9 Temmuz 2010 Cuma

HAYALET GEMİLER, HOLLANDA, FUTBOL VE MASALLAR





















Blog okuyucularından Serdar Yılmaz, abisi Semih Yılmaz'ın kaleminden çıkmış Tori Amos'lu, efsaneli bir Hollanda yazısını bizlere ulaştırmış. Her ikisine de içten teşekkür ederek yayınlıyoruz.

--------------------

"...cause they can't see what you're born to be
they can't see me

they can't see what they can't believe
they can't see what you see..."

fonda çalan Tori Amos - Flying Dutchman ile bundan 300 küsür yıl önce şeytan tarafından lanetlenen bir geminin ve Ümit Burnu'nun evinde bulunan 23 turuncu kıyafetli adamın ne ilgisi olabilir ki zaten...

1974 ve 1978, Almanya ve Arjantin, Portakallara "futbol tarihinin dünya kupası alamayan en iyi futbol takımı" ünvanını getiren arka arkaya kaybedilen 2 finalin üzerinden geçen 32 yıl, 7 kupa, 8 için beklenen son 2 gün...

Şeytan tarafından lanetleneceğini bilseydi acaba yine de Ümit Burnu'ndan dönüp Afrika'ya ulaşmak için bu kadar ısrar eder miydi Flying Dutchman kaptanı Van der Decken?

Ne pahasına olursa olsun kıyamete kadar fırtınayla savaşacağını söyleyip ettiği küfürler şeytanı kızdırdığında ne düşünmüştür ki?

Efsane odur ki efendim, Ümit Burnu'nu dönmeye çalışan Uçan Hollandalı ve mürettabatı amansız bir fırtınaya kapılır, kaptan Van der Decken hayatı üzerine yemin edip kıyamete kadar sürse bile gemisini Afrika'ya ulaştıracağını ve lanet Şeytan'ın hiç bir şekilde onu durdaramayacağını gökyüzüne doğru bağırır.

İşte tam o sırada kızgın şeytan elinde mızrağı ile gökleri delip gelir ve Van der Decken ile birlikte tüm Flying Dutchman mürettabatını lanetler. Buna göre Dutchman kıyamete kadar hiç bir limana demir atamadan fırtınalar içinde yol almaya devam edecektir. Ta ki, Van der Decken'e bir kadın gerçekten aşık olana ve O'nu beklemeye başlayana kadar...

İşte o yüzden derler ki sizde fırtınalı bir denizde devasa yelkenleri ve korkunç güvertesiyle sislerin içinde Dutchman'ı görürseniz bilin ki aşık olacağı kadını arıyordur...

Şimdi Van der Decken'den 300 yıl sonra torunları Şeytan'ın lanet ettiği Ümit Burnu yakınlarında bir yerlerde kocaman bir güzelliğe çok yaklaşmış durumdalar, 1700'lerde Van Der Decken, 1970'ler Johann Cruyff, 1990'larda Van Basten ve Bergkamp...

Eğer Portakallar Ümit Burnu'ndan kupayla dönerlerse, Amsterdam ve Dam Square nasıl olur bilemiyorum, ama elinde bir şişe Heineken ya da Amstel ile Van der Decken ve tayfalarını görürseniz şaşırmayın derim, hayat masallardan ibaret değildir ama arada paralellikler vardır, tıpkı futbolun hayat olmamasına rağmen arada bir dolu paralellik barındırdığı gerçeği gibi...

Uçan Hollandalı için kara görünmesiyle, Johannesburg'da başarılar dileğiyle...

Şerefe Kaptan!!

"...flying dutchman, are you out there
flying dutchman, are you out there
flying dutchman, are you out there..."



by Semih Yılmaz

3 yorum:

Salvatore dedi ki...

kardeşimin benden habersiz gönderdiği yazıyı büyük bir nezaket ile paylaşan ve cuma akşamı mesainin son saatlerinde farketmem ile beni çok mutlu edip, her zaman okuduğum bir yerde bir post sahibi olmamı sağlayan dutchman'a sonsuz teşekkürler ile=)

Taci YALÇIN dedi ki...

Çok iyi yazışmış eline sağlık. Bilmediğimiz şeyleri de öğrenmiş olduk :)

Sabit SAĞIR dedi ki...

bilgi dolu, süper akıcı yazı için teşekkürler. ellerine sağlık