını atlatmış oluruz". Gelecek senenin ekim ayı bu diyaloglar aynen tekrarlanır.

Türk liseli gençliğinin böyle bir tutkusu vardır. Yıllarca da sürecektir. Bu yolculuktaki sınavı atlatıp gerçekten Inter-rail'e katılan çok az Türk arkadaş grubu vardı ki, onlar da İzmir Çamlık Buharlı Lokomotif Müzesi'nde sergilenmektedir.

Hiç yorum yok: