Mekan: Ev
Vakit: Akşam üstü (mümkünse Cuma günü)
İçki: Kırmızı Şarap
Yiyecek: Belki bir kaç çeşit peynir. Mide boş olmalı mutlaka.
Ruh Hali: Yalnızlığı özlemiş, kendiyle boğuşmaya sabırsızlanan bir ruh. Yaratıcılık, coşku hat safhada. Ruhsal kusma sonrası biliniyor ki müthiş bir huzur kaplayacak, dingin, derin bir uyku uyunacak. Birikimler, ürün verdiği için bu huzur hali uzun süre idare edecek. Bardak tekrar dolup, taşmaya kalkıncaya kadar. Öyle bir rahatsız hal...
Her bir şarkı kendi içinde çok değerli, bir hazine. Yok öyle bu birinci öteki ikinci. Kaderlerine razı, harf sırasındalar. İlginçtir, “A”lar, “J”ler ve “T”lerden ibaret liste.
Sıranın ortasında olmak her zaman iyidir. Hocalar ne kadar adil olmaya çalışırsa çalışsın en çok sıranın başındaki ve sonundakiler sözlüye kalkar. İstatistiğini tutmuşluğum var 7 yıllık orta öğretim yaşantımda. Ama siz adil olun, hepsine bir bakın…
Kadınların ağzından çıkmış ve benim duyduğum en güzel şarkılar… Liste uzar giderdi. Daha neler vardı (Bu söz de bu dizinin mottosu oldu). Ama bir yerde durmak lazımdı.
Her zamanki gibi paylaşımlarınızı bekliyorum.
ALANIS MORISETTE – Uninvited (4:35): Güzel ses, karmaşık sözler, değişik müzik. Hep Melekler Şehri’nin müziği diye anılır. Bana da hep haksızlık gibi gelir Alanis’e… karmaşık sözler yazanlardan Alanis.
Bu şarkının sözleri ise, sanırım ancak yaşandığından anlaşılacak cinsten. En lezizinden yani… Sevilince kimin gururu okşanmaz ki… ama değersiz olduğunu düşünmüyorum, düşünmek için zamana ihtiyacım var.
Like anyone would be
I am flattered by your
fascination with me
Like any hot-blooded woman
I have simply wanted an object to crave But you, you're not allowed
You're uninvited
An unfortunate slide
AMY WINEHOUSE – You Know That I’m No Good (4:17): Amy, bu şarkı ile hayatıma girdi. İyi ki de girdi. Kontralto sesi, orijinal yorumu ve arızalılığı ile genelde sevmediğim caz gibi bir tarzı hayatıma sokmayı başardı . Aslına bakarsanız soul, R&B, ska ve rock & roll gibi çok değişik tarzlarda şarkı yazıyor olsa da ben caz yorumundan çok daha fazla keyif aldım. 1983 doğumlu İngiliz şarkıcının yaşını duyduğumda ise çok şaşırdım. Demek ki pazarlama harikası popçular dışında da genç yaşta şöhret olmak (yetenek ve çalışma ile) mümkünmüş.
Abartmak istemiyorum ama Amy’yi her duyduğumda Janis geliyor aklıma. Sesleri benzemiyor elbette. Ama orijinallik… evet, belki…
ANEKE VAN GIERSBERGEN – Nighttime Birds (7:01): Bu şarkıyı koymayacaktım. Çok az bilindiği için. Ama beni böylesine ayrı bir aleme götüren başka bir şarkı olmadığı için kendimi tutamadım yine. Miyazaki ile LeGuin bir evren yaratsa, şarkısı bu olurdu. Saygıyla eğiliyorum her birinin önünde ve Aneke seni feci kıskanıyorum. Bu ses bir insana ait olamaz…
ANEKE VAN GIERSBERGEN _ SHARON DEN ADEL DÜETİ – Somewhere (4:24): Sharon’ın solisti olduğu Within Temptation adlı grubun The Metropole Orchestra ile yaptığı
Black Symphony adlı muhteşem canlı performansta yer alan bu düeti, Avrupa’nın en iyilerinden iki kadın vokalin adı ile listeye almak istedim. Bu iki bülbül şarkıyı iki sesli söylemişler. 02:00’ıncı saniyeden itibaren 2. Sesi dönüşümlü olarak söylüyorlar. Hangisi hangi anda hangi sesi söylüyor diye takip etmek hem kafa karıştırıcı hem de çok eğlenceli oluyor.
