18 Ocak 2010 Pazartesi
YALANCI ÇOBANIN KADER ARKADAŞI: AXEL WITSEL
İşte dostlar daha 20 yaşındaki bir adamın kariyeri, düşüncesizce yaptığı bir hareketten ötürü nasıl kabusa dönüşür bunun örneğidir Axel Witsel. Ağustos ayında, kendisine "Liege Kasabı" ismini taktığımız hareketle Marcin Wasilewski'nin ayağını kırdığında, bu hareketin bedelinin olmayacağını, sadece Wasilewski'ye değil, kendi kariyerine de büyük bir zarar verdiğini ve bu ortamda psikolojik olarak rahatlamasının çok zor olduğunu belirtmiştik. Aldığı ölüm tehditleri sebebiyle ailesinin önüne 24 saat polis koruması yerleştirildi, sponsorlarıyla takıştı ve daha bir dolu mesele. Dün o hayatını karartan olayın gerçekleştiği Anderlecht-Standard Liege maçının rövanşı vardı Stade Maurice Dufrasne'de. Anderlecht deplasmanda 4-0 kazandı. Standard'ın zirveyle arasındaki puan farkı 20'ye çıktı. Ama asıl önemli olan maçın 43. dakikasındaki hadise. Orta sahadaki ikili mücadelede Axel Witsel ve Anderlecht'in Macar futbolcusu Roland Juhasz topa hareketleniyor. Witsel topa kayarak müdahale yapıyor ama tabanını da kaldırmış oluyor. Topa vuruyor, bununla birlikte yatarak müdahale olduğundan, toptan sonra Juhasz'ın dizine de vuruyor. Juhasz yere yıkılıyor. Hakem Verbist kırmızı kartını gösteriyor Witsel'e. Ama pozisyon izlendiğinde Juhasz'ın en az Witsel kadar hatta ondan daha sert bir müdahale ile topa hiç vurmadan, Witsel'in bileğine bastığını görüyoruz. Ama sabıkası olan genç Belçikalı'ya anında kırmızı kart çıkıyor. Ortalık ayağa kalkıyor tabii.
Maç sonunda hakem Verbist, pozisyona karar verirken, hareketi yapan Witsel olduğu için kırmızı kart kararı vermediğini ve olaya tamamen isimlerden bağımsız baktığını açıkladı ama tüm Standard camiası Witsel'in artık fişlendiğinden şikayet ettiler. Dediğimiz gibi. Witsel'in, kariyerini mahveden hareketinin bedelini ödemesi daha çok sürecek. Belki de Beçika'dan ayrılması en akıllıca hareket.
Siz ne düşünüyorsunuz pozisyon hakkında bilemiyorum tabii.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
11 yorum:
Juhasz'ın hareketi kesinlikle Witsel'in hareketinden daha hafif bir hareket. Keza Juhasz'ın darbesi Witsel'e denk gelmesine rağmen Wtisel anında ayağı kalktı. Ama Witsel'in darbesi Juhasz'a denk gelse aynı şekilde yine kıracaktı bacağı hatta bir öncekinden daha kötü bir şekilde. Ne Witsel ne S. Liege ne de Belçikalılar akıllanacaklar gibi değiller. Hele Liegelilerin saçma bir şekilde sahip çıkma dürtüleri bu fırlamayı daha da şımartır, kendinde hak görür bunu. Zaten Belçikalılarda gözlemlediğim kibirlilik, suçluyken bile üste çıkma davranış bozuklukları oldukça daha çok yanlış davranmaya devam ederler.
witsel kurban. politik dogruculuk ve ibret icin adam asmacilik kurbani.
