25 Kasım 2009 Çarşamba

MAYMUN KAFESİNİN KRALI

























Alman Bild gazetesinin başlığıydı yukarıdaki hafta sonunda. "Kral Mesut Werder'i şampiyonluğa taşıyor". Biz onun Türk milli takımını reddetmesi sebebiyle, yaşadığı her ufak tefek başarısızlıkta "bizim tarafı seçmezsen böyle olur" deme fırsatı arayalım o ülkenin en çok satan gazetesi tarafından, Bundesliga'nın, an itibarı ile en iyi oyuncusu ilan edildi. E onların da ilan etmesine gerek yok, düz mantıkla Bundesliga liderinin en iyi oyuncusu olursanız, otomatikman ligin en iyi takımının en iyi oyuncusu oluyorsunuz. Ha bu düz mantığın dışında zaten cumartesi günü Freiburg deplasmanında 6-0 galip gelen Werder Bremen'in tüm ataklarında başroldeydi Mesut. 33.dakikada atılan ilk gol öncesi ceza sahası içindeki her pozisyonda vardı, zaten 33'te de golü atan Hugo Almeida'ya, sıfır noktasına yakın bir yerden adrese teslim ortayı kesen de oydu. Üçüncü golde kaleye direk vurmak için yaptığı çalımlarda biraz bocaladı ama arkadan gelen Almeida sert bir vuruşlar topu ağlara gönderdi. Dördüncü golün altında bizzat imzası vardı, penaltı ile gelen beşinci golde ceza sahası içinde gol vuruşu yapacakken indirilen adamdı, altıncı golde de ilk gole benzer şekilde Rosenberg'e adrese teslim bir orta kesti. Marin'in frikikten attığı takımının ikinci golü dışındaki tüm gollerde doğrudan payı vardı anlayacağınız. Bu sezon Werder Bremen'i yonadığı 12 maçta 6 gol attı ve 9 golün de asistini yaptı. Bremen'in bu sezon 29 golü var. Takım içni önemini anlamışsınızdır.

Mesut'un en önemli özelliği, defansın arasına çok iyi boş koşular yapabilmesi ve önüne aldığı topları çok etkili kullanabilmesi. Rakip sahada boş alan bulduğunda kanatlara da deplase olabilen bir adam. Zaten oyun kurucu pozisyonunun en sevdiği pozisyon olduğu kendisinin de itiraf ettiği bir gerçek. Bu anlamda hem forvetin arkasında rakip defansın takip etmesi zor bir oyuncu hem de kendi takımını önde oynadığı ve rakip defansın risk almaya başladığı anlarda öldürücü bir silah. Freiburg maçındaki goller bunun çok net bir örneğidir. Ancak bu karakterinin tek olumsuz yanı, maçların dengede veya Bremen mağlubiyeti ile gittiği maçlarda, kalabalık defansın arasında istediği toplarla buluşamaması. Daha çok boş alanların adamı Mesut. Geçtiğimiz yılki Shakhtar Donetsk ile oynanan UEFA Kupası finalinde sıkıntı yaşamıştı örneğin.

Alman basını onun için "son sokak futbolcusu" deyimini kullanıyor. Yani yeteneğini kulüplerin altyapılarında değil sokaklarda top oynayarak kazanan bir adam. Olaf Thon, Mehmet Schol, ailesinin durumu pek iyi olmayan Sebastien Deisler, Lukas Podolski, Bernd Schneider için de geçmişte bu sıfat kullanılmıştı. Mesut da yeteneğini, doğduğu kent Gelsenkirchen sokaklarında, Türk, Bosnalı, Polonyalı arkadaşlarıyla oynadığı ve maymun kafesi anlamına gelen, kalelerin olmadığı ve 5'e 5 mücadele edilen Affenkäfig oyununa borçlu. "Her oyunun sonunda kaybeden yemek ısmarlardı ve bu yüzden oyunu çok ciddiye alırdık, top tekniğimi ve hakimiyetimi Türk tarafımdan, disiplin ve oyuna sürekli konsantre olma özelliğimi de Almanya'da aldığım eğitimden kazandım" diyor kendisi. Michael Ballack ve Philipp Lahm onda, bugün Alman milli takımında hiçbir oyuncuda varolmayan bir top tekniği olduğunu ve Alman milli takımının geleceğinin onda yattığını söylüyorlar. Mesut bugünlerde kendisinde eksiklik gördüğü fiziğini geliştirmek için özel bir diyetisyen kontrolünde birkaç kilo almak için çalışmalar da yapıyor.
















