Türk futbolcusu ayağa pas veya skoru değiştirebilecek son pası atma konusunda çok üst düzeyde yer almıyor. Bu yüzdendir ki Türk futbolunda atılmış güzel goller genelde organizasyona değil vuruş gücüne ve estetiğe dayalıdır. Cevat Prekazi, Gheorghe Hagi gibi adamların golleri şut yeteneğine, Rıdvan Dilmen'in Altay'a attığı efsanevi gol de onun bireysel yeteneğine bağlıdır. Takım halinde ya da 2-3 oyuncunun alışverişi ile atılmış ve tarihe geçmiş gollere biraz zor rastlanır bizim futbolumuzda. Yazının girişinde belirttiğim meziyetler özellikle kontrataklarda çok önemlidir. Çapraz koşular, boşaltılan alanlar, ayağa atılan paslar, zamanlama ve hızlı hareketler. Zaman zaman kendi ceza sahasında topa sahipken 5 saniye sonra rakip ağları havalandırabilmiş takımlar da mevcut. Aşağıda futbol tarihinin bize göre en iyi 10 kontratak golü var. Yine çok kişisel bir liste. Tabii burada şunu belirtmem lazım, benim için kontratağı güzel yapan kısa zamanda ne kadar fazla pasın yapıldığıdır. Örneğin bu yüzden Euro 96'da Davor Suker'in Peter Schemichel'a attığı meşhur aşırtma golünü listeye almadık. Evet o gol de bir kontrataktı ama bir takım çalışmasından çok Suker'in müthiş top kontrolü ve vuruş tekniğinin sonucuydu. Listeye sizden de eklemeleri alalım. Maddelere tıklayarak golleri görebilirsiniz.
1-Sergen Yalçın (2003, Beşiktaş-Galatasaray): Bu sefer değişiklik yapalım, Türk futboluyla başlayıp onunla kapatalım. Beşiktaş'a 100. yılında şampiyonluğu getiren gol. Türk futbolundaki ender net kontratak gollerinden birisi. Hakan Ünsal'ın sol kanattan kullandığı taç atışıyla, Sergen'in rakip kalenin önünde topa vurduğu an arasında sadece 12 saniye geçmiştir ve Beşiktaş bu bölümde 4 tane yerini bulan pas yapmıştır. Yasin ceza sahası içindeki tehlikeyi topu havalandırarak uzaklaştırmış, Ahmet Dursun, kafayla topu Sergen'e indirmiş. Sergen 40 metre topu sürmüş ve Tümer'e kazandırmış, Tümer de topu durdurmadan geriye teslim etmiş Sergen de Beşiktaş'ı şampiyonluğa taşımıştır. Atak boyunca Sergen dışındaki tüm futbolcular topa sadece 1 kez değmiştir. Golün güzelliğinde Sergen ve Tümer gibi ayağına hakim olan 2 adamın olmasının da katkısı var tabii.
2-Gheorghe Hagi (1994, Romanya-Arjantin): Gheorghe Hagi'nin milli takım kariyerindeki en iyi turnuvasını oynadığı, ABD Dünya Kupası'nın ikinci turunda, Maradona'nın aldığı cezayla kanadı kırılan Arjantin Romanya önüne çıkar. Romanya maçı 2-1 önde götürürken 58. dakikada Basualdo sol kanattan bir korner kullanır. Romanya defans topu uzaklaştırır kafayla, Romenlerin 2 golünün de sahibi Ilie Dumitrescu topu kendi yarı sahasının ortasında kazanır. Hızla depara kalkar, takım arkadaşı Tibor Selymes de soluna doğru boş koşu yapar. Dumitrescu top ayağında olduğu halde 3 Arjantinli'nin eskortuyla rakip kale önüne kadar gelir. Topu durdurmak zorunda kalır zira Selymes'in koşusu bitmiş açısını kaybetmiştir, o anda Gheorghe Hagi ceza sahasının sağında biter, Dumitrescu ona yuvarlar, Hagi de genelde yürümekte kullandığı sağ ayağıyla kaleye yapıştırır. Bu golü müthiş yapan şudur. Videoya çok dikkatli bakın. Hagi korner atıldığında, kornerin atıldığı tarafta ceza sahasının köşesindedir ve aslında çok da hızlı koşmaz başta, 5 saniye sonra 80 metrelik bir deparla oraya nasıl gelebilmiştir merak konusu. "10 numaraların her zaman koşması gerekmez, gerektiği anda koşmaları yeterlidir"....
