Gand’ın isimler ile ilgili yazısını okuyunca ve Joe’nun köpeğinin adını duyunca, aklımıza bir diğer insan dostu (bazen de cüzdan düşmanı) canlıya dair isimler geldi. Onca yıllık ganyan hayatımızı birlikte geçirdiğimiz safkanların isimlerinden seçme yapmak zor aslında ama bir çırpıda akla gelenlerden ufak bir derleme yaptım, her harften bir tane olmak üzere.. En carpıcısı ile başlayalım.
Pazar günü, öğleden sonra… Kahvaltısını edip gazetesini okuyan müdavim tayfası, bülteni kapıp kıç cebine, kalemi tutup iç cebine koymuş, ganyana gelmiş. Bir yandan hafta içine nazaran geç saatte kalkmanın mahmurluğu, diger yandan Pazar günü sessizliüi derken, yarış saatlerinin başlamasına yakin millet ufaktan hareketleniyor. Tiyolar, bahisler, inatlar, giderler gırla… Boş koşu da yapılıyor ve altılıya son şeklini vermeye başlayan yarış cemaati yeniden sessizliğe bürünüyor. Tam o esnada yaşını başını almış, yarışların kurdu bir amca eğildiği bültenden kafasını kaldırıyor ve jokeyi ceza alan atın, yeni jokeyini yüksek sesle ganyana soruyor:
“Bugün Annem’e kim biniyo lan?”
Sorudan sonraki iki üç saniyelik sessizliği takip eden süreçte, asma kat ganyan bayii kahkahadan yıkılıyor. “Yuh ulan o nasıl laf öyle”den, “Bugün Halis biner, yarın Yemen, kacmıyor ya oğlum annen”e genişleyen bir cetvelde çirkinleşiyor akranları. “Dilim sürçtu ne var lan?” bile diyemiyor kendisi. Zira atın adı gerçekten Annem…
ANNEM
Bir insan atına neden böyle bir isim koyar? Yıllardır düşündüğüm halde ben bulamadım. Bulabilen ya da (okursa) atın sahibi beri gelsin. Yalnız hakikaten komik oluyordu. Spikerler atları tanıtırken “7 numaralı Annem, jokeyi falanca ile...”. Nasil yani?
BİLİYOR MUSUNUZ KİM
“Geliyor” kelimesi at yarışlarinin en kisa mesafelisinde bile defaten tekrar edilen bir şeydir.” Biliyor musunuz kim geliyor” dendiği zaman verilmesi gereken muhtemel cevap “Nasıl soru lan o?” ya da “Bilmiyoruz, kim geliyor?” olabilir ama ya atın ismi böyleyse. 1988 dogumlu safkan, Suleyman Akdı hayranlığımızın baslangıcını oluşturur. Altılı ganyanla iyice haşır neşir olmaya başladığım 12 yaşlılığımızda imparatorla üst üste beş altı tane İstanbul kum pist yarışı kazanarak gönullerde taht kurmuştu.
CİHAN YANDI LUTFIYE
Lütfiye ismini iki yerde gördüysem ve ikincisi “Bir Demet Tiyatro”daki Lütfiye Fıdıllıoğlu ise, birincisi de Cihan Yandı Lütfiye’dir. Bu silik sayilabilecek safkana dair hatırladığım iki şey, kazandığı bir 2400 yarışı ile agabeylerin onun hakkında yaptığı “Bunun annesi Banu Alkan, babası da Cüneyt Arkınmış ehe ehe” şeklindeki esprileriydi. Zira bu safkanımız “Kilicaslan-Afrodit” yavrusuydu.
ÇİKASKONDİKAS
Görup görulebilecek en kofti kaçak atlardan birisi olan Çikaskondikas (ismini bir daha yazmayacağım, yoruluyorum) starttan çıktığı an itibariyle, yeni başlayanlara “Yarişi 30 boy onde bitirir” dedirtir, sonunda ise öngorulen farkı kendisi yerdi. Bugün hala “Kaçak at” denildiğinde kendisinin akla gelmesi, biraz bu tarzından, biraz da isminin akılda kalıcılığındandır. Kaçak at demişken; başta Abbas olmak üzere, Kazbek, Resneli ve Harbinger’a da selam ederim.
