IRON MAN & TRANSFORMERS

2 gün arayla Hollywood elinden çıkma 2 tane bilim-kurgu/aksiyon filmi izledim. İkisi de birer uyarlama. Çizgir roman ve çizgi film uyarlamaları. Sırf şu 2 film bile Hollywood'un elindeki malzemeyi nasıl iyi kullanacağı ve nasıl berbat edeceğinin çok iyi 2 kanıtı. O yüzden karşılaştırma yapmak açısından çok iyi bir fırsat oldu.

Transformers ile başlayacağım. Öncelikle söyleyeyim ilk filmden bahsediyorum, ancak izleyebildim ve ikinci filmi henüz görmedim. Şimdi Michael Bay'in filmografisine bakmak lazım bu filmi değerlendirmek için öncelikle. İsmini ilk duyurduğu filmden alırsak Bad Boys, The Rock, Armageddon, Pearl Harbor, Bad Boys II ve The Island. Bu seri içinde eli yüzü düzgün tek bir film var, o da The Rock. Sebebi de çok basittir bana göre. Birisi abide niteliğinde, 3 tane iyi oyuncu ve ABD'nin dünyayı kurtardığı değil, kendi içinde bir askerine yaptığı haksızlığı ele alan bir hikaye. Bunun dışındaki tüm filmleri, boğazına kadar Amerikan milliyetçiliğine batmış, analizden çalışmadan uzak, seyirciyi etkilemek için gösterilen 25-30 dakikalık özel efekt bombardımanının arkasındaki berbat oyunculuk ve aptalca diyaloglardan oluşan eserlerdir. Ben Affleck denen adam bu Bay'in filmlerindeki odun oyunculuğu yüzünden ele güne rezil oldu zaten. Transformers da bu ekolün yılmaz bir temsilcisi. Yarım saat sürecek robot kavgalarını ve patlamaları görmek için, filme sırf salya akıtmak için konulduğu belli olan bir teenage aktrisi, kötü bir baş aktörü ve çekilmez yan karakterleri sokuyorsunuz. Jon Voight ve John Turturro gibi 2 aktöre acıdım, o sefil halleriyle. (Buradan sonrası spoiler alert!)Hele filmde autobotların Sam'in bahçesine saklandıkları sahnede bir aile diyaloğu var ki çekmek mümkün değil. O anne karakteri filmin sonunda hayatta kaldı, ona yanıyorum. Velhasıl, Optimus Prime'ı görmek için katlanılmaz bir film haline getirilmiş bir 130 dakika. Tamam özel efekt ekibini kutlamak lazım ama filmin geri kalanı o kadar kötü ve dramatik açıdan o kadar boş ki, onları övmek içinizden gelmiyor. Ayrıca filmin sonunda evreni kurtaran yine bir Amerika'lı, niye filmin adı Transformers o zaman. "American Hero feat. Autobots" yapın olsun bitsin. Son sözüm de Angelina Jolie'ye, tüm dünyayı dolaşıp barış mesajları vereceğine şu, yaşlılığındaki her filminde ABD hükümetinin bir adamını oynayan babasını durdursun.



















2 gün sonra izledim Iron Man'i. Belki bu derece kötü bir film üzerine ilaç gibi gelmiştir ama çok eğlendiğimi söylemeliyim. Bir kere Robert Downey Jr. faktörü ile 1-0 önde başlıyor film diğer örneklere nazaran. Ben pek süper kahraman oynayacak karakterde bir oyuncu olmadığını düşünüyordum ama fikrim değişmiş durumda. Saat ilerledikçe açılan bir film Iron Man. Hele ilk saatin sonuna doğru Downey Jr'ın kostüm tasarımı yaptığı ve ilk uçuşunu yaptığı sahneler muazzam. Bir de Pepper Potts karakteri ile Tony Stark'ın arasındaki kimyanın çok tadında bırakıldığını düşünüyorum. Daha ilk filmde birbirine cıvıyan bir ikili yok karşımızda. Aslen bir aktör olan ve ilk iddialı filmini çeken, filmde de Stark'ın şöförünü oynayan Jon Favreau bu anlamda çok iyi bir iş çıkarmış. 40'ını aşmış bir aktörü, bir süper kahraman filminin ilk çekiminde kullanmak önemli bir risktir aslında. Filmin derdinin dünyayı kurtarmak, ABD'yi yüceltmek, insan ırkı gelin birlik olalım gibi blockbuster klişelerine bulaşmaması bir başka artısı. Filmin belki de tek eksikliği Tony Stark karakterinin geçmişinin ve karakterinin derinine pek inilmemesi ama bubu bir eksiklik değil Stark karakterinin o sarkastik yapısına bir uyum olarak da görebiliriz. Film, o kdar beğenildi ki şu anda tamamlanmış bir devam filmi de 2010 Nisan ayında gösterime girecek. Kadro ilk filmden de görkemli. Mickey Rourke, Sam Rockwell, Scarlett Johansson, Don Cheadle ve ilk filmin tüm kapanış yazıları aktıktan sonraki bölümde ortaya çıkan Samuel L.Jackson da ekibe katılıyor. Bu arada bu bütün yazılar aktıktan sonra bir sahne eklemek de moda oldu.

Diyeceğim odur ki, olmaz ya, bu iki filmi izlemekle izlememek arasında kalırsanız yukarıdakiler kulağınıza küpe olsun.