Seslerinin güzelliği bir tarafa, böylesine yalın bir şarkıyı yüzlerce kere dinlemeye değer kılacak bir güzelliğe ulaştırmaları, ikinci seste yakaladıkları çok renkli armoniden kaynaklanıyor diye düşünüyorum. İşin özü, mutlaka dinlenmeli…
AZİZA MUSTAFA ZADEH - Desperation (6:19): Henüz dinlememiş olanlar varsa Dance of Fire albümünden başlamalarını tavsiye ederim. Hep söylerim, caz sevmem diye. Ama sentezin hastasıyım. Aziza Ders No. 1 dersek de Dance of Fire şahane bir başlangıç biz Türkiyeliler için. Çünkü fazlasıyla bizden ezgilerin caz formunda yorumlanmış hali. Aziza’nın piyanosuna da ben ne diyebilirim ki, dünyaca saygı görürken o…
AZİZA MUSTAFA ZADEH – Ay Dilber (5:23): Türkü olması itibariyle bizim için daha bir dinlenesi şarkı. Piyanosu ve vokali iyi olan bir kadın hele bir de türkü yorumluyorsa dadından yinmiyor.
JANIS JOPLIN - Summertime(4:02): 27 yaşında ölünür mü? Ayıptır, yazıktır. 1970 yılında ölüp de hala böylesine anılmak… Rock’ta kadın vokallerin öne çıkmasındaki öncül… Sonuna kadar ününü hakeden acaip insan. Mercedes Benz, Piece of My Heart ve diğerleri… Hep saygıyla anılan cırtlak ses…
JEM – I Always Knew (3:09): Sevimli melodisi ile kandıran şarkılardan biri. Sanırsınız ki “hayat ne güzel, çiçekler, böcekler, kuşlar filan” diyor. Oysa ki kadın anlatıyor, müziğe nasıl baktığını:
“Becoming a bitch is not what I got into music for”. Budur!
JEWEL – Intuition (3:53): Çok eğlenceli şarkı. Yüzeysel? Yok değil. Baştan sona sözlere bakmalı.
Ama özetle:
I'm just a simple girl
In a high-tech digital world
I really try to understand
All the powers that rule this land
They say Ms. J's big butt is boss
Kate Moss can't find a job
In a world of postmodern fad
What was good now is bad
It's not hard to understand
Just follow this simple plan
Follow your heart
Your intuition
It will lead you in the right direction
Let go of your mind
Your intuition
Is easy to find
Just follow your heart, baby
JOAN BAEZ – Diamonds And Rust (4:39): Joan Baez’in Bob Dylan için yazdığı söylenegelmiştir. O ise eşi David Harris için yazdığını söylemiştir. Her neyse, erkek bahane, şarkı şahane… Şeker kamışı sesli (Birleşik Devletler’de yaşayan kimi kızılderililer ona bu adı vermiştir), titrek, tapılası kadının en güzel şarkısı olmakla kalmaz… kelimeler yetse daha neler neler…
Now you're telling me
You're not nostalgic
Then give me another word for it
You who are so good with words
And at keeping things vague
‘cause I need some of that vagueness now
It's all come back too clearly
Yes I loved you dearly
And if you're offering me diamonds and rust
I've already paid TANITA TIKARAM – Twist In My Sobriety (3:56): Sobalı bir ev, yepyeni renkli televizyon. Ever, forever and ever TRT 1 ve bize verdikleri… Kısa saçlı bir kadın! Aman tanrım, sene 1988! Kısa saçlı kadın mı olur! Üstelik de sesi erkek gibi! Siyah beyaz bir klip! Hiçbir şey anlamıyorum, daha ufacığım! Ama, ama o nasıl bir melodi. Arkadan da bir enstrüman (sonradan öğreniyorum ki obua), nasıl, nasıl içli çalıyor… Çocukluğumdan unutamadığım 2 şarkı var, biri Jason Donovan Sealed with a Kiss, diğeri de bu. Ha bir de Top Gun oynardı o yıllarda. Tüm genç kızlar Tom Cruise’a aşıktı. Erkek kıtlığından olsa gerek…
Ödüllü şarkı, ödüllü klip. en çok sevdiğim üç klipten biri. Eşsiz... Şarkı ise bence 20. Yüzyılın unutulmayacaklarından. Yıllarca dinlenip de bıkılmayacaklardan. "All God's children need travelling shoes" sözü Maya Angelou’nun bir kitabının adı imiş.