DOKTOR SAİMBEY
Artık at sahibi, Saim Bey isimli doktorunu cok sevdiği için mi, yoksa sinir olduğu için mi bu ismi koymuştu, bilemiyorum. Sahibinin atlara duyması muhtemel sevgi veya yarışı kaybeden bir safkana “Senin ben ecdadını…” ile baslayan sinkaflar hatıra gelince, ikisi de mümkün. Kaldi ki totosu akla geldiğinde, amaç birinci de olsa ikincinin gerçekleştiği goruluyor,
ECZACI MUSTAFA
Tıp sektöründen bir diğer isim. Aynı zamanda tanıdık birisi olma ihtimali olan bir diğer isim sınıfına da giriyor.
“Yarın öbürgün at sahibi olursan ismini Eczacı Mustafa koysana”
“Tamam ulan, senden değerli mi?” şeklinde bir diyaloğun eseri de olabilir. Ama her halükarda ilginç.
“En dış kulvardan da Eczacı Mustafa atak yapıyor. Onun sağrısında Camcı Selami, onun da iki boy gerisinde Manifaturacı Süleyman...”
FIŞFIŞ 4
“Fış fış kayıkçı. Kayıkçının küreği. Hop Hop eder yüreği. Akşama fincan böreği. Bizim evde et var. Bir yaramaz tekir var. Tekir eti yerse. Annem beni döverse...” şeklinde oyunlu bir tekerleme vardı biz çocukken. Fışfış 4’ü yarış, daha doğrusu yarışmama hayatının sonlarında yakaladım. Sonuncu olmadığı herhangi bir yarışı izlemek mümkün olmadı. Hadi, sonuncu olmasın da sondan ikinci olsun. Fışfış’in Fışfış 4’den sonra doğması ve 2 ile 3 numaraların hala beklenmesi de cabası. İlaç için bir at sahibi boyle isimler koysa da seri tamamlansa...
GAY PRINCESSE
Bir gün girdiğimiz Tarlabaşı’na nazır Ganyan Bayii’nde;
“Oğlum ibneymis lan o at”
“Bülent Ersoy’un altında çalışanların canı yok mu lan? O da ekmek, bu da ekmek” şeklindeki diyaloğa şahit olmuş, akabinde çıkan kavgayı izlemistik. Detaya girmeyelim. Safkanımız, koşularına bakılacak olursa, nedenleri itibariyle degilse de sonuçları açısından kendisine güvenmeyenleri haklı çıkarmış, taylığı dışında tek yarış olsun kazanmamıştır.
HAMAMCI N
Neden hamamcıydi? Neden sıfatının akabininde herhangi bir isim yoktu da N idi? Bilmiyorum. Bilmek de istemiyorum.
İMPARATOR SÜLO
“İsim babası gibi pistlerde esmesi beklenen bir safkandı ama bu ağırlık altında ezildi” demek isterdim ama bildigimiz vasattı sadece. Kariyeri boyunca kendisi hakkında merakla beklenen tek şey ve tek takip sebebi “Bakalım Sülo, Sülo’ya binecek mi?” oldu.
JUST FOR OSMAN
2004 doğumlu, Sri Pekan yavrusu, kumun kalitelilerinden bir safkanımız ancak bu durum, “Sadece Osman İçin” isminin gizemli ilginçliğinden bir şey götürmuyor haliyle. Hangi Osman? “Ekmek Teknesi” dizisinde bir diyalog vardı.
“Misal…”
“Genç Osman”
KİSBUMAGNUM
İsim konarken böyle bir şey amaçlanmadığı kesin ama Algida’nin Magnum reklamlarından ötürü, ganyanda eşşek kadar insanların ellerini edep yerlerine götürerek, torun torba sahibi akranlarına “Kis-bu-magnum” diye espri (?) yapmalarına yol acan bir atımızdı kendisi. Kırk yılın başı gelip, ganyanın yarısına kuponları yırttırınca, bahiste kendisine yer verenlerin “Yedin mi magnumun hasını?” şeklinde yaklaşımları da vuku bulmuştur.
