2.sezonun akılda kalan sahnelerinden... teşekkürler... dexter biftek mi o neyse eti az pişmiş yer , hayalindeki sahnede et yanmış gibi. az pişmiş kanlı eti ülkemizde de vedat milör yiyor. böyle ağzını şaplata şaplata, iğrenççççç...
Sahne 10 numara ama dizi malesef tırt.Polis merkezi karikatur karakter toplantısı gibi,o yüzden de oyunculuklar yerlerde sürünüyor.Michael C.Hall'a saygı sonsuz tabi Six Feet Under'da da burda da döktürüyor.Altın Küre son yılarda çok güzel bir denge ve harika zamanlamayla en iyi erkek oyuncu ödüllerini dağıtıyor,hakkını da veriyor herkesin.Emmy gibi sövdürtmüyor kendine yani.Dexter da hakkıyla aldı zaten bu sene ama dizi çekilmiyor kardeş ona rağmen.
Çarpılmadık ama bu lafları bekliyordum.Oyüzden biraz açalım tırt eleştirimizi.Dexter ilk başladığında bende heyecanlandım seri katil psikolojisi,hem de showtime dizisi ellerini korkak filanda alıştırmazlar diye.Dexter karakterinde ve genellikle her sezon bir tane karşısına diktikleri villian (tabi tam villian değil bazıları)karakterlerde karmaşıklık var,iyi oluşturulmuş ve oynanmış roller.Ama yan karakterler başta dexter'in kardeşi olmak üzere dökülüyor,onların aralarındaki diyaloglar çekilmez basitlikte,kartonlukları çok sırıtıyor.Mesela The Wire ya da The sopranos bu konuda aşmış örneklerdir,bırak yan karakteri,figuranlara bile bi yaşanmışlık,gerçeklik hissi verirler.The Wire polisler arasında geçtiği için belli bi oranda karşılaştırma imkanı veriyor.Ordaki derinliği görünce burdaki dedektif karikatürleri hiç çekilmiyor.Dexter bir an önce polis merkezinden çıksın hatta oraya hiç dönmesin istiyorsunuz.Dizi sadece ana karakterden oluşmadığı içinde vasat kalıyor malesef.HBO oyüzden hala showtime'dan daha kaliteli ve saygın hala.
İnsanların diziler hakkındaki beğenileri farklı olabilir ikna etmeye çalışmak yersiz olur ama en azından biz neden beğeniyoruz onu açıklayayım
Dexter ve House TV tarihinin karakter çözümlemesi bakımından aşmış 2 dizisidir. Her ikisinde de diziye ismini veren karakterler, müthiş resmedilmiş ve müthiş ayrıntılandırılmıştır. Üstelik bu harika bir teknik ve kurguyla verilir. House'unki daha bir gözümüze sokulur çünkü House çıkıntı bir adamdır. Dexter ise karanlıklarda yaşayan bir adamdır. Adı üstünde Karanlık bir yolcusu vardır onunla yaşayan...Karakteri betimleyen müthiş sahneler vardır...Ne bileyim Dexter'ın ona çok fazla gelen bir dolu rolünü betimlemek için, dörde bölünmüş bir aynada kendine bakışı gösterilir falan...
Dexter'ın sevdiğim bir başka yanı Amerika'nın en fazla göçmen çeken yerlerinden birisinde çekilmiş olması ve yüksek binalar, gökdelenler Amerikasından uzak durmuş olmasıdır...İlaveten müzikler müthiş kullanılmıştır...Tek bir hikayeyi anlatmayan dizileri baz alırsak 1. sezonu bir başyapıt niteliğindedir...
Diğer karakterlerin kartonluğuna katılmıyorum...Debra, Angel, Lundy, Masuka, Laguerta çok iyi çizilmiş karakterler...Debra, Harry'nin çok fazla ilgilenemediği o yüzden Dexter kadar derinlikli gelişememiş karakteri çok iyi yansıtıyor misal...Doakes gibi müthiş bir karakteri vardı yine dizinin...