3-Andrei Kanchelskis (1993, Manchester United-Norwich City): Manchester United hakkında zamanında çıkan meşhur "adamlar birbirine bakmadan pas atıyorlar" efsanesinin gerçeğe döndüğü anlardan birisi. Golü izlerken futbol orgazmına uğruyorsunuz. United yine organize bir atakla 1-0 öne geçmiştir maçta. Norwich hücumu olur, ceza sahası içinde Gary Pallister topu sağ kanata doğru vurur, Andrei Kanchelskis topu indirir, Ince taç çizgisi dibindeki Giggs'e doğru kaldırır, Giggs, Brian McClair'e bırakır, McClair durdurmadan 30 metrelik enlemesine bir pasla, topu ilk indiren ve boş koşu yapan Andrei Kanchelskis'i kaleciyle karşı karşıya bırakır, o da işi bitirir. Bu golü müthiş yapan Andrei Kanchelskis'in kaleciyi geçme anı dışındaki tüm oyuncuların topa sadece 1 kez değmesidir. Defalarca izlenecek ve futbol okullarında "kontratak nedir?" sorusuna "aha bu" diye örnek gösterilecek bir gol. Yazının girişinde anlattığımız tüm gereklilikler var bu golde. Tek kelime ile müthiş....
4-Darko Pancev (1991, Crvena Zvezda-Bayern Munich): Efsane kadronun attığı nice efsane golün bir diğeri. Kızılyıldız'ın Avrupa şampiyonu olduğu sezon, yarı finaldeki Bayern eşleşmesinin Münih'teki ilk ayağı. Bayern Roland Wohlfarth'ın golüyle 1-0 öndedir. Stefan Reuter atak geliştirirken Yugoslav oyuncular topu kapar. Marovic topu kapar, Beloledici topu Prosinecki'ye kazandırır, Prosinecki müthiş bir paralel pasla sağ kanattan akan Binic'e topu kazandırır. O da uzak direkteki Pancev'e yerden keser. Pancev de ağlara yapıştırır. Prekazi'nin, Fransa'da Monaco maçında Tanju'ya attırdığı golün bir benzerini Kızılyıldız yerden oynayarak atmıştır. Yine her futbolcunun çok hızlı harekettiği ve adrese teslim oynadığı efsane bir gol.
5-Terry McDermott (1978, Liverpool-Tottenham Hotspur): Liverpool efsanesi Bob Paisley bu gol için "Büyük ihtimal, Anfield'ın gördüğü en güzel gol" demiştir. Mağlubiyetin etkisi ile rakip sahaya saldıran Tottenham kendi sahasında az adamla yakalanır, topu orta sahada alan David Johson, futbol tarihinin en iyi ayak dışı paslarından biriyle sol kanattan Steve Heighway'i kaçırır. O da durdurmadan uzak direğe adrese teslim bir orta yapar. Terry McDermott kafayı Spurs ağlarına bırakır. Bu golü bu derece güzel yapan, golden önceki son 2 pasın uzun mesafeli, estetik ve adrese teslim olmasındandır. Liverpool futbol sahasında müthiş bir V çizmiştir. Liverpool eylük 1978'de bu müthiş golle başladığı sezonu şampiyon olarak bitirir. 6-Wayne Rooney (2010, Arsenal-Manchester United): Listenin en taze golü. Daha geçen sezon atıldı. Nani'nin Manu kariyerinin en iyi performansını verdiği maçta, Kırmızı Şeytanlar 1-0 öndeyken bir Arsenal atağını savuştururlar. Ji-Sung park topu ceza sahasından uzaklaştırarak Wayne Rooney'e bırakır, Rooney müthiş bir ters pasla Nani'yi görür, Nani 40 metre sürer, o sırada pası atan Rooney ceza sahasına yetişir ve Nani'den aldığı topu kaleye çakar. Bu pozisyondaki en büyük hata Rooney topu ilk aldığında ona yapışmayan ve belki de faulle kesmeyen Gael Clichy'nindir, Clichy sonraki depara da İngilizin önünde başlar ama geri kalır. Kontratak gollerinin profesörleri bu sefer hazırlıksız yakalanmıştır.