LAMAZIGOGO
Bir “Ne desem, ne yazsam kifayetsiz kalır” isim daha. Anlamını bile bilmediğimiz için bir şey söylemek mümkün değil. İlginc işte… Yalniz isminin hakkını verip, onuncu sıradan yukarıda yarış bitiremediği bir kariyeri olduğunu da belirtelim.
MAHALLE ÇOCUĞU
Yıllar önce Hasan Özaydın, Fenerbahçe Başkanı iken, kürsüde “Biz Anadolu çocuğuyuz” diyince, kendisine muhalif olan efsane başkan Ali Şen’in efsane bir cevabıyla karşılaşmıştı. Simdi diğer atlar için de o cevap verilse, yanlış mı olur? Kardeşim senin atın mahalle çocuğu da diğer atlar...
NAAPTIN
Aslında ilgilileri olarak “İyi bok yedik, seni aldık at diye” koyacaklarmış da vazgeçmişler gibi bir isim. Kendilerine yüklenmek yerine atı seçmişler kurban olarak. Ben bu safkanımızon 20 liradan aşağı ganyanla koştuğunu (ve on taneden fazla atın kostugu yarışlarda ilk ona girebildiğini) anımsamıyorum. Son bıraktığımda isminin ilk harfi okunur olunmaz silinenlerdendi.
ONURLU HODİDİK
Bu isim hakkında bir şey yazmak istemiyorum. Ne diyeyim ki?
ÖZDE LAİK
Listenin en yeni ve en siyasi ismi. 2005 doğumlu ve hala yarış hayatına devam ediyor. İnsan zaman zaman düşünmüyor değil. Bir karambol olursa, içeri alırlar mı diye?
PRINCE CHARLES
Türk halkının Prenses Diana sempatisi yüzünden körüklenmiş olan gerçek Prince Charles’a olan nefrete,starttan gec çıkma huyu ve olur olmaz verdiği yarışlar yüzünden zirve yaptırmıştır at Charles. Kazandığı yarışlarda nispeten genç olan bizim kuşağa “Charles İş Başında” müziğini ıslıkla çaldırırdı. Ancak ekseriyetle yarış kazanmadığından, zavallı İngiltere Kraliçesi’nin bir kulağınn arkası kalırdı.
ROYAL HÖRST
Royal tamam da Hörst neydi? Bilmedik, bilemedik. Onu da böyle kabul ettik.
SEN GELMEZ OLDUN
Delikanlı gibi, açık açık konmuş bir isim. “Ümidimiz yok yarış kazanmandan ama biz seni böyle de seviyoruz” demişler adeta. Bir ekürisi olsa, adı “Bir Gece Ansızın Gelebilirim” olsa. Yakışmaz mı?
ŞALDIRŞOP
Susam Sokağı adındaki psikopat yuvasını hatırlamayan yoktur. Kırpık, Minik Kuş, Kurabiye Canavarı, Edi ile Büdü, Tahsin Usta derken çocukluğumuzu yemeye yeltenmiş bu yapımda “Halaaaa hop, tereyağlı ballı ekmek” diye bir tekerleme de vardı. İşte Saldırşop insanın aklına bunu getirir, başka da bir şey getirmez.
TETKİK MERCİİ
Piste çıkıyorsun, boxa giriyorsun ve koşuyorsun. Tamam koşu içerisinde bir takım stratejik hadiseler vuku buluyor ama alt tarafı “Pistin içinden mi gitsem, dışından mı?” diye düşünüyorsun. Bunun neyini tetkik edeceksin bre beygir? Tamam ismin karizmatik bir duruşu var ama o da iki sonraki maddenin yanında ezilir kalır.
