9 Ekim 2010 Cumartesi

2010-11'İN İLK HAYAL KIRIKLIKLARI






















Birçok ligde sezon henüz başladı ve üçüncü aya giriyoruz. İçerde sezon öncesi beklentilere bakarak en büyük hayal kırıklığınının Galatasaray'da yaşandığını söylemek pek yanlış olmaz. Bursaspor tökezlese dahi bu hayalkırıklığı olarak değil "olağan" olarak görülecekti ama Timsahlar buna izin vermediler. Kendi adıma Gençlerbirliği ve Kasımpaşa'nın da beklenenden kötü bir performansla gittiğini söylemem lazım. Tabii zama ilerledikçe tepedekiler aşağı inmeye, aşağıdakiler de yukarı çıkmaya başlayacaklar. Alan Shearer'in Match of the Day'de dediği gibi "ligi sezon başında kazanamazsınız, ama sezon başında kaybedebilirsiniz". Bu kaybetmeye aday olan 10 takımı sıralayalım.

1-Everton: Kronik Everton sezon sonu başlangıcı. Geçtiğimiz yıl da böyle başlayıp sezon sonu Avrupa kupaları yarışına dahil olmuşlardı ama sezonu elleri boş bitirdiler. Moyes'in takıma kazandırdığı 2 beşincilik ve 1 de (onları Şampiyonlar Ligi ön elemesine götüren) dördüncülüğü var. 7 maçta hanelerinde 1 galibiyet ve 6 puan yazıyor. Atıkları 6 gol onları ligin en az gol atan üçüncü takımı yapıyor. Beckford transferi onların bu bölgedeki sorununu çözmeye yetmedi. Marouane Fellaini, Mikel Arteta ve Phil Jagielkahenüz gaza yüklenemediler. 17. sıradalar ve bu gidiş Moyes'in muhtemel Alex Ferguson halefliği adaylık sürecini olumsuz etkileyecek. Sevinecekleri şey yok mu? Ha var tabii, ezeli rakip onlardan da kötü (bkz. 6 numara).

2-Bayern Munich: Geçtiğimiz sezon bundan daha iyi başlamalarına rağmen Van Gaal Kasım ayının başında kovulursam sürpriz olmaz diyordu. Şimdi kontratını 1 sene daha uzatmışken işler daha kötü gidiyor. 2 kanatları da kırık durumda zira Ribery ve Robben maçları tedavi merkezinde izliyorlar. Tek tesellileri 13 puan geride oldukları Mainz'in eninde sonunda tökezleyip performansının düşeceği, geçen yıl takipçileri Schalke'nin kendilerinden de beter durumu ve Almanya'da son yıllarda dengelerin çok sık değişmesi. Magath, 7 maç sonra bu sezonki şampiyonluğun hayal olduğunu çoktan dile getirdi ama Van Gaal pes etmiş değil ve "zirve hedefi hala realist bir hedef" diyor.

3-Sporting CP: Son şampiyonluğunu 8 yıl önce Mario Jardel'li kadrosuyla elde etmiş bir takım için hayalkırıklığı terimini açmak lazım ama kimse daha yedinci haftada liderin 10 puan gerisine düşmelerini beklemiyordu. Porto lige çok iyi başladı ve arayı açmış durumda. Altyapıdan gelen Joao Moutinho ve Miguel Veloso'nun takımdan ayrılmaları onlara büyük darbe vurmuş görünüyor. Teknik direktör Paulo Sergio Avrupa Ligi gruplarına kalmak ve 2'de 2 yapmakla paçayı kurtaramayacak böyle giderse.

4-Roma: Ranieri geçtiğimiz sezonun ikinci yarısındaki müthiş koşusuna başladığında da aşağı yukarı böyle bir yerdeydi ama bu sefer işler daha zor. Yıllar sonra başkentin mavi tarafı, kırmızı tarafıyla dalga geçebilir zira Lazio Serie A'nın tepesinde iken Roma dibinde (sadece Udinese'nin üstündeler). Aldıkları tek galibiyetin İtalya'nın son 5 yıldaki kralı Inter'e karşı olması da ilginçtir. Ranieri, çizmede bileti kesilmeye en yakın isimlerden. Bu gidiş Ciro Ferrara gidişi.

5-Auxerre: Geçtiğimiz sezon sonu imza atılan müthiş performans, önce Şampiyonlar Ligi ön eleme bileti sonra lig vizesi alınış. Sonrası kayıp. İlk galibiyetlerini geçtiğimiz hafta ligin yeni takımı Arles-Avignon karşısında aldılar ama Arles'i mağlup etmeyeni Eiffel'den aşağı atıyorlar zaten, takımın 8 maçta 8 mağlubiyeti var. Ondördüncü sıradalar. Pedretti'nin yokluğu onlar için kritik bir kayıp. Ligue 1'in sürekli değişen atmosferi ve her hafta birkaç 6 puanlık maçın olması sebebiyle, 4 senedir takımı yöneten Jean fernandez henüz pes etmiş değil. Şampiyonlar Ligi'nde 2 maçta 0 çektiler onu da not düşelim.