Daha 20 yaşında kuşkusuz üzerinde çok baskı hissediyordur.Pozisyonda Witsel topa hamlesini yapıyor, daha sonra rakiple çarpışıyorlar.Böyle pozisyonlar maçlarda çok olur.Ama Witsel'in adı çıkmış bir kere..Herhalde takımdan ayrılması en mantıklı olanıdır.Zaten FM'de çok iyi bir oyuncu oluyor.Gerçekte ne kadar yetenekli bilmiyorum ama yetenkliyse giceği kulüpte de parlayabilir.Tabii bunun için kulüp yönetiminin uygun ortamı oluştuması gerekir..
witsel direkt topa bakıyor ve pozisyon öncesi ve sonrası gözünü toptan ayırmıyor... çok zor pozisyonu çözmek, ben hakem olsam yanına gider sorarım bilerek mi yaptın evladım diye, gözlerinin içine bakarım sonra da...
sonuçta ayak tabanı yalan söyler, gözler yalan söylemez!
Bence Witsel kayarak müdahalalerde çok dengesiz giriyor. Zaten başına böyle bir iş gelmiş dikkatler üzerinde biraz daha dikkatli kay be adam. Juhaz'ın ayağı takılsaymış Wasilewski'den farkı kalmazmış gibime geliyor...
witsel bir futbolcunun gaddarca futbol hayatını karartmaktan, ekmek kapısına darbe vurmaktan ders çıkarmamış anlaşılan. tekrar izleyin, 1) kayarken tabanıyla kayıyor ki tabanla kaymak zorunda değil, 2) rakip futbolcuyla birleşme anında tabanını aynen wasilewski olayındaki gibi hızla ileri doğru itiyor.
muhtemelen kasıtlı yapmıyordur, ama bu şekilde futbol oynamayı alışkanlık haline getirmiş, orası kesin. bu alışkanlığından vazgeçmezse daha çok kırmızı kart görür, belçikada veya başka yerde, fark etmez..
bütün futbol sevigimi, insan sevgimi, maç içinde yükselen tansiyonu, pozisyonun anlık olduğunu ve oyuncunun düşünmek için aslında çok da süresinin olmadığını, her insanın özünde kötü niyet taşımadığını ve aslında bazı şeylerin sadece hata olabileceğini göz önünde bulundurarak diyorum ki;
umarım yakın zamanda geçireceğin bir trafik kazası ile bu iğrenç kariyerin hiç kalkmayacağın yatağında son bulur. pislik.
olayın fişlenmekle pek alakası yok. inanılmaz kontrolsüz giriyor. pozisyonun içinde karşıdan gelen bir rakip oyuncu da var ve taban ile topa vurduktan sonra o taban muhtemelen rakibe vuracak. iyi niyetli veya kötü niyetli olduğunu bilemeyiz tabi ama ben böyle pozisyonlarda topa da vursa kırmızı kart yanlısıyım.
juhasz ise bence hiçbirşey yapmıyor, topa müdahele edecek şekilde geliyor ve bir taban direk kendi ayağının altında beliriyor.
witsel orduspora yakisir
@Salvatore: su yazdiklarinla bence witsel'den daha kotu durumdasin arkadasim.
@diskonnektus erektus: marcin'in pozisyonunu bir kere daha izle rica ederim, sonra bir kere daha, sonra bir kere daha, miden kaldırırsa ya da sıkılmazsan bir kere daha, sonra bu pozisyona gel, herşeyi anlarım, dedim zaten maç içinde sert fauller olabilir, keza bir Martin Taylar gözümde daha iyi değildir bu heriften, ama bunlar faul değil, bunlar refleks, kontrolsuz dalma, topa bakıp hareket etme, fişlenme, yalancı çobanlık değil, bu adam o sahaya yakışmıyor, yerinde olmak isteyen binlerce adam varken, yine başkalarının yerinde olmak istediği adamlara yaptığı adilikler, aşağılıklar, şerefsizlikler yüzünden yakışmıyor. Van Basten en azından, ona vuranların da futbol hayatının bitmesini istemiştim hep, bitmedi, hepsi van basten'den daha uzun oynadı.
o yüzden saha şartları genç oyuncu, gelişicek karakter yapısı gibi bahanelere koyamıyorum böyle adamlara, nereye hakeder bilemiyorum ama güzel yeşil sahalar, böyle alçakları, hırsızları haketmiyor.
Yorum Gönder