UAGADUGU
Susam Sokağı’nda verdiğimiz gibi bir örnekleme olacak. Meşhur Devekuşu Kabare’nin, yine meşhur “Yasaklar” isimli oyununda Taş Devri’nde geçen bir aşk hikayesi vardır. “Taş Taş Taş. Yontmaaa. Taş Taş Taş. Cilalıııı” diye bir müzikle açılan parodi. Oynayan tayfa taş devri diliyle konuşurken, Metin Akpinar ve Funda Oskay mevzuyu Türkçe’ye cevirirler. İste orada Ali Yalaz, Selim Naşit’ten elindeki kuşların yarısını ona vermesini isterken “Uagouauago” gibi bir şey der. En mantıklısı bu gibi. Öyle olmalı...
ÜNİVERSİTELİ
“Tahsilli at olmaz” diyenlerin haltettiğinin resmidir efendim. Nasıl olmazmış? Veliefendi’de dekan olacak. Demedi demeyin.
VEZNEDARÜLMUAZZAMA
Karizmatik isim demiştik. Buyrun karizma. Öyle ki koşmadan paralar kendisine getirilecek neredeyse. O derece büyük veznedar. Kanuni’nin, kendine hitabet harikası, Fransiz kralına küçümseme abidesi mektup başlangıcı gibi. Gelin görün ki kariyerinde tek yarış var ve Elazığ’da koşulan bu yarışta ilk ön beş sırada ismine rastlanmıyor. Olmayınca, olmuyor.
YAPTA GÖRELİM
Bu isme dair tahmin şu. Birisi arkadaşına bir at hediye ediyor ve diyor ki; “Sen şimdi bu atı al ama yarışa falan sokma. Kazanamaz”. Sonra inat başlıyor, kazanır, kazanamaz derken, “Tamam ulan, kazansın da görelim” diyorlar. İsmi de oylece kalıyor. Jokeyi kimdi hatırlamıyorum ama bir yarış kazanmıştı. Kendisine güvenenleri mahçup etmedi.
ZAPTI NA MÜMKÜN
Alfabenin son harfi ve son örneğimiz, çok iyimser bir isim. Yarış hayatına da öyle başladı. Bir maiden ve ilk yarış için oldukça uzun olan 1600 metre kum pistte birinci oldu ama arkası pek ismine layık gelmedi. Ha, yarış kazanmadı mı? Kazandı tabii ama pek öyle “na” bir durumu olmadı.
Gelelim işin ahkam kısmına. At tayfası duygusaldır. Sırtından düştüğünüzde, herhangi bir karakter bozukluğu yoksa, gelir başınızda bekler. Kendi kabahati yoksa bile, özur diler gibi olur. Yarışıyorsa kaybedince üzülür. Maneviyati kuvvetlidir. Bu minvalde, herhangi bir kötü niyet olmasa da boyle isimler konan atlar için üzülmüşümdur. Atlar isimlerini sahiplenirler. Kurbağa değillerdir. Makara geçer gibi isim konan attan madden ve manen bir şey beklememek lazım.
“Bir baş, bir boyun iterek Tamerhan önde. Sergen geliyor. Caş saldırıyor. Yavuzhan da veriyor. En dış kulvardan da Haberbatur, koptu geliyor” yarışına, yukarıdan beş isim seçip koyun, şampiyon ve vasat arasındaki fark gün gibi ortada.
by Canarino
23 yorum:
johnny guitar gibi karizmatik at ismi daha gelmedi!
bella otero,Nicomedia,İslambol kadar vurgusu yüksek ve ismi güven veren at tanımam.
gerard de villiers'in sas serisinde "uagadugu'da darbe" adlı bir kitabı vardı. burkina faso'nun başkentiymiş.
hamacı nuri idi o atın adı;hamamcı n değil.birde uçakkaçtı vardı,bende hayal meyal hatırlıyorum.uagadugu da burkina faso nun başkenti.:)
O hamamci cok az kosmustu. Ben tek yarisini hatirliyorum zaten. Onda da Cuma binmisti. Benim bultende tek N'li idi. Hic degilse bi anlami varmis :))
Senin bana gonderdigin kitaplarda ne cevherler var da abi, oradan bir yazi cikarmaya kalksam bitmez. Macera macera ustune olur, o kitaplardan :)
8-9 yıldır at yarışını pek takip etmiyorum ve özür dileyerek bir düzeltme hamamcı n varmış ;şimdi araştırdım ama 14-15 yıl önce hamamcı nuri de koşmuştu barışcığım.
