22 Mayıs 2008 Perşembe
FROM RUSSIA WITH DRAMA
Klasik "yazık oldu" cümlesi kurmamak lazım bu tür finallerden sonra. Kime yazık olmayacaktı ki? John Terry topa gelirken kendisi dahil sahadaki tüm Chelsea'liler kupayı nasıl kaldıracağını, arkadaşlarıyla çekecekleri resimleri veya akşam bu sevinçle kaç şişe votka içeceklerini düşünüyorlardı herhalde. Çok değil 3-4 dakika sonra bu topluluğun hepsi gözyaşlarına boğulmuştu. Manchester United 1999'dan sonra yine sahadan boynu bükük ayrılmanın eşiğine geldiği bir finali döndürdü. Eğer Terry o penaltıyı içeri atsa Cristiano Ronaldo Türkiye maçı başlayana kadar ağlardı tahminim. O zaman da Ferdinand-Vidic ikilisine yazık oldu diyecektik. Zaten bu ikili ve Terry-Carvalho ikilisini omuzlara alıp dolaştırmak ve başka bir madalya vermek lazım, muazzam oynadılar. John Terry'nin Giggs'in şutunda sağa giderken kafasını sola yatırarak çıkardığı top nasıl bir konsantrasyonla oynadıklarının göstergesi. Aslında ilk çalımının 15. dakikada olduğu oldukça sıkıcı başlayan maç 2 gol, sertlikler, ağırlaşan zemin, yağmur, uzatma, kırmızı kart, penatılar ve penaltılardaki dramla yine unutulmayan finallerden birisi oldu.
Avram Grant'a ayrı bir parantez açmak lazım. Fenerbahçe'ye karşı nasıl oynadıysa Liverpool'a (rövanş maçı dışında) ve Manchester United'a karşı da öyle oynayıp rakibi üzerine çekip orada boğarak son saniyeye kadar götürdü finali. Maç sonunda United'ın 408 pasına karşılık Chelsea 286 pas yapmıştı ama kaleye atılan şutlarda Chelsea, United'ı ikiye katlamıştı. Ne dersek diyelim tüm herkesin alaya aldığı yahudi 8 yıllık Sir'e dersini vermeyi sadece 15 cm'le kaçırdı. Bunda da etken en güvendiği adamı, kaptanı. Chelsea kulübesinin tek hatası maça Kalou yerine Malouda ile başlamak oldu bana sorarsanız. En azından uzatmalarda değil 70. dakikadan sonra sahaya sürülse bazı şeyler değişik olabilirdi, zira şaşılacak şekilde ilk yarının tek hakimi olan Manchester United ikinci yarı sahada yok gibiydi ve Fergie bunu değiştirmek için hiçbir şey denemedi, ikinci yarı Hargreaves'ın kanadından United neredeyse tek bir hücum bile yapmadı. Drogba da sahanın şüphesiz en kötüsüydü. Evet rakip alanda tek başına 4 kişiyle mücadele etmesi çok zordu ama top ayağına geldiğinde veya pozisyon almalarında yaptığı seçimler çok kötüydü. Ayrıca, Anelka'ya penaltı attırmanın doğru bir karar olduğunu düşünmüyorum. Çok sorumluluk duygusu olan bir adam değil Anelka, konsantrasyon problemi var, amiyane tabirle "gamsız" dediğimiz tiplerden. Pek üzüldüğünü sanmıyorum. Nitekim aslında maç onun penaltısıyla bitmesine rağmen Terry salya sümük olurken Anelka sakin sakin madalyasını bekliyordu. Sahanın en sağlam adamı da Michael Carrick gibi göründü. 120 dakika boyunca ne bir yorulma, ne bir sakatlık belirtisi gördük. Maç sonunda da çok net bir penaltıyı ağlara gönderdi.
Bu maçın ortaya çıkardığı 2 konu daha var. Birincisi görüldü ki Premier Lig 39 .maçı kaldırmaz, futbolcular sahanın ortasında çatlayıp kalabilir, ikincisi de bir daha Moskova o çim rezaletiyle final alır mı merak ediyorum, bu krampların çok erken başlamasında çimlerin büyük etkisi var, zaten Van der Sar golü ayağı kaydığı için geç kalmasıyla yedi ve oyuncuların krampları daha 70. dakikada başlamıştı. Yağmurun da etkisiyle son dakikalarda sahada kimse istediğini yapamıyordu. Bir ara sayfiye yerine döndü Luzhniki Stadı. Kramplar nedeniyle tam 4 adam yerdeydi. Tabi sezonda 38 maç ve 3 kupa oynayan futbolcuların artık performanslarının sonuna gelmesi de büyük etken.
