4 Eylül 2008 Perşembe
TÜRK SEYİRCİSİNİ YIKAN MAÇLAR 4/10: 1998-99 ATLETIC BILBAO-GALATASARAY
Yukarıdaki bilet Hagi'nin 90'da attığı efsane gole 2-1 biten ilk maçın bileti. Ama bizim bahsedeceğimiz maç ikinci maç. Galatasaray'ın Fatih Terim yönetiminde geçirdiği toplamdaki 6 yıl boyunca Şampiyonlar Ligi gruplarından çıkmaya en çok yaklaştığı maç bu maç olmuştur. Zira takım grubun son karşılaşması için Bilbao'nun San Mames Stadı'na lider olarak gitmiştir. 6 gruptan oluşan o seneki statüye göre 6 grup birincisi ve en iyi 2 ikinci bir üst tura çıkmaktadır. Juventus o maça kadar oynadığı 5 maçı da berabere bitirir. Son maçlar öncesi de 5 puanla üçüncü sıradadır. 8 puanlı lider Galatasaray'ın altında ise aynı puandaki Rosenborg vardır. San Mames'te Galatasaray'a beraberlik tetecektir zira Juventus'un İtalya'daki yüksek ihtimal beraberlik ve galibiyeti takımın liderliği korumasına yol açacaktır. Zira bir maç önce Suat Kaya'nın 92. dakikada attığı gol İtalya ile geçirilen gergin dönem nedeni ile ertelenen maçta beraberliği getirmiş ve iş son maça taşınmıştır. Söz konusu maçta o zamanlar Galatasaray forması giyen Tolunay Kafkas'ın maç öncesi Türkiye'ye güvenlik sebebi ile gelmek istemeyen Zidane'ın elini maç öncesi seremonide sıkmadığı ve "bizim ülkemize gelmek istemeyenin elini sıkmam" şeklinde bir bakış attığı gazetelerde yazılıp çizilmiştir. Çok iyi hatırlarım Fanatik gazetesi 8 Aralık 1999, yani maç günü Ahmet Çakır vasıtası ile Fatih Terim'le bir röportaj yapıp Bilbao'daki otelin kapısının önünde çekilen fotoğrafın üzerine Terim'in ağzından "Lideriz, Finale Gideriz" demecini yazmıştır.
Maç başlar. Juventus 35 dakika içinde üzerine düşen görevi yapar ve 2-0 öne geçer. Bu Rosenborg'un saf dışı kalması demektir. Galatasaray maçı başladığı gibi bitirdiği anda gruptan çıkan takım olacaktır. Ancak dakikalar 44'ü gösteridğinde bugün hiçbir Galatasaraylı'nın unutamadığı pozisyon gelir çatar. Bilbao Galatasaray kalesine bir atak geliştirir. Top ceza sahasında Fatih Akyel'in göğsünde yumuşar. Ama Fatih o çok ünlü "maç sırasında kayıp gitme" özelliğinin kendi kariyerindeki en zamansız örneğini verir. Topu yerde sektirdiği anda araya Guerrero girmiştir. Topa vurmak isterken Guerrero'ya bir tekme çakar. Ama bu cile cılız kalır. Guerrero da topu Galatasaray kalesinin tavanına yapıştırır. O an o gol çok da yıkmaz bir çok taraftarı. Çünkü Bilbao bu maç öncesi 3 puandadır ve grupta hiçbir iddiası yoktur. İkinci yarı Galatasaray'ın maçı döndüreceğini herkes bilir. Ama döndüremez Galatasaray. Burak Akdiş'in 93'teki kafası direğin üstünden süzülür gider. Okan Buruk 94'te yatarak müdahale yapan Bilbao'lu futbolcuya yetişemeyince elleriyle emekleyerek arkadan bacaklarına sarılmaya çalışır. Kısacası her şeyini sahaya koyar takım. Ama olmaz işte. 1-0 kazanır Bilbao. Galatasaray 8 puanla ikinci bitirir grubu. Önündeki Juventus'un sadece 2 gol farkı ile arkasında kalır. En iyi ikinciler klasmanında da Real Madrid ve Manchester United'ın arkasında üçüncü olur. O klasmanda 2 puan farkla arkasında kaldığı United, 6 ay sonra Şampiyonlar Ligi tarihinin en sansasyonel finali ile kupayı müzesine götürecektir. Galatasaray daha sonraki tarihi boyunca Şampiyonlar Ligi gruplarından çıkmaya bu şekilde 3 kez yaklaşmış, birincisinde bunu başarmış ve çeyrek finalde bir İspanyol takımı Real Madrid'e elenmiş, ikincisinde izleyen sene son grup maçında bir İspanyol takımı Barcelona'ya mağlup olarak, sonuncusunda ise yine bir İspanyol, Real Sociedad ile 2003-04 sezonunda grup müsabakasının son maçında 1-1 berabere kalarak elenmiştir. Dolayısı ile Galatasaray'ın Şampiyonlar Ligi'nde başarıya yaklaştığı dönemlerde yoluna taş koyan hep İspanyol takımları olmuştur. Ama hiçbiri Bilbao kadar taraftarın içini yakmamıştır.
Türk Seyircisini Yıkan Maçlar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
7 yorum:
o barcelona maçında da luis enruiqe'nin attığı gol bariz ofsayttı...
Ve enteresandir ki sampiyonlar liginde (yanilmiyorsam) gruplarda 2. olan tum takimlarin bir ust ture cikamadigi tek yildir yani sadece o yil en iyi ikinciler uygulamasi yapilmis, oncesi ve takib eden seneler bu uygulamaya hic basvurulmamistir.
Yani yillar yili ilk ikiye giremeyip, girdigin zamanda sadece o yil baska bir statü uygulanmasi da yani sansizligin en babasidir.
Hakan Şükür cezalıydı ve yerine Burak Akdiş oynamıştı. Hala düşünürüm ya o kafayı Hakan vurmuş olsaydı...
AB..
çok güzel yazmışsın abi. içim cızlayarak okumuş olsamda ellerine sağlık :)
1-1 bıten socıedad macında da kahrolmustum.
Bilette ne pahalıymış arkadaş :)
Hey yavrum hey :) Ben bu maçtan sonra çekmiştim kama battaniyeyi hüngür hüngür ağlamıştım:) fenerbahçeli olan rahmetli babam da teselli etmişti seneye çıkarsınız oğlum diye :) garip oldum :)
Yorum Gönder