TARJA TURUNEN - Sleeping Sun (4:03): Listeye son anda eklenenlerden. Kıyamadım bu şarkıyı almamaya, her ne kadar sahibi Nightwish olsa da. Müzikal estetik diyeceğim yine. Söz-beste-telaffuz-vokal yorumu uyumu. Tarja çok teknik söyler evet, biraz da soğuktur. Ama şahanedir yahu... Bu şarkının soundu da (klavye ile yaratılan atmosferik hava) bu estetiği beslemiş... Klip de şarkıya çok uygun. Eh ne diyelim. "Aferin"i haketmişler.
TRACY CHAPMAN – Talking About Revolution Songs (2:39): Dünyada ters giden şeyler üzerine umut dolu, neşeli besteler yapılmasını çok seviyorum. Türkiye’de yaşayan Kazakistan’lı bir arkadaşım kendi toplumu ile bizim toplumumuz arasındaki en büyük farkın umut olduğunu söylemişti. “Biz neler yaşadık, ne ölümler gördük daha dün; her şeye rağmen umut doluyuz geleceğe dair. Sizse her zaman depresifsiniz, ülkenizi, insanlarınızı sevmiyorsunuz ve büyük potansiyeliniz olmasına karşın iyi bir şeyler olabileceğine dair en ufak inancınız yok.” demişti. Potansiyelimiz var mıdır, olsa da bir işe yarayacak mıdır bilemem ama umut olmadan yaşam şekersiz çay, kötü şarap, bozuk kaldırım, nemli sıcak hava ya da beton bir kent gibi… Daha iyisi olabilirdi, mükemmelliğin sınırı yok. Ama tek başına nefes almak bile yeterince umut verici değil mi… O yüzden değil mi en berbat koşullarda, açlıkta, savaşta bile insanlar yaşamak için son nefeslerine kadar direniyorlar… Tracy Chapman’ın “her şeye rağmen umut dolu” sesi ve müziği, her zaman doyumsuz bir huzur vermiştir. Yalnız paylaşım için müzik yaptığını her notasında hissedebiliyorum.
Poor people are gonna rise up
And get their share
Poor people are gonna rise up
And take what's theirs
TORI AMOS – Iieee (4:07): Tori Amos’un sürreel sözlerini anlamak çok zor olsa da beste-söz uyumu, hece, vurgu ve tonlamaları ile yarattığı estetiğe takdir etmemek işten değil. Tori’nin müzikal estetiğinin en güzel örneğinin bu şarkı olduğunu düşünüyorum.
TORI AMOS – Winter (5:41): Winter’ı her dinlediğimde, babama hissedip de söyleyemediklerim gelir aklıma. Babadır sonuçta, hep bir mesafe vardır çocukları ile arasında. Yıllar geçip bireysel sorgulamalarla iletişim, toplumda alışılagelmişin çok üstüne çıksa da, baba ile aradaki duvarlar asla tam olarak yıkılamaz. Ben böyle hisler içindeyken Tori’nin böyle bir şarkı yazmış olması, bir nevi tercüman olması, şarkıyı her dinlediğimde duygusallaşma ile rahatlama arasında değişik hazlar yaşatıyor.
Winter’ın aynı zamanda Tori’nin sözleri arasında en anlaşılır olma özelliğine de sahip olduğunu düşünüyorum.
…
I hear a voice, "you must learn to stand up
For yourself, 'cause I can't always be around"
...
Skating around the truth who I am
But I know dad the ice is getting thin
When you gonna make up your mind?
When you gonna love you as much as I do?
When you gonna make up your mind?
'Cause things are gonna change so fast
All the white horses are still in bed
I tell you that I'll always want you near
You say that things change, my dear
…
You say "I wanted you to be proud of me"
I always wanted that myself
…
TORI AMOS – Me and A Gun (3:44): Me and A Gun, olmazsa olmazlardan. Hem dinlemesi güç isteyen hem de dinledikçe güç veren bir şarkı. Tori’yi anlamak için önemli bir mil taşı.
Tori, bunları bunları yaşadı da ona rağmen neler başardı arabeskliğine girişmek en son istediğim şey. Çünkü tecavüz gibi bir gerçeği böylesine netlikle yüzümüze vururken diğer yandan “So I must get out of this (ve bundan kurtulmalıyım)” diyerek umut da aşılayan, yaşamında da bunu sürdüren böylesine güçlü bir insan, sadece kadınlara değil erkeklere de yaşama sevincine dair çok güzel şeyler öğütler gibi…
Aslına bakarsanız
kendi sözcükleri ile zaten yeterince güzel özetlemiş:
"I really do feel as though I was psychologically mutilated that night and that now I'm trying to put the pieces back together again. Through love, not hatred. And through my music. My strength has been to open again, to life, and my victory is the fact that, despite it all, I kept alive my vulnerability".
