Güne Elano transferi ile uyanınca dün geceki Şampiyonlar Ligi ön eleme maçları hakkında bir kaç kelam etmek yine bu zamana kaldı. Şimdi öncelikle belirtelim, bu Şampiyonlar Ligi ön elemelerinde ekseriyetle Avusturya-İsviçre çizgisinden doğudaki takımlar mücadele ediyor. Zira Avrupa'nın 5 büyük liginin, ilaveten Portekiz, Hollanda, İskoçya ve Belçika liglerinin Batı Avrupa'da kalması sebebiyle elemeler genelde Doğu Avrupa takımları arasında oluyor. Tek tük de olsa batı-doğu karşılaşması olabiliyor. Blogda daha önce bir kaç kez doğu bloku takımlarının yükselişinden bahsetmiştik. Dün akşam da sürdü bu gelenek. 15 3. Ön Eleme Turu karşılaşması oynandı evvelsi ve dün akşam. Doğu-batı eşleşmelerinin tümünden doğu takımları üstünlükle çıktılar. Özellikle iki çarpıcı sonuç var. Birincisi Dinamo Moskova'nın Celtic Park'ta Celtic'i 1-0 mağlup etmesi. Aslında skoru gördüğümde hafiften şaşırdım ama maç sonu İskoç televizyonu ve basının yorumlarını görünce olayı hafiften kavradım. Maç sonu İskoç televizyonu yorumcusu, "Rus Ligi'nin beşincisi, liderle arasında 4 puan olan takım, liglerinin 15. haftası gelmiş, bizim ligimizin 15. haftası olsaydı Celtic, Rus Ligi'nin beşincisini darmadağın eder" modundaydı. Tamam da Rus Ligi bu sezon böyle oynanmaya başlamadı ki, yıllardır böyle. Yani Türk basınında doğu bloku takımlarıyla eşleşilince meydana çıkan meşhur klişe "şu anda onların liginin ortası, yani hazır takımla oynayacağız" modu İskoçya'da da ortaya çıkmış durumda. Bu kafayla Moskova'dan da çıkamazlar.
İkincisi sabah ele aldığımız Hırvat Ligi'nin şampiyonu Dinamo Zagreb'in, Red Bull Salzburg'dan beraberliği koparıp evine dönmesi. Maribor'un da İsviçre şampiyonu FC Zurich'i deplasmanda 3-2 mağlup ettiğini not düşelim. Yani Rus, Hırvat ve Sloven takımları gelip İskoç, Avusturya ve İsviçre takımlarını mağlup ettiler. Geri kalan maçlar iki batı veya iki doğu takımının eşleştiği maçlardı. Aslına bakılırsa batı ve doğunun eşleşip batının galip geldiği tek maçın Anderlecht-Sivasspor maçı olduğunu itiraf etmek gerek. Tabi doğudaki bu çeşitlilik kendi içlerinde kapışmayı da beraberinde getiriyor. Geçen yılın sürprizi BATE Borisov dün akşam Litvanya temsilcisi Ventspils'e 1-0 mağlup oldu. UEFA Şampiyonu Shakhtar'ın Romen ligi ikincisi Timisora'nın elinden 2 kere yenik düştüğü maçta beraberlikle kurtulması bunun örnekleri.
Bu çizgi benim belli bir süredir takip ettiğim bir konu. Bu akşama da o gözle bakmak lazım bu yüzden. Bu akşam da Avrupa Ligi'nde bu tür doğu-batı kağışmasının olacağı 17 maç var. Grafiğin devam edip etmediğini akşam maçlardan sonra yorua not düşeriz.
30 Temmuz 2009 Perşembe
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
Shakhtar-Timisoara maçına azıcık baktım. Timisoara ne defans yaptı öyle ya. Resmen 11 kişi kale çizgisinin önüne geçti 60 ila 75 arası. Duran toptan bir gol yiyip maçı tehlikeye soktuktan 7 dakika sonra az kalsın frikikten de yiyip 2-1 geriye düşeceklerdi. Jadson -jadson'du galiba- frikiği direkten dönünce bu gerçekleşemedi. Sonra 80 de bir kontrayla 2-1 öne geçtiler. 2 kere gelip 2 tane attılar yani. Yine de son şampiyon Shakhtar'ın turu Romanya'da geçeceğine inanıyorum..
Yorum Gönder