5 Haziran 2008 Perşembe

KALE ARKALARIYLA BERABER ŞİDDETİ DE YAKLAŞTIRMAYIN




Ailemin bir tarafının Karadenizli hatta Karadeniz'in ta hasından Trabzon Maçka kökenli olmasından Karadeniz insanını (bizzat bölgeyi de ziyaret ettiğimden) iyi tanırım. Dünyanın en eğlenceli, oturup keyiflerine göre konuştuğunuzda en komik insanlarındandır ve yürüyen stand-up makinesidir hepsi. Bu onların gülünç olduğunu göstermez bazı saçmasapan Türk esprilerinde olduğu gibi, eğlenceli insanlar olduklarını gösterir. Ama onların sinirlendikleri zaman yapabileceklerini de çok iyi bilirim. Ailemin o bahsettiğim tarafından bir yaşlının 20 yıl önce kızı, istemediği adamla evlendi diye Uzungöl'ün arkasındaki tepeden tüm vadiye pompalı tüfekle ateş açtığını bilirim. Silahı sever Karadeniz insanı, çocuklar okulda kırmızı kurdelayı göğsüne takmadan önce kurşun silaha nasıl takılır onu öğrenirler. Bu insanları kızdırdığınız zaman, çileden çıktıkları zaman yaptıklarını mantıkla, akıl yürütmeyle açıklamanın yolu yoktur.  Bunları niye anlatıyorum? Sosyolojik saptama yapmak için değil. Trabzonspor Stadı'nı büyütüyor, üstelik sahanın dibine kadar yaklaştırarak. Herkeste bir bayram havası var. Benim kafamda soru işaretleri.

Bu takım geçtiğimiz sezon kendi evinde 90. dakikaya 1-0 önde girdiğinde taraftarlarının sahaya inip Sivas'lı futbolculara saldırmasıyla hükmen mağlup olan bir takım, bu takım maçlar normal seyrinde giderken ve ortada hiç bir şey yokken henüz 50., 60. dakikalarda tribünden sahaya yabancı madde atan ve buyüzden bir kaç yıl önce bir kupa maçında Fenerbahçe'nin sahadan çekilmesinenedne olan bir taraftara sahip olan bir takım. Şimdi iki kale arkası sahadaki kalelerin bir kaç metre arkasına gelecek. Trabzonspor'un o bölüme çok önemli bir koruma önlemi alması lazım. Kale arkalarını sahaya yaklaştıran tüm Türk takımlarının bu önlemi alması lazım aslında. Aklıma gelen en mantıklı önlem Borussia Dortmund'un Westfalen Stadyumu'ndaki gibi bir tel örgü, görüşü engellemeyen ama aynı zamanda şiddet içeren taraftar davranışlarını engelleyen. Bütün takımlarımızda bu tür sorunlar var aslında ama o bölgenin insanının o taraftarların özel bi durumu var bunu bir kaç örnekte gördük. Bunu dile getirmek ayrımcılık, haksızlık, insanları gruplandırmak değil, tarihteki örneklerden ders alarak olabilecekleri düşünmek. Testi kırıldıktan ve o tribünün hemen önündeki futbolculara kalıcı zararlar verebilecek hadiseler meydana geldiğinde saha kapatma cezası olanları telafi etmeyecektir.

2 yorum:

masa bekleyen cocuk dedi ki...

trabzonluyum, trabzonsporluyum. resimde görünen yol tarafı kale arkası adıyla anılan tribünde yıllarım geçti. ve inanın ordan sahaya atlamak gerçekten çok zordu :) $aka tabiki. ama öyle durumlar oluyor ki dediğiniz gibi sonucunda mantık arayamıyor insan. asla savunmuyorum sivas maçında sahaya girenleri,yaşananları.. ama ben eğer o maçta maratonun üst katında değil de sahaya yakın tarafında olsaydım ben de atlardım o sahaya. çünkü kimse konuşmuyor o maçın içinde yaşananları. sivaslıların 1. dakikadan itibaren vurmaya başlamalarını. azdırmalarını tribünü. özellikle hakemin göstermediği kartlar. tekrarlıyorum kesinlikle savunmuyorum o maçta yaşananları ve hatta holiganizmi.yalnış olduğuna da adım gibi eminim. ama yine dediğiniz gibi bu yöre insanının yapısının getirdiği şeyler. çok kötü olaylar olabilirdi çok şükür ki olmadı.
her neyse değinmek istediğim konu, kale arkalarının yaklaşması, trabzonsporun en çılgın taraftarlarının sahaya daha yakın olması demektir. bu rakip takımı etkiler mi ? sonuna kadar. peki ya bizim takımı ? rakip takımdan daha çok bence.
ama o sahaya girişlerin olaylı sivas maçından sonra bir daha tekrarlanmayacağını düşünüyorum. çünkü akıllandık. eğer bir şeyleri başarmak istiyorsan ve bu seneki mükemmel transferlerle şampiyon olmak istiyorsan biraz daha dikkatli olmalıyız ve bütün şehir bunun farkında.
senin yazdıklarına da katılıyorum, çok doğru tespitler ama eminim ki bu sene bu tarz olaylar yaşanmayacaktır. son olarak; sahaya her yerde yabancı madde atılıyor, keşke atılmasa ama atılıyor. bunun çözümü de federasyonda bence.3kuruş para cezasıyla olacak işler değil bunlar. ama o stad da çok kez şahit oldum sahaya yabancı madde atan adamı dövdüklerini..
:)) saygılarımla :))

s€yy@h dedi ki...

kale arkasında ,sahayla tribün mesafesi olan tüm stadların,gözden geçirilip tekrar yapılandırılması gerekir aslında...bu da bir nevi türk futboluna hizmettirr..saha ile seyirci mesafesi benim için çok önemli vede seyircini maça gitmesiyle direk orantılıdır bence....