Dutchman güzelce açıklamış neden diziyi sevdiğini ben de neden sevemediğimi açıkladım.Tabi subjektif konu diziler ama en çok lost tayfasında görülen 'bu inanılmaz dizi,gelmiş gecmiş en iyi kurgu,eksiksiz,mükemmel' ruh halinin şu anda dexter fanlarında da ufaktanda olsa gördüğümden gördüklerimi söyleyeyim dedim.Dutchman House'u örnek göstermiş,katılıyorum tabi ve ordaki yan karakterlerin kendi aralarındaki ilişkilerin,diyalogların nasıl kurulduğunu hatırlatıyım.Ekran süreleri daha kısa olmasına rağmen (Çünkü dizideki her olay bir şekilde house'un bakış açısına giriyor,chase-cameron,thirteen-foreman,taub'un karısıyla ilişkileri) laguerta-angel ilişkisindeki 'ya dexter üçlemeci kovalıyor,bunlar birbirlerine liseliler gibi tavır yapıp,dizinin vaktini yiyor' hissi oluşmuyor.Bazı diyaloglar beni 'irrite ediyor' bu konularda.Demek istediklerim bu kadar,eleştirilerimi ciddiye alan herkese tsk.
Fenerbahçe 1994-95 Çubuklu
-
Yine ebay'de düşeş gelen bir forma. Öndeki reklam çıkartılmış olsa da güzel
bir parça. Bu forma 1994 95 sezonunda ve 1995 96'nın başlangıcında giyildi.
5 PAZARTESİ ŞARKISI
-
Günlerden yeni bir Pazartesi. Bugün beş şarkılık listemizin konusu özetle
müzik ve sinema. Bir dönemi, bir sanatçıyı, bir müzik grubunu anlatan
filmlerd...
İtidalimizin de Bir Hududu Var..
-
Kimi insan çok çabuk zıvanadan çıkar. Hemen atarlanır giderlenir. En küçük
bir hadisede gemileri yakar. Uçar, sokar, vurur, çakar. Ona sinirlenir,
buna ç...
Her güne, yeni bir Mertens istatistiği
-
Her güne, yeni bir Mertens istatistiği. Türkiye ve top 10 ligler
içerisinde, 2024 yılının en çok asist yapan futbolcusu Mertens. 50 maçta 27
asist ve en...
Yusuf Sarı
-
Yusuf Sarı, Başakşehir'e transfer oldu. Bizde kendini buldu, düşen
kariyerini toparladı, Milli Takım'a yükseldi... Bize de pek çok galibiyet
ve puan kaz...
Kayserispor:1-5:Galatasaray
-
Kayseri'de karşılaşma sona ermiş, Galatasaray koskoca bir 2024 senesini
deplasmanda maç kaybetmeden bitirmiş, oyuncular tatile gitmeden
sevinçlerini tar...
Meydan Okuma -2
-
Aziz Yıldırım’ın seçimdeki en büyük kozu olarak açıkladığı Jose Mourinho
projesi futbolseverlerin aklına bir başka Portekizli’yi getirmiş olabilir.
Bunda...
Fener deplasmandan puanla dönüyor: 2-2
-
*Temsilcimiz Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi D Grubu üçüncü hafta maçında,
Belçika deplasmanında Anderlecht ile 2-2 berabere kaldı.*
İşte Brüksel'deki Const...
Beşiktaş Neden Yapamadı?
-
Beşiktaş bir sezonun daha sonuna, son haftaya ulaşamadan geldi. Başarı ve
başarısızlık o kadar iç içe yaşandı ki bir hafta bile pek çok şeyi görmek
için ...
Real Madrid için ters giden neydi?