Sonuç olarak Sir Alex Ferguson kariyere bir kupa daha kattı, ama derseniz ki kupayı diğer tarafa verseydin Manchester United için üzülür müydün? Ferguson'u çok sevmeme rağmen şu anki kadar değil. İlla birisi haketti diye seçmek zorunda kalacaksak Grant'ın ekibine biraz daha pay vermek gerekiyor. Ama yukarıdaki cümleye geri dönmem gerekiyor. Ryan Giggs, Ferdinand, Vidic gibi isimleri o zaman ne yapacaktık? Son notum, Rus askeri üniformasının üzerine Manchester United forması geçiren Rus Ordusunun genç dimağlarına, Stalin hayatta olsaydı bu akşam anneniz şehit mektubunu eline almıştı. O ne rezalettir arkadaş?
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
7 yorum:
Dutchman'im hak eden Chelsea'ydi. Evet United'ın da pozisyonları vardı. Müsade edelim de olsun. United bu. Ama ilk yarının 35.dakikasından itibaren sahanın hakimi, daha fazla pozisyon bulan, 2 topu direkten dönen, rakibine pek top göstermeyen Chelsea'ydi. Yazık oldu. Hem Chelsea'ye, hem de Terry'e..
chelsea belki haketti ama.hocasız bı takım gıbıydı.anelkanın orada işi ne.yedekte seva varken o gamsız baykusun ne işi var sahada.birde son penaltıyı lampard atması gerekırdı.terry ise kaleciden bir önceki atmalıydı.hadi o attı ama gamsız baykuşa kullandırmak niye.al oyuna sevayı son sanıyede atsın bıtırsındı işi ama nerde yahudide o akıl
Bence bu haketme işine tek macta karar vermemek lazım. Bütün sezona bakınca hakedenin Man Utd. oldugu da acıkca ortada.
stalin'in kemikleri sızlamıştır mezarda, ben rus askerlerinin böyle birşeyi yapmasını içtikleri vodkaya veriyorum o anda.. vallahi o şapkayı alan manu taraftarının yerinde olmak isterdim, dandik bir manu formasına, koskoca rus asker şapkası, helal olsun adamlara..
vakit bulunca yazacağım ancak şunu söylemek isterim. iki takımı da hiç sevmezken bir anda maçı izleyen arkadaşlarla birlikte chelsea'ye üzülür buldum kendimi. chelsea'ye üzüleceğim aklıma gelir miydi, zor gibi. ancak esas üzüldüğüm john terry tabii ki. ferdinand-lampard mücadelesinde ilk yarının sonlarında gelen chelsea frikiğinden sonra maçın hakimi bence chelsea idi. ve bu takımda kulübün milyonlarca doları harcayıp da almadığı, alt yapısından gelip dünyanın en iyi stoperlerinden biri olan kaptan terry için hayatının en önemli anı kabusa dönüştü. bence iki chelsea'den ziyade üzücü olan bu takımın 4-5 yıllık yolculuğunun lampard ile birlikte en büyük emekçisi olan terry'nin penaltı kaçırması oldu.
anelka topun başına gelirken hepimiz -nedense- o kadar emindik ki kaçıracağından, hemen hep aynı köşeye yalandan atlayan van der sar'ın atlamayı sevdiği köşeye topu atışına şaşıramadık bile.
terry dışında, turlar ilerledikçe eskisi gibi oynayan ballack'a, cech'in kurtarışlarına da yazık oldu. sonuçta united 9 sene sonra yine bir şekilde şampiyon oldu. tüm sezon iyi ama finalde kötü oynayarak.
Ben Makalele icin biseyler soylemek istedim. adam 35 yasinda 114 dak. oynadi sahanin heryerinde, 2 United`li nin burnunu kanatti ki bu pozisyonlarda kendi lehine faul calindi :)
Macin kotusu Malouda, cirkini Tevezdi (oyunuda oyleydi)
ilk yarida C.Ronaldo Essien`i carsiya pazara gonderdi, ikinci yarida da Essien C.Ronaldo`yu gonderdi :)
Bende Anelka girince, israilliye yapilanlarin haksiz olmadigi kanatine vardim. Sheva orda otururken...
Fikret
"Stalin hayatta olsaydı bu akşam anneniz şehit mektubunu eline almıştı. O ne rezalettir arkadaş?"
yav final falan önemli de dutchman cidden al benden de o kadar ne biçim bi rezaletti o?
Yorum Gönder