Bundan 18 ay önce babasının Schalke yönetimi ile yaşadığı problemler sebebi ile "kukla" ifadeleri kullanılıyordu onun için (Mesut'un babası, Lincoln'ün gidişinden sonra oğluna şans verilmek yerine aynı yaşlardaki Rakitic'in transfer edilip onun mevkiisine yerleştirilmesine içerlemişti). Schalke direktörü Andreas Müller Alman basınına, Mesut'un takımdaki forma savaşından korktuğu için sorun çıkardığını iddia etti ve kulüp onu 4.8 milyon euro gibi, böyle bir yetenek için ucuz sayılabilecek bir rakama Werder Bremen'e sattı. Şimdi genel direktör Klaus Allofs onun 2011'e kadar olan kontratını uzatmak içni çareler arıyor. Arsene Wenger çoktan onun için devreye girdi. Msut'un menajeri Reza Fazeli de bu bağlantıyı doğruladı. Ayrıca Bayern Munich'in de Ribery'nin takımdan ayrılma ihtimaline karşı Mesut'u takibe aldığı da biliniyor.

Mesut geçtiğimiz günlerde Alman basınına verdiği röportajda, "Almanya ile dünya kupasına gideceğim, Türkiye'nin orada olmamasına üzüldüm ama umarım Türk seyirciler beni izleyerek biraz gurur duyabilirler" şeklinde bir dilekte bulundu...Maalesef iyimser bir dilek olarak kalacak bu...Çoğunluk onu hep ülkesine ihanet eden adam olarak algılayacak. Her ne kadar o, her milli maç öncesi Almanya Milli Marşı çalındığında, içinden Kuran-ı Kerim'den ayetler okuduğunu ve dua ettiğini belirtse de....

10 yorum:

DaesAgelmar dedi ki...

Fatih terimin oyuncu seçimi ve güzel ülkemin spor medyasında ki yorumlar sebebiyle eleştirilmiş olsa da kendi kişisel görüşüm onun hain olmadığı yönünde. "Ekmek yediği yere ihanet etme" gibi veciz sözleri olan bir millet doğup,büyüdüğü ve ekmek yediği bir yere sırt çevirmeyen birisini çok da eleştirmemeli. Asıl sıkıntı bence Serdar Taşçı'nın milli takımımızda oynamayacak olmasıdır. Mesut kadar yetenekli ve disiplinli orta saha oyuncularını yetiştirme imkanımız var ama halen daha adam gibi savunma özellikleri gelişmemiş savunma oyuncularımıza bakarak Avrupai stilde stoperi oynatma şansımızın olmaması oldukça kötü bir durum. Bu tip bir stoperi olmayan bir milli takımımızın turnuvalarda çok da ilerlemesi imkanı yok.

varol döken dedi ki...

çoğunluk her zaman haklı mıdır? ben şahsen mesut konusundaki bir insani görüşün 10 bin ezbere ve nerden yutturulduğu belli hapçı görüşlere baskın geleceğine eminim...

elbette türk milli takımının olmadığı yerde mesut'un olduğu bir almanyayı göğsüm kabararak ve bariz şekilde tutarak izlerim...

facebook ta grubunu açsana sen bunun, iddia ederim mesut özil i dünya kupasında gururla izleyecek 1 milyon kişi bulurum diye...

sayın pennearabiata da twitter a yazsın, hem mesut u hem de twitter ı iyi tanıyor ne de olsa:)

Mehmet Ali dedi ki...

