19 Mart 2010 Cuma
SOME POSSIBILITIES SOME BIG CHANCES
Louis van Gaal Almanya'daki ilk ödülünü aldı içinde bulunduğumuz hafta içinde. Biz adamın konuşmasıyla dalga geçtik ama, Hollandalı, Alman dilinin gelişmesine ve yayılmasına katkı yapan ve dili kullanma konusunda özen gösteren kişilere verilen "Deutsche Sprachwelt ödüllerinde "Sprachwahrer de Jahres" kategorisinde üçüncülük ödülüne layık görüldü. Van Gaal bu ödülü sadece ekranlarda, maç sonraları Almanca demeç verdiği için değil, bunu isteyerek yapması, takım içinde antrenmanlarda Almanca dışında bir dilin konuşulmasını yasaklaması sebebiyle aldı. Örneğin bizzat Alman olan Jürgen Klinsmann'ın böyle bir uygulaması yoktu. Van Gaal'in ayrıca hafta sonları 1 gün sabah 9'dan akşam 6'ya kadar özel bir öğretmenden Almanca dersi aldığı da biliniyor. Bir muhabirin maç sonrası ona İngilizce veya İspanyolca da konuşabileceğini söylemesi üzerine "hangi ülkede yaşıyoruz şu anda, sen ne düşünüyorsun?" diye cevap vermiş adam. Kategoride birincilik ve ikincilik ödüllri sırasıyla politikacı Karl-Theodor zu Guttenberg ve gazeteci/yazar Ulrich Wickert'e gitti.
Gordon Milne, Türkiye'ye veda ederken havalimanında 2 kelime Türkçe konuşunca orgazma ulaşmıştık hatırlarsınız. Bugün Türkiye'ye gelen yabancı bir teknik adamın antrenmanlarda Türkçe konuşmasını şart koşmasını hatırlayan varsa not bıraksın.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
3 yorum:
guttenberg'in birinci oldugu ödülde adimin gecmesini bile istemem. antremanlarda vs. hangi dilin konusuldugunun takim üstüne etkisi nasil olur bilmiyorum, ama almanya'da "burasi almanya, almanca konusacaksiniz" diyenlerin kimler, nasil insanlar oldugunu biliyorum. guttenberg gibi insanlar göcmenlerin evlerinde bile kendi dillerini konusmalarinin önüne gecmek istiyorlar. okullarda tenefüslerde dahi almanca haricinde dil konusmasini yasakliyor (ya da yasaklamaya calisiyorlar).
van gaal'in tercüman kullanmadan, arti ders alarak almanca konusma konusundaki kararliligi gordon milne'in insana kendini begenmis gelen "tek kelime türkce ögrenmeyecegim" israrindan ne kadar daha sempatikse, gordon milne'le madida'nin birbirleriyle türkce konusmaya zorlanmasi da o kadar gülünc olur.
burda karisiyla tekrar mi evlenmis? Kadin niye gelinlik giymis?
Daum SSK'lı olsaydı emekli olurdu ama bir kelime Türkçe duymadık daha :)
Yorum Gönder