-
Real Madrid için şapkayı öne koyup düşünme vakti! Los Galacticos için
2014-2015 sezonu çoktan bitti. Yaşanan bir dizi hayal kırıklığının ardından
esas s...
Önce krampon, sonra performans
-
Her çocuk gibi sokaklarda başlayan futbol maceramız, bazı çocukların
yaptığı gibi benim de toprak sahada devam etmişti. Sonrası okul, iş, hayat
mücadele...
Daha Büyük Bir Şey Kaybediyoruz
-
Kombine olayının nasıl olduğunu artık herkes biliyor. Şampiyonluk
kutlamasında çıkan olaylar sebebiyle Okul Açık tribününe kombine bilet
satışı kapatıldı....
Özetle Son İkİ Ay
-
Uzun sayılabilecek bir aradan sonra tekrar merhaba demek istiyorum.Bloga
yazı yazmayı çoğu zaman canım istese de gerek yoğunlaşan işler gerekse
vakit darlı...
-
*2014 BREZİLYA’NIN KÖTÜ ADAMLARI*
20. dünya kupasını geride bırakmak üzereyiz. Her dünya kupası ayakta
alkışlanan kahramanlara olduğu kadar büyük tepki ...
Arsenal Kendine İnanıyor
-
Arsene Wenger'in sözleriyle, *"İyi bir rakibe karşı alınmış tatmin edici
galibiyet." *Arsenal hafta sonu Liverpool'u oyun dışı bırakarak, bölüm
bölüm saha...
Футбольное судейство
-
Здравствуйте, болельщик! Большие проблемы у нас с футбольным судейством, не
так ли? Человеческий фактор? Ясное дело — не без него, но главное не в нем.
Гла...
Yan Dükkana Taşındık
-
Elimde olan, olmayan birçok sebeple buraya yazı yazamayacak duruma
gelmiştim, elim biraz rahatlamışken dönüp tekrar yazmaya içim el vermedi. 4
senelik, bin...
Roberto Baggio
-
Roberto Baggio 700 maçlık kariyerinde 318 gol attı. 205 golle Serie A'nın
gelmiş geçmiş en golcü 5. futbolcusu. Üstelik bunu Serie A'nın Dünya'da
zirve n...
Heretic: Teolojik Bir Gerilim Filmi
-
Scott Beck ve Bryan Woods'un yazıp yönettiği Heretic, yalnızca korku
türünün geleneksel unsurlarını değil, aynı zamanda inanç ve insan doğasının
sınırlar...
Yol Arkadaşları - 19
-
Spotify çalma listesi için tıklayın.
1. Bad Religion - 21st Century (Digital Boy)
2. Shinedown - Second Chance
3. Nightwish - Nemo
4. Breaking Benjamin ...
10 Yaş
-
Merhaba.
Bu sayfada sizlere ilk "Merhaba" deyişimin üzerinden tam 10 yıl geçti.
İnanamıyorum ben de bu kadar zamanın geçmiş olduğuna.
En baştan söyleyey...
!f İstanbul 2018 tavsiyelerim
-
!f İstanbul 17. kez şehirde (hatta üç şehirde). 2018 yılında, gerçekten
büyük iş. Sadece Türkiye'nin koşullarından bahsetmiyorum, 2018'de artık bir
festi...
-
Kız arkadaşlarımı çok özlüyorum.
Dedikodu seanslarını, gece dışarı çıkmadan önceki ev buluşmalarını, tam
altıma işemek üzereyken tuvalete o anda yetişmeyi.
...
Başka türlü bir şey
-
Büyümek pek çok macerayı, pek çok yolculuğu, rüyayı, kabusu, anıyı,
unutulmayacakları, unutulmak istenenleri, hafiflikleri, yükleri,
kirlenmeyi, lekes...
En İyi Kadınlar Son Kez İstanbul'da
-
*Süslenmişler püslenmişler, İstanbul'a gelmişler, ne de iyi etmişler.*
İstanbul bu hatunlara son kez hoşgeldiniz derken, bize de bu eşsiz
organizasyonu...
