30 Haziran 2009 Salı

HANGİ DAL OLSA YAPARIM ABİ



Biliyorsunuz,Bayanlar basketbol liginde Fenerbahçe yarı final serisinde Galatasaray'ı mağlup ederek finale çıkıp oradan da kupaya uzandı. Aslında 4 sene önce küme düşen Galatasaray'lı bayanların toparlanıp bugünlere tekrar gelebilmeleri de kutlamak lazım. Müessese kulüpleri dışında kalan Türk sporunun köklü kulüpleri rekabeti giderek yeşil sahaların dışına da taşımaya başladılar. Galatasaray 1987 yılında futbolda 14 yıllık şampiyonluk hasretine son vermiş, ilaveten tam 15 dalda şampiyonluk kazanmıştır ki bu halen dünya tarihinde ulaşılması çok güç olan bir derecedir.



Avrupa'da bu konuda göze çarpan iki kulüp var. Birisi Lazio. Tam 37 dalda yarışıyor Lazio. Kriket, motor sporları, atletizm, paraşüt gibi alanlar dahil. Roma, Olympiakos, Hamburg, Benfica ve Porto da bir çok dalda faaliyet gösteren ekiplerden. Başarı sıralamasına baktığımızda ise bu sefer Katalunya'ya gitmemiz gerekiyor. Barcelona bugüne kadar futbol, basketbol, futsal, hentbol, hokey, atletizm, bisiklet, voleybol ve diğer amatör sporlarda tam 76 tane uluslararası şampiyonluk kazanmış durumda. Hani Galatasaray'ın Ali Sami Yen Stadyumu'nun duvarına yazdığı 4 uluslararası şampiyonluk tablosu var ya. Ondan Barcelona'da 76 tane var işte. Bu unvan şu anda onları tüm dallar hesaba katıldığında dünya tarihinin en başarılı kulübü yapıyor. Tabi saydığımız takımların hepsine bakıldığında şu da ortaya çıkıyor. Müessese takımlarının devam ettirilemeyen anlık çıkışlarını, köklü semt takımlarına tercih etmek ne kadar doğru? Hoş Türkiye göz önüne alındığında bu ülkenin futbol dışındaki uluslararası kupaları Galatasaray'lı bayanların son başarısını saymazsak genelde sponsor destekleri ve müessese takımları ile geldi (Efes Pilsen, Eczacıbaşı, Vakıfbank Güneş Sigorta...). Ancak bunu genel-geçer bir alışkanlığa dönüştürmenin çok da yararlı olmayacağı kanısındayım ki konuyla ilgili zamanında Canarino'nun etraflıca bir yazısı vardır.

5 yorum:

vertumnus dedi ki...

Biraz reklama girecek ama :) söylemeden geçemeyeceğim. Az bilinen bir durumdur zira.

Adana Demirspor, bugün hep futbolla anılıyor ama sutopu alanında bir dev aslında. Şunu söylesem yeterli olacaktır sanırım:

1942 yılından sonra;

17 yıl boyunca tek bir maçta bile mağlubiyet yok. 22 yılda toplamda sadece 1 yenilgi. 29 adet Türkiye Şampiyonluğu.

Bir de Muharrem Gülergin efsanesine değinelim;

Adana Demirspor futbol takımının kaptanı
1944 Türkiye Kurbağa Yüzme Rekortmeni
Sutopu milli takımı kaptanı
Voleybol milli takımında oyuncu
Masa tenisi milli takımında oyuncu
Tramplenle atlama ve teniste en iyiler arasında sayılan bir isim...

Eh madem başladım, bir de Yılmaz Güney anısı anlatmadan olmaz. Demirspor'un bir sutopu maçı, rakip muhtemelen Galatasaray (o dönem ciddi rekabet var iki kulüp arasında) Yılmaz Güney de seyirciler arasında. Maç bitiyor, Demirspor galip.

Yılmaz Güney: "Ulan parada İstanbul, futbolda İstanbul, iş güç bulmada İstanbul! Ama sutopunda naaaah İstanbul !" diyiveriyor...Aslan Yılmaz baba be :)

Oğuz Serdar dedi ki...

Burada şu ayrımı görmek gerek. FC Barcelona, "FCB" bir marka. Diğer dallarda "Barcelona" başka bir marka. Bu çok ciddi ve önemli bir ayrım bence. Bizdeki SK'lar çok anlamsız geliyor bu yüzden.

Adsız dedi ki...

Bir yanlışlık olmasın , Galatasaray'ın 5 uluslararası kupası var. Futbolda Super Kupa , UEFA Kupası , Bayan baskette bu seneki FİBE Eurocup. ve Tekerlekli Sandalye Basketbol da Kıtalararası Şampiyonluk ve Avrupa Şampiyonlar Ligi Şampiyonluğudur.

Flying Dutchman dedi ki...

5'e 76 diyelim o zaman

hatta onlar da 77 oldular...

Adsız dedi ki...

fb finalde mersin bbyi yenerek şampiyon oldu.Gs macıyarı finaldi.