8 Nisan 2008 Salı

CEBERRUT BIRAKIYOR



Gördüğüm en iyi hakemlerden biridir Marcus Merk. Hakemliğin altın jenerasyonu olan 1995-2005 arasının en ünlü hakemlerindendir. Collina, Merk, Frisk, Michel, Fereira ve aynı jenerasyonun üyelerinin yer aldığı "futbolcu ayağına kapansa da kaşını bile oynatma, şak diye kartını çıkar, kimsenin gözünü yaşına bakma" ekolünün en önde gelen temsilcilerindendir. Nitekim Lucescu döneminde Nou Camp'taki Barcelona-Galatasaray maçında Hakan Ünsal, Merk'in faul kararına sinirlenip topa vurunca "al sana" diye anında ikinci sarı kartı çıkarmış ve Galatasaray 9 kişi kalmıştır (daha önce de ilk yarıda Rivaldo'ya sert giren Capone'u bana göre biraz ağır bir karar ile saha dışına göndermiştir). Merk, Anders Frisk ve Lubos Michel ile birlikte Afrika'daki ve Hindistan'daki çocuklar için bir çok yardım organizasyonunda da yer almıştır. Merk ayrıca sahada maç yönetirken arı sokmasına maruz kalan bir hakemdir.

Merk 2007'deki Norveç-Türkiye maçından sonra uluslararası kariyerine nokta koymuştu. Asıl mesleği diş hekimliği olan 46 yaşındaki Alman hakem sezon sonu kariyerine tamamen nokta koyacak. Geride de 3 kez "FIFA Yılın Hakemi" 6 kez "Almanya'da Yılın Hakemi" ödülünü bırakacak. Böylece o beşliden hala göreve devam eden Lubos Michel kalacak.

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Yerde yeten bir Barcelonalı gördüğü zaman tarafsızlık ile ilişkisini kesen bir hakemdir. En son Barcelona şampiyonlar ligini kaldırdığında bütün Barcelona iç maçlarında kendisini görüyorduk. Terji Hauge ile birlikte Vahap Beyaz - Ahmet Çakar ikilisini modern zamanlara taşımışlardı. Diş hekimi olması ayrı bir nefret nedeni benim için.

alicansolak dedi ki...

eskisi kadar akılda kalan bilinen hakemler yok artık

postta sayılan adamlar neredeyse futbolcular kadar tanınırdı

Galatasaray'ın maçı olduğunda acaba maçımızı kim yönetecek diye merak ederdim