GROUND ZERO
-
İktisatçıların, meşreplerine göre, 2007/2008/2009 krizi adını verdiği
“şok”, medya-gündem kıskacına sıkışmış, ana damarını gündelik mücadelelerin
oluşturd...
Aloha'nın Simgeleri!
-
*28 Şubat-30 Mart tarihleri arasında farklı filmler izleyip,
farkındalığınızın artmasına engel olmak istemiyorsanız Dağ Filmleri
Festivalini sakın kaçırma...
Looper & Gordon-Levitt
-
Yukarıda izlediğiniz klip filmin kadrosu belirlenmeden önce farklı
filmlerden filme uygun kareler seçilerek hazırlanmış hayal niteliğinde bir
trailer. B...
Bıyıktay: İstediğimiz Oyunu Sahaya Yansıtamadık
-
Fin rakibinden iki maçta toplam 25 sayı fark yiyerek elenen Aliağa
Petkim’de koç Bıyıktay, maç sonunda istediklerini oyunu sahaya
yansıtamadıklarını söyled...
The Dark Knight Rises - Fragman
-
The Dark Knight Rises'dan beklediğimiz fragman sonunda karşımızda. Filmin
genel işleyişine hakim olmamızı sağlayan fragman, ağzımızın suyunu iyice
akıttı...
14 yorum:
Yeni sezonu nasıl beklicez derken kanser olayı patlak verdi. İyileşmesinden başka bir şey istemiyoruz artık...
Hatırladım bu sahneyi, Debra'nın ağlayarak verdiği tepki bomba :D
Yeni başlayanlar için başlık bile spoiler içeriyo aslında, değiştirilse daha iyi olabilir.
Bu arada 5. sezon başlangıcı için 26 Eylül tarihine anlaşma yapılmış ama Michael C. Hall iyileşsin de yemişim Dexter'ı demeden edemiycem.
2.sezonun akılda kalan sahnelerinden...
teşekkürler...
dexter biftek mi o neyse eti az pişmiş yer , hayalindeki sahnede et yanmış gibi.
az pişmiş kanlı eti ülkemizde de vedat milör yiyor. böyle ağzını şaplata şaplata, iğrenççççç...
Sahne 10 numara ama dizi malesef tırt.Polis merkezi karikatur karakter toplantısı gibi,o yüzden de oyunculuklar yerlerde sürünüyor.Michael C.Hall'a saygı sonsuz tabi Six Feet Under'da da burda da döktürüyor.Altın Küre son yılarda çok güzel bir denge ve harika zamanlamayla en iyi erkek oyuncu ödüllerini dağıtıyor,hakkını da veriyor herkesin.Emmy gibi sövdürtmüyor kendine yani.Dexter da hakkıyla aldı zaten bu sene ama dizi çekilmiyor kardeş ona rağmen.
Ne spoileri yaw. Dexter zaten 1. bölüme adam keserek başlıyor.
Tırt mı? ahhasduhasduhasuhdhu
tırt mı?
allah çarpar adamı...
Çarptı galiba, ses seda yok aushdhuasd
Çarpılmadık ama bu lafları bekliyordum.Oyüzden biraz açalım tırt eleştirimizi.Dexter ilk başladığında bende heyecanlandım seri katil psikolojisi,hem de showtime dizisi ellerini korkak filanda alıştırmazlar diye.Dexter karakterinde ve genellikle her sezon bir tane karşısına diktikleri villian (tabi tam villian değil bazıları)karakterlerde karmaşıklık var,iyi oluşturulmuş ve oynanmış roller.Ama yan karakterler başta dexter'in kardeşi olmak üzere dökülüyor,onların aralarındaki diyaloglar çekilmez basitlikte,kartonlukları çok sırıtıyor.Mesela The Wire ya da The sopranos bu konuda aşmış örneklerdir,bırak yan karakteri,figuranlara bile bi yaşanmışlık,gerçeklik hissi verirler.The Wire polisler arasında geçtiği için belli bi oranda karşılaştırma imkanı veriyor.Ordaki derinliği görünce burdaki dedektif karikatürleri hiç çekilmiyor.Dexter bir an önce polis merkezinden çıksın hatta oraya hiç dönmesin istiyorsunuz.Dizi sadece ana karakterden oluşmadığı içinde vasat kalıyor malesef.HBO oyüzden hala showtime'dan daha kaliteli ve saygın hala.