6-Liverpool: Bu performansa şaşırma sebebimiz görevdeki adamın artık Benitez değil, Roy Hodgson olmasıdır. Milli maç arası öncesi Blackpool'a karşı Anfield'da aldıkları mağlubiyeti Kuijt özetledi. "Utanç". Merseyside'ın 2 ekibi ligin dibindeler. Liverpool 1 kez kazanabildi ve onda da West Bromwich Alibon'ı 1-0'la geçebildiler. Javier Mascherano'nun gidişinin takıma defansif anlamda vurduğu darbenin ardından bir de bu hafta içi gerçekleşen satış sonraıs muhtemel bir 9 puan silinmesi durumu var. Hodgson bu seneye 2011-12 için hazırlık olarak bakabilir.


















7-Fiorentina: 2 gün önce Milliyet'te Floransalı taraftarların Fatih Terim pankartı açtığı yazıyordu. Görsel kanıt bulan göndersin belirtelim. Sinisa Mihajlovic'in geçtiğimiz sezonki Catania performansı onu milli takıma giden Prandelli'nin tahtına getirdi. Onyedinci sıradalar ve Stevan Jovetic'in sakatlığının bunda payı var. Amaonsuz Karadağ milli takımının Euro 1012 elemelerindeki performansı bu mazereti otadan kaldırıyor.

8-Sint-Truiden: Ne bekliyordunuz ki ne hayal kırıklığı demeyin. Sarı Kanaryalar geçtiğimiz sezon play-offlarında öyle bir performans gösterdiler ki ligi dördüncü bitirerek kulüp tarihinin 1965-66 ikinciliğinden sonraki en iyi derecesini elde ettiler. Bu sene 10 maçta 7 mağlubiyetleri var ve 7 puandalar. Küme düşme hattına yakınlar. 6 gol atıp 18 gol yediler ve geçtiğimiz yılı 14 golle bitiren Ibrahim Sidibé'nin ilk 10 maçta sadece 1 golü var.

9-Olympique Lyon: Lyon Juninho'dan mı ibaretmiş diye sorası geliyor insanın. Başkan Aulas bundan 5 ay önce kulüp tarihinin ilk Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunun hayalini kuruyordu, yarı finalde kaldılar ama umut bu sezona taşındı. Özellikle de Gourcuff transferi ile. Şimdi ise küme düşme hattından uzaklaşmaya çalışıyorlar. Şampiyonlar Ligi'nde aldıkları 2 galibiyetin sebebi şanslı bir gruba düşmüş olmaları (bkz. 10 numara). Ligde 8 puanla küme düşme hattının hemen üstündeler. Lider Rennes'in 10 puan gerisindeler ve aynen Ranieri gibi Claude Puel'in de koltuğu fena sallanıyor.

10-Schalke 04: Magath'ın geçtiğimiz yıl "kadromuz yeterli değil" sözleriyle aldığı ikincilikten sonra bu sezon çok şey bekliyordu onlardan herkes. Kuranyi'nin Moskova'ya uçması sonucu yapılan Raul hamlesi bir kumardı. Tutmadı. Yanına iliştirilen Klaas-Jan Huntelaar golleri sıralıyor ama Gelsenkirchen kulübünün savunma hattı felaket. Yenilen 14 golün, 3'ünün içerde oynanan Ruhr derbisinde Dortmund'dan yenmesi çöküşün göstergesi. Magath çoktan bu sezonu kapattıklarını açıkladı. 50 yıldır şampiyonluk bekleyen taraftarlar 1 sene daha bekleyecekler.

5 yorum:

Kalau dedi ki...

benim en çok merak ettiğim Moyes'in durumu.Acaba onu kovabilir mi everton?Yoksa sadece ferguson'un haledi ünvanı mı tehlikede.

CHLOROFORM dedi ki...

http://www2.yazete.com/Fatih-Terime-Kurtar-bizi-sesleri_59657.html

Flying Dutchman dedi ki...

bu pankart Terimin ilk Fiorentina doneminden de olabilir yalniz...ya da adam ayni pankarti 10 sene saklamis...cunku birebir aynisi

liquefied dedi ki...

Galatasaray'ın hayal kırıklığı olduğunu söylemek doğru olmaz. Rijkaard'ın yönettiği takım zaten handikaplı giriyor sezona. Oyuncular da mucize yaratamayacaklarına göre normal oluyor bu konum.

Adsız dedi ki...

Stutgart!ı sayabilirz bence.Adamlar lig sonuncusu