NOT: Hayatım boyunca belli gruplara takıp yıllar yıllar boyunca onların şarkısını dinledim, en ince detayına kadar öğrendim. O kadar çok dinledim ki kendimden sıkıldım. Ama yine de vazgeçemedim bu muhafazakarlığımdan. O yüzden bir müzik eleştirmeniymişim gibi yazmıyorum tüm bunları. Müziği, asla sürekli takip edilmesi gereken bir olgu gibi algılamadım. Yeni neler çıkmış beni hiç ilgilendirmedi. Dikkatimi çekmeye değdiğini sandığım ne varsa çekti, onları hatmettim, paylaştım. Müziği çok daha iyi araştıran, yorumlayan bir dolu insan var. O nedenle bu listelerin son derece kişisel olduğunu hatırlatmak isterim.
*Yazının başındaki resim için Diren Ayhan'a teşekkürler.By Gand
18 yorum:
yazının sonunda bir rapid adresi bekliyor mu herkes benim gibi acaba? çok mu şey istemiş oluyoruz:)
şarkıları yazanlar bile bu kadar ayrıntıları düşünmemişlerdir herhalde.. yoğunlukların ve hissettiklerinle kal hep..
tamer..
Özlem Tekin-Duvaksız Gelin ve Şebnem Ferah-Mayın Tarlası olmayan listeye liste mi derim?
lan böyle emek verilmiş yazıya bodoslama okuyucu yorumu yapmak çok zevkliymiş :)))
Jewel-Intuition bi' tanedir.
türkçeler ayrı bi yazı olur be.
hem özlem, şebnem'i döver ehi ehi
black symphony'de somewhere öncesi geçen forgiven da pek tatlıdır. orjinalinden de tatlıdır hatta.
tabii bunlar kişisel listelerdir, hiç eleştirmem. kaldı ki kişisel tercihim arasında pek kadın vokal yoktur. seksist değilim ama yoktur işte. ama benim listemde kesin dolores o'riordan bulunurdu.
led zeppelin-going to california
Sevgili Gand çok güzel anlatmış ve liste yapmışsın ama bizim bildiğimiz Flying Dutchman tüm bunları yazar altında da çekme kasetin dijital adresini eklerdi. Biz babadan böyle gördük :)
Şaka bir yana Flying Dutcmhan ekolü oluşmuş resmen...
ben anlıyorum sizi ama hangi birini ekliyim ki? bilemedim...
dolores'in geleceğini biliyordum :) benim de içimde kaldı valla. ama seçemedim ondan bir şey...
siz söyleyin, new new york, salvation, promises... hangisi... seçemedim ben...
Şimdi baktım yıllarını vermiş usta Loreena Mc Kennit da yok bu listede, ama allahın keşi Amy Winehouse var
ayıptır
nurgül yeşilçay neden yok listede?
şimdi söyleyince eminim konu sahibi aaa sahi diyecek, nasıl düşünemedim içimizden birini:
joan osborne-one of us
varol o rezil şarkının ne işi var yahu burada...yehova şahitlerinin misyonerlik faaliyetlerinin theme şarkısı gibi...
what if God was one of us
just a stranger on the bus
yok ya
sen konu sahibi misin birader:)
konu sahibi kim yahu?
o şarkıya ben de kılım ne yalan söyliim. bi de şirin şirin söylemiyo mu? duyan da bi şey sanacak sözleri...
neyse, chatboarda çevirmeyelim ortamı:p
(Varol küsme :) )
ben asıl asıl... ahhh nası yaptım bu hatayı!!!
MERCEDES SOSA - GRACIAS A LA VIDA
teşekkürler hayata...
ahh nasıl unuttum bu şarkıyı :(((
Sinead O'Connor - Nothing Compares To You da olmalı ; hem kırılgan, hem isyankar, hem aşık, kadın ne de olsa:). Dido - Life For Rent - I deserve nothing more than I get, nothing I have is truely mine.. Gand'a şükranlar ve sevgiler..
Dido der susarım. Üstüne isim söyleyene celallenir, küfürü basarım.
Yorum Gönder