Dexter'in kardeşi için kötü oynuyor dediniz mi biter zaten eleştiriniz. Dizinin güzelliklerinden biridir Debra.
İnsanların diziler hakkındaki beğenileri farklı olabilir ikna etmeye çalışmak yersiz olur ama en azından biz neden beğeniyoruz onu açıklayayım
Dexter ve House TV tarihinin karakter çözümlemesi bakımından aşmış 2 dizisidir. Her ikisinde de diziye ismini veren karakterler, müthiş resmedilmiş ve müthiş ayrıntılandırılmıştır. Üstelik bu harika bir teknik ve kurguyla verilir. House'unki daha bir gözümüze sokulur çünkü House çıkıntı bir adamdır. Dexter ise karanlıklarda yaşayan bir adamdır. Adı üstünde Karanlık bir yolcusu vardır onunla yaşayan...Karakteri betimleyen müthiş sahneler vardır...Ne bileyim Dexter'ın ona çok fazla gelen bir dolu rolünü betimlemek için, dörde bölünmüş bir aynada kendine bakışı gösterilir falan...
Dexter'ın sevdiğim bir başka yanı Amerika'nın en fazla göçmen çeken yerlerinden birisinde çekilmiş olması ve yüksek binalar, gökdelenler Amerikasından uzak durmuş olmasıdır...İlaveten müzikler müthiş kullanılmıştır...Tek bir hikayeyi anlatmayan dizileri baz alırsak 1. sezonu bir başyapıt niteliğindedir...
Diğer karakterlerin kartonluğuna katılmıyorum...Debra, Angel, Lundy, Masuka, Laguerta çok iyi çizilmiş karakterler...Debra, Harry'nin çok fazla ilgilenemediği o yüzden Dexter kadar derinlikli gelişememiş karakteri çok iyi yansıtıyor misal...Doakes gibi müthiş bir karakteri vardı yine dizinin...
Daha söylemediğimiz Masuka var bir de. Başlı başına şahane bir karakterdir.
Yan rollere laf atılacak son dizi galiba. :))
Dutchman güzelce açıklamış neden diziyi sevdiğini ben de neden sevemediğimi açıkladım.Tabi subjektif konu diziler ama en çok lost tayfasında görülen 'bu inanılmaz dizi,gelmiş gecmiş en iyi kurgu,eksiksiz,mükemmel' ruh halinin şu anda dexter fanlarında da ufaktanda olsa gördüğümden gördüklerimi söyleyeyim dedim.Dutchman House'u örnek göstermiş,katılıyorum tabi ve ordaki yan karakterlerin kendi aralarındaki ilişkilerin,diyalogların nasıl kurulduğunu hatırlatıyım.Ekran süreleri daha kısa olmasına rağmen (Çünkü dizideki her olay bir şekilde house'un bakış açısına giriyor,chase-cameron,thirteen-foreman,taub'un karısıyla ilişkileri) laguerta-angel ilişkisindeki 'ya dexter üçlemeci kovalıyor,bunlar birbirlerine liseliler gibi tavır yapıp,dizinin vaktini yiyor' hissi oluşmuyor.Bazı diyaloglar beni 'irrite ediyor' bu konularda.Demek istediklerim bu kadar,eleştirilerimi ciddiye alan herkese tsk.
Yorum Gönder