bu aralar ring hakemliği yapıyorum. bilsem böyle bir konu olacağını getirirdim bugünkü yarış kitapçığını, ama aklımda bir kaç isim var. yorumları sizlere bırakıyorum;
memurbey:
- memurbey son düzlükte bitiyor abi. eee memur işte nefesi yetmiyor oğlummmmm. (bu bizimkilerin her hafta bıkmadan yaptıkları espri)
- sülüşhanım (bugün gördüm gülümsetti beni)
- gaddar metin (evet, kim neden böyle bir isim koyar bilmiyorum)
tjk çok başka bir dünya çokkkk
bibidibabidibu'yu es geçmişsin üstad :)
just for osman değil RUN FOR OSMAN http://www.turkiyespor.net/article/atyarisisonuclari/1094/
"lamazi gogo" gürcüce "güzel kız" anlamına gelir.çok büyük ihtimalle atın adını bundan esinlenmişler.
"lamazi gogo" gürcüce "güzel kız" anlamına gelir(msn de bu nicki kullanan akrabalar var :)).Atın adı oradan gelmiş sanırım.
@niko
"B" harfinde birinciligi "Biliyor musunuz kim"e verdigim icin onu yazmadim ama en azindan bir mansiyon hakettigi de dogrudur :)
@Hüseyin
"Run For Osman" baska, "Just For Osman" baska.
Run For Osman = Vettori yavrusu, 2005'de kosmaya basladi.
Just For Osman = Sri Pekan yavrusu, 2007'de kosmaya basladi.
Hatta bir de Win For Osman var, bunlarin disinda.
peki bunların hepsi aynı osman mı:)
osmanlı serisi:)
kiss for osman
pass for osman
destroy for osman
cry for osman
jump for osman
bas for osman
don't stop for osman
live for osman (bu da son noktadır sanırım:)
tos tos turan'da tetkik mercii ile atbaşı olurmuş sanki.
bamka serileri de enteresandır hani..
kubadi bamka,sılpağar bamka hemen aklıma geliverenler.
bu arada "annem" ,sempatik şirin Hasan Saydamın atıdır...eğer okuyosa bloğu,herhalde programlarından birinde değinir umarım bu konuya..neden annemmiş :)
Aynen ilk okuduğumda neden Bibidibabidubu yok listede diye düşündüm,ilk yarışını izledim Kapalıçarşıda ki ganyan bayiinde anlatanda Ali Kayakıt bir türlü becerememişti söylemeyi adını ve ilk yarışında maidenden cıkan bi attır bu zat-ı muhterem :)
Ferman
Hasan Saydam'in sutununda altili tutturduguna sahit olanlar sadece Orta Dunya'nin elfleridir sanirim :) Ama hakikaten sempatik bir agabeyimiz :)
konuyu görünce aklıma hemen çikaskondikas geldi. ben de o kalmış efsane isim olarak:)
ama ne attı be. her yarışta söz ettirirdi kendinden bolca:) hehe
''babam'' vardı birde bilardo salonunda kim gelir diye kendi aralarında konuşan elemanlara, arkalarından babam gelir demiştim bana dönen gözlerden küçüklüğüm ve anında toz olmam ile kurtulmuştum.
hugara mugara hu ve bibidibabibidi bu'yu ununutmuşsunuz
Aslında eskiden takip ediyordum yazıları, sonra bir ara aklımdan çıkıp gitmiş. Bugün bir vesileyle tekrar girdim. Atların isimleri gerçekten pek çok konuya espri malzemesi olabiliyor. Son Düzlük'te de Ümit Sadi tarafından, "anne"ye binme muhabbeti yapılmıştır ve uyarı alınmıştır.
Ben de at yarışları üzerine yazıyorum, bekleriz; http://sonvirajdonuluyor.blogspot.com/
Tepel Kaşga vardı bir de aklıma gelenlerden şuan beygir olan Kaşemumkara, Şapkalı Kadın...enteresan...hatta bir de eskilerden Yol Ver Kaptan vardı
Yorum Gönder