DÜNYA KUPASI ELEMELERİ

Dünya Kupası elemeleri Avrupa'da gerçek anlamıyla bu hafta başladı ama aslında diğer kıtalarda çoktan startı vermişti. Bu sene formatta ufak değişiklikler var. Örneğin yıllardır Okyanusya grubunun birincisi Güney Amerika grubunun beşincisi ile bir ön eleme maçı oynuyordu. Sonra bunu Okyanusya birincisi Asya play-off'unun galibine çevirdiler. Bu formatın anlamı şuydu. Her sene Okyanusya'dan birinci çıkan Avustralya, Güney Amerika'nın beşinci takımı ile bir eleme maçı oynuyorn, bunun üzerine de Güney Amerika'nın her Dünya Kupası'nda bizi kanser eden Paraguay, Bolivya, Ekvator, Şili gibi takımları turnuvaya geliyordu. Paraguay-Bulgaristan ve Bolivya-İsveç gibi insanı ekran karşısında fıtık eden bazı maçlara mahkum oluyorduk. Bu sene statü biraz değişti. Güney Amerika grubunun beşincisi CONCACAF yani Kuzey Amerika 6'lı final grubunun dördüncüsü ile play-off oynayacak. Yani Amerika'nın insanın sıtkını sıyıran ülkelerinden birisi olmayacak turnuvada. Okyanusya'nın gedikli birincisi Avustralya'yı Asya grubuna aldılar. Okyanusya birincisi ise Asya play-off'unun galibi ile oynayacak. Asya play-off'u ise final bölümünde bulunan 5 takımlı iki grubun üçüncüleri arasında oynanacak. Afrika'da değişen bir şey yok. Ev sahibi Güney Afrika Cumhuriyeti olduğundan elemelerden gelecek takım sayısı 5. 4 takımlı 5 final grubunun birincisi kupaya katılacak. Avrupa'daki sistem biliniyor. Sevmediğim olay tekrar play-off sisteminin geri gelmesi. Hatta en kötü ikinci doğrudan dışarıda kalıyor. Tahminim bu en kötü ikincinin denk takımların mücadele ettiği 1. ve 7. gruptan olacağı yönünde.

Peki şu andaki durum nedir? Avrupa'yı geçiyorum. Güney Amerika. Brezilya ve Arjantin bildiğimiz gibi. Her Dünya Kupası elemesinde bu takımlardan Arjantin grubu baştan sonra kafada götürür, Brezilya acaba tehlike yaşarlar mı denilen grupta son 2-3 maçta gazı artırıp finallere gider. Sonra finallerde Brezilya ya şampiyon ya finalist olur Arjantin ikinci turda evine döner. Genel kader böyledir (1990 turnuvası dışında). Tablo yine aynı. Uruguay ve son Dünya Kupsı'nın son 16'ya kalan ekibi Ekvator alt sıralarda kalmış durumda. Bu grubun beşincisinin play-off oynayacağı CONCACAF ise klasik havasında. Burada henüz 6'lı final grubuna geçilmedi. İlk ikilerin finale kalacağı 3 grup oynanıyor. Trinindad, Meksika, ABD, Kosta Rika final grubuna kalacaklar. Diğr 2 ekip henüz belli değil. Haiti, Jamaika ve Kanada üçlüsü bu iki koltuk için çekişiyor.

Asya'da final grupları şekillendi. Benim takip edeceğim iki takım Kuzey Kore ve Özbekistan. Kuzey Kore güneydeki komşusu ile aynı grupta yer alıyor. O maçlar çok çetin geçer. Maçlar 2 gn önce başladı. Tabi Katar'ın varlığı da unutulmamalı. Yıllardır futbola yatırım, devşirme oyuncular derken final grubuna kapağı attılar. Tahminlerim birinci gruptan Avustralya ve Japonya'nın, ikinci gruptan da Güney Kore ve İran'ın doğrudan finaller vizesi alacağı. İki üçüncü arasında oynanan play-off ise Suudi Arabistan ve Özbekistan arasında olur diye düşünüyorum. Bu maçın galibi Okyanusya grubunun birincisi ile mücadele edecek. Orada durum ne peki? Avustralya'nın Asya grubuna geçmesi ile Yeni Zelanda tahtına oturdu. Birinciliği 2 gün önce Yeni Kaledonya'yı 3-1 mağlup ederek garantilediler. Play-ff'da onlar olacak. Kısacası Özbekistan-Yeni Zelanda veya S.Arabistan-Yeni Zelanda gibi bir final çıkacak karşımıza. Timur'un torunları veya Orta Dünya'nın yeryüzüneki vatandaşlarını (Yüzüklerin Efendisi filminin çekildiği ülke olan Yeni Zelanda) kupada görmeyi tercih ederim.

Afrika'da durum ne? Orada da henüz 5'li final gruplarına geçilmedi. Şu anda devam eden 12 grubun birincisi ve 8 en iyi grup ikincisi 5 gruba dağılacak 20 takımı oluşturacak. Kafaya oynayacak takımlar belli. Benim dikkatimi çeken sürpriz takımlar Cape Verde Adaları, Benin, Libya, Ruanda, Burkina Faso, Malawi takımları. Futbol dünyasında esamesi bile okunmayan bu takımlar gruplarında ya lider ya ikinci durumdalar. Mısır, Tunus, Togo, Gana, Angola gibi takımları altına alarak. Her sene kupaya bir sürpriz gönderen bu kıtanın özelliği belki de hala futbolu kalplerindeki aşkla oynamaları, arka ceplerinin kalınlığı ile değil. Afrika savanlarında çıplak ayakla top koşturan bu çocuklar futbola renk vermeye devam edecekler. Belki de tamamen Avrupa'da top koşturan oyunculardan oluşan Fildişi, sadece bir araya gelmiş cepleri şişkin oyuncuların bir takım olamaması nedeni ile başarıya ulaşamazken, 11 oyuncusu Kamerun Ligi, geri kalan 11 oyuncusu Avrupa'nın ikinci hatta üçüncü sınıf takımlarında top koşturan Kamerun'un yarattığı efsanenin sebebi budur.