2010 DÜNYA KUPASI'NIN 10 YENİ YILDIZ ADAYI

1990’da Roberto Baggio, Salvatore Schillaci, Roger Milla, Tomas Skuhravy, 1994’te Kennet Andersson, Florin Raducioiu, Yordan Letchkov, 1998’de Thierry Henry, Cesar Sampaio, 2002’de El Hadji Diouf, Junichi Inamoto. Bu oyuncuların tümü forma giydikleri Dünya Kupası öncesi çok fazla tanınmayan, turnuva öncesi yapılan analizlerde çok fazla adı geçmeyen futbolculardı ama hepsi bugün hafızalardan çıkmayacak şekilde isimlerini kazıdılar. 2006 Dünya Kupası bu alanda kısır bir kupa oldu zira hem iletişim araçlarının ve haberleşme ağının gelişmesi dolayısıyla artık “tanınmamış” özelliğe sahip oyuncu sayısının çok az olması, hem de gruplarda Gana dışında sürpriz yapan bir ekibin olmaması gibi sebeplerle beklenmeyen bireysel çıkışlar göremedik. 1990 yılında dünyada Roger Milla’nın ismini Kamerunlular dışında çok az kişi biliyordu. Oysa 2006’da ilk kez kupaya katılan Fildişi’nin bir dolu oyuncusu zaten Premier Lig’de forma giyen tanınmış isimlerdi. 2010 da bu açıdan büyük sürpriz çıkışların olmayacağı bir kupa olabilir. Biz yine de, şöhreti çok fazla olmayan ve turnuvaya damga vurması muhtemel 10 ismi masaya yatıralım.

1-Hugo Lloris: Turnuvanın en genç kalecilerinden birisi olacak. O.Lyon’un Şampiyonlar Ligi yarı finaline gelmesinde payı büyüktü. 23 yaşında. Bir önceki kulübü Nice’i 2006’da neredeyse tek başına Fransa Lig Kupası finaline götürdü. Lyon onun içni tam 8.5 milyon euro ödedi. İnanılmaz refleksleri olan, birçok maçı kurtaran kaleci bu sezon da ülkesinde yılın kalecisi seçildi.

2-Miroslav Stoch: FC Twente’nin tarihinde yaşadığı ilk şampiyonlukta büyük pay sahibi olan oyuncu, Chelsea’nin önümüzdeki sezonki sürpriz isimlerinden birisi olacak. Bu 1 sene içinde futbolunu o kadar geliştirdi ki Maviler onu başka bir kulübe daha kiralama hesaplarını tekrar gözden geçiriyorlar. Sol kanatta forma giyen Slovak oyuncu İtalyan defansının başını en çok ağrıtan oyuncu olacek belki de F grubunda. Grupta Paraguay ile çekişecek takımının en büyük kozu ve henüz 20 yaşında. İsmini çok duyacağız.

3-Dominic Adiyiah: 2009’da Mısır’da yapılan FIFA 20 yaş altı Dünya Kupası’nda şampiyon olan Gana’nın yıldızı ve turnuvanın gol kralı Dominic Adiyiah öyle büyük bir etki yarattı ki Norveç ekibi Fredrikstad’dan Milan’a transfer oldu. Henüz Milan’da forma giymedi ama sprinter, ceza sahası içinde etkili, uzaktan şutları da son derece tehlikeli bir oyuncu. 2010 Afrika Kupası’nda final oynayan Gana milli takımının da oyuncusuydu. Milan’ın ne kadar akıllı bir iş yaptığını göreceğiz.

4-Joel Matip: Bundesliga’nın bu sezon çıkardığı en büyük yeteneklerden. 9 yaşından beri bünyesinde bulunduğu Schalke 04’te bu sezon 20’ye yakın maça çıktı. Defansif bir orta saha oyuncusu olan 18 yaşındaki Matip’in peşinde Alman milli takımı yetkilileri de vardı ama o doğduğu ülkeyi değil, eski Kamerun milli takım oyuncusu olan babası Jean Matip’in ülkesini seçti. Henüz 1 kez milli oldu ama Dünya Kupası’nda bu sayı artacaktır.

5-Sotiris Ninis: Yunan futbolunun son yıllardaki en büyük keşfi belki de. Panathinaikos onu 13 yaşında transfer etti. Bugün 21 yaşında ve 10 milyon euroluk bir bonservis bedeli var. Bu sezon duble yapan PAO’nun sağ kanadında müthiş işler yaptı ve genç yaşta A milli takıma seçildi üstelik 3 kez oynamasına rağmen golle de buluştu ve ülke tarihinin en genç milli takım golcüsü oldu. Otto Rehhagel’in sürpriz silahlarından birisi olabilir. Milan’ın peşinde olduğu biliniyor.

6-Thomas Müller: Müthiş bir sezon geçirdi Bayern Munich’le. Mesut Özil, Toni Kroos gibi isimlerin patlaması zaten bekleniyordu ama onunki sürpriz oldu. Gomez, Klose, Olic gibi isimlerin bulunduğu hücum hattında, mevkisi saf bir forvet olmamasına rağmen 19 gol attı ve Gomez’le Klose’nin toplam gol sayısını bile geride bıraktı. Takımı Avrupa’nın zirvesinde. Löw 20 yaşındaki oyuncuyu kadroda tutarsa müspet bir iş yapmış olur.

7-Christian Eriksen: Ajax’ın futbol dünyasına sunduğu son yetenek. Danimarkalı henüz 18 yaşında olmasına rağmen bu senenin başında forma giymeye başladı ve sezon sonunda sürekli maç kadrolarında yer aldı. Teknik direktör Morten Olsen onu Güney Afrika’ya götürecek büyük ihtimalle. Ajax hocası Martin Jol onun Van der Vaart ve Sneijder’dan daha iyi yerlere geleceğini iddia ediyor.

8-Keisuke Honda: Onu 200 bin euro gibi bir rakama alan Hollanda ekibi Venlo, CSKA Moskova’ya yollarken 10 milyon euro kazandı. 23 yaşındaki Japon oyuncu, ülkesinin tartışmasız en hızlı yükselen yıldızı. Moskova’ya gelir gelmez 10 numarayı sırtına geçirdi. Ayaklarına hakim, duran topları çok iyi kullanan oyuncu sezon başında Galatasaray için de gündeme gelmişti. Japonya E Grubu’ndan çıkabilirse Rusya’da da çok fazla kalmayabilir.

9-Lucas Barrios: Maradona’nın bu turnuvada yaşayacağı en büyük pişmanlıklarından birisi Arjantin doğumlu oyuncunun Paraguay vatandaşlığını alırken hiçbri aksiyon almaması olabilir. Borussia Dortmund’u bu sene ligin tepesine taşıyan 25 yaşındaki oyuncu Gerd Müller’in lakabı “Der Bomber” (Bomcası) ile anılıyor Almanya’da. Paraguay’ın yıllardır aradığı saha içi dinamizmi Valdez ve Santa Cruz ile oluşturacak isim.

10-Ki Sung-Yong: Ağustos ayında sağlanan anlaşma ile ocak ayında, takımı FC Seoul’den Celtic’e 2.1 milyon paund karşılığında transfer oldu. 21 yaşındaki Güney Koreli İskoç ekibi ile çıktığı ilk müsabakada maçın adamı seçildi. Kore orta sahasının Park Jı-Sung ile beraber en önemli kozu olacak.Koreli Gerrard diyorlar onun için. Seoul’den takım arkadaşı ve Bolton’a transfer olan Lee Chung-Yong ile birlikte “Double Dragon” olarak adlandırılıyorlar.