ROWENTA VERELİM

O el Henry'nin başına daha neler getirecek durun bakalım. En son cuma günü Tiger Woods ve Roger Federer ile birlikte Thierry Henry'i raklamlarında kullanan Gilette firmasının bir "hilekarı" reklamlarında bundan sonra oynatıp oynatmayacağı konuşuluyordu. Buna benzer bir hadise Michael Phelps'de yaşandı biliyorsunuz. Phelps'in uyuşturucu kullanırken çekilmiş fotoğrafları basına yansıyınca, Kellogg firması ABD'li yüzücü ile olan kontratını feshetmişti. Cuma günü de söylemiştim tekrarlayayım, bu işin bu kadar büyütülmesinin sebebi, golün bir Dünya Kupası biletine bedel olması. Yoksa Osasuna-Real Madrid maçında kendini yere atan Cristiano Ronaldo'dan daha fazla "düzenbaz" değil Henry bana göre. Yalnız tabii halktan gelen tepkileri engellemek mümkün değil. Bir dolu fotoşoplu resim, bir dolu mail, twitter mesajları şu bu gırla gidecektir. Bir de doğası gereği bazı sportif rekabetler ve hadiseler sebebi ile kullanmaktan vazgeçilen ürünler var. Galatasaraylıların Ikea ürünlerini, firmanın renklerinden dolayı kullanmadığı, Fenerbahçelilerin patates kızartması üzerine, oluşturacağı görüntüden ötürü ketçap sıkmadığı şeklinde şehir efsaneleri mevcuttur. Bunun bir türevi de İrlanda'dan çıktı Henry olayından sonra.

























Efendim yukarıda gördüğünüz elektrik süpürgesi İngiltere merkezli Numatic Uluslararası Limited Şirketi'nin piyasaya sürdüğü bir ürün. Tabii firma İngiliz olunca İrlanda'ya da ihraç gerçekleşiyor. Şimdi İrlanda'lı bir temizlik işçisi geçtiğimiz perşembe sabahı Dublin'de sabah kalkmış. İşine gelmiş, dur şu yerleri süpüreyim diye almış elektrik süpürgesini eline. Elektrik süpürgesinin üzerinde gülen bir surat, tepesinde de Henry yazıyor. Ulan senin ağzını yüzünü .... diye fırlatmış yere. İrlanda'da geçtiğimiz haftadan beri Henry elektrik süpürgesinden şikayetçi olan işçilerin sayısında dev bir artış oldu. "Ben bizi dünya kapısından eden hilekarın isminin yazılı olduğu süpürgeyi kullanmam" diyorlarmış. Bazısı Henry ismini silmiş üzerinden, bazısı da sırıtan ifadeyi. Bundan sonra da İrlanda'da yaşayan Fransızlar dışında alan olmaz zaten. Yalnız komik olan şu süpürgenin Henry ile hiçbir alakası yok. Annesinin adı Emine olan adamın, Eminönü'nde "hadi Eminem'e gel, Eminem tişörtüne gel" diye tişört satan adamı bıçaklamasına benziyor (based on a true story). Kitlesel manyaklık böyle bir şey işte.