helal olsun MESUT'a. gerçekten kaliteli topçu. inanın almanyayı mı tercih etmiş türkiyeyi mi tercih etmiş zerre umrumda değil, naparsa yapsın hayat onun hayatı. kimsede çıkıp gak guk demesin. hakkınız yok, kimsenin hakkı yok. lakin MESUT BEY, dünya kupasında TÜRK izleyicileri beni izlerken biraz gururlanırlar demiş. heh işte yok öyle bişey. MESUT a sormak lazım neden? anan baban soyun sopun hepsi türk olsun banane. kardeşim bırak artık bu ülkenin insanlarından bişeyler beklemeyi. seninle gururlanacak türk varsa o da ailendir. sen seçimini yapmışsın, tamam olay zaten orda bitmiştir. bir kişide seni çıkıp yargılayamaz bu konuda. ama hayat sana şunu da söyletmeli MESUT; 2 ata anca sirkte binilir.

Sade dedi ki...

Ben çoğunluğun Mesut'a o gözle baktığına inanmıyorum.

Futbolun endüstiriyelleştiğini kabul eden biri olarak bu tarz olayları yadırgamıyorum. Kimseninde yardırgamaya, eleştirmeye hakkı olduğunu düşünmüyorum. Sonuçta futbolculuk bir meslektir. Ve kariyeri adına mantıklı hareket etmesi gerekir. Mesut'ta bunu yaptı.

Farklı düşünenlere; ""Almanya'da yaşayarak Türk Milli takımında oynasaydı Türkiye'li gibi Türk olacaktı ve bizler gurur duyacaktık fakat Almanya'da yaşayan bir Türk olarak Alman Milli Takım formasını giyiyor diye gurur duymayacağız" gibi saçma iddalarda bulunmaya hakkımız yok!" demek istiyorum.

Çevremde sizin söylediğiniz gibi bir yaklaşımda bulunan bir kişi bile yok! Ben mi çok şanslıyım?
Tüm arkadaşlarım Mesut'un kararına saygılılar ve maçlarını da büyük bir keyifle izliyorlar... Mesut Alman Milli Takımında oynadığı sürece ve biz milli takım seviyesindeki maçlarını tv başından izlemeye (mahkum edildiğimiz) devam ettiğimiz sürece ben de "Alman Milli Takımı" nı destekleyeceğim.

Adsız dedi ki...

Mesut'la gurur duyuyorum, insanlar ister hain desin, ister kansız. Oynadığı her maçı da yakından takip edeceğim, Allah yolunu açık etsin. Keşke bir de Galatasaraylı olsaydı :)

zapata dedi ki...

Ben de Türk insanının genelinin Mesut'a bir hain muamelesi yapacağına inanmıyorum. Dünya Kupası zamanı gelip de Mesut orada başarılı olduğunda elbette gurur duyacağız. Fakat Duthcman bu gibi konularda hep kötümser olmayı tercih ediyor bunun altındaki sebep ne ola ki?

Flying Dutchman dedi ki...

bunun altındaki sebep takıldığım internet forumlarında mesut hakkında açılan tartışma konularında yazılanların % 95'i "bizi seçmeyen adam beter olsun" tarzı yorumlar ola :)

Umarım sizin tahmin ettiğiniz gibi olur dostlar, ne diyeyim...

Adsız dedi ki...

seni seviyoruz mesut.

bahtiyar dedi ki...

hocam sen bu ihanet mevzusuna çok takılmışsın. şahsen beter olsun filan diyen gayet azınlıkta benim gözlemlediğim kadarıyla. eminim ki dünya kupasında mesut sebebiyle türkiye'nin çoğunluğu almanya'yı destekleyecektir.

kerem dedi ki...

"Çoğunluk onu hep ülkesine ihanet eden adam olarak algılayacak." bence bu yorum biraz acimasiz. forumlardaki havaya gore genellemeler yapmak insani cogu zaman yaniltabilir. bizim insanimiz bagrina basar mesut'u. bence terim'li milli takim'a degil mesut mezarindan puskas ciksa bi cacik olmayacagini biliyor izim insanimiz.