7-Wesley Sneijder (2008, Hollanda-İtalya): Grupta böyle performans gösteren bir takımın ipini bir başka Hollandalı'nın Rusya ile çekmesi çok ironik tabii ama bu listeye 2 gollerinin birden girmesine engel değil. Bu golün başına Giovanni Van Bronckhorst yazmak lazım aslında. Andrea Pirlo soldan korneri kullanır, Hollanda defansı topu kendi ağlarına gönderecekken Gio topu arka direkte kale çizgisinden çıkarır, uzaklaştırılan top Wesley Sneijder'ı bulur ceza sahasının önünde. O hemen Rafael van der Vaart'ı görür, o sırada Van Bronckhorst kendi kale çizgisinden depara kalkar, Van der Vaart topu sürerken, kornerde diğer direk dibinde olan Dirk Kuijt da sağa deplase olur, Van der Vaart Van Bronckhorst'un önüne yuvarlar, o da 100 metrelik bir koşuyla uzak direğe kadar gelmiş Kuijt'a keser, Kuijt Sneijder'a indirir, o da dokunarak işi bitirir. Bir başka ders golü, 4 oyuncuya da övgü yapmak lazım ama özellikle Van Bronckhorst ve Kuijt'a....dahası da var...
8-Giovanni Van Bronckhorst (2008, Hollanda-İtalya): Bu da aynı maçın üçüncü golü. İkisinin de görüntüsünü yukarıya aldık. 04:30'dan sonra izlemek mümkün. Pirlo durum 2-0'ken frikiği kullanır, Van der Sar topu kurtarır, top Dirk Kuijt'a gelir, Kuijt topu Van der Vaart'a o da Sneijder'a aktarır, tam o sırada Gio, yine kendi kalesinin önünden, rakip alana deli bir boş koşu yapar, Sneijder orta sahadan onun önüne yuvarlar, Gio, daha elverişli pozisyonda Dirk Kuijt'ı görür, Kuijt'ın vuruşunu Buffon önler, Kuijt dönen topu alır, ortayı, kale sahasındaki Van Bronckhorst da cezayı keser. Bütün bu işleri yapan adam 33 yaşındadır.
9-Abou Diaby (2009, Arsenal-AZ): Arsenal ile ilgili aslında bir compilation bile var youtube'da ama biz içlerinden bunu seçtik. Arsenal'in 4-1 kazandığı bu Şampiyonlar Ligi mücadelesinde, durum 3-1'ken AZ hücumunu kesen Gunners atağa kalkar. Diaby topu Aaron Ramsey'e kazandırır, ardından depara kalkar, o sırada, Ramsey Eduardo'yu görür, Eduardo da müthiş bir topuk pasıyla Arshavin'i rakip sahaya gönderir, Arsenal bir anda rakibi 2'ye 2 yakalamıştır. Arshavin atağı başlatıp depara kalkan Diaby'e topu bırakır, Diaby de Romero'nun yanından ağları görür. Arsneal kontrataklarının best of'u için de buradan buyurun. Zaten bu gol de videoda mevcut.
10-Hakan Şükür (2000, Galatasaray-Leeds United): Hakan Şükür, Türk futbol tarihinin en iyi kontratak gollerinden birisine imza atmasına rağmen bu golü yanlış hatırlar. Kendisiyle Unutulmaz Maçlar DVD'si için yapılan röportajda , atağı kornerden topu kafayla uzaklaştıran kendisinin başlattığını söylemiştir ama hadise öyle değildir (bu arada insan hayatının gollerinden birisini nasıl unutur o da merak konusu ya). Ortada korner falan yoktur. Aslında Bakke'nin geliştirdiği atakta Leeds'li oyuncular bir pas hatası yapmış topu Bülent uzaklaştırmıştır. Uzaklaştırdığı toıp Hagi'ye gelmiş, Hagi kendisinden bekleneni yaparak Lucas Radebe'yi müthiş bir hareketle geçip topu Hakan'a uzatmış o da Nigel Martyn'i avlamıştır. Gheorghe Hagi'nin pası Türk futbol tarihindeki ender kombine kontratak gollerinden birisine imza atmıştır böylece.
Aldın götürdün beni abi uzaklara... Hani "Looking for Eric"te diyor ya başrol oyuncusu, "Bugünlerde hiç psikolga gittin mi? Orada şunu soruyorlar: 'En son ne zaman mutlu oldun?'". Sonra da dalıp gidiyor. Ben de çok düşündüm bunu. Sanıyorum en son tam olarak listenin 1. sırasında bulunan golden sonra mutlu oldum gerçek anlamıyla.
Belki hayatımın çok sıkıntılı bir döneminden geçtiğim için, belki de başka bir nedenden; ama tüm hayatım Beşiktaş'a endeksliydi o yıl. Lucescu'nun teknik direktörlüğünde yenilmez bir armada kurmuştuk. Diyarbakır deplasmanında 2 metre ofsayttan gol yediğimiz ve yan hakemin bayrak kaldırmaya korktuğu pozisyon sonucunda yenildiğimiz maçı saymazsak namağlup tamamladık o yıl ligi zaten. 33'üncü haftaya gelindiğinde o sezon Beşiktaş'ın tüm maçlarının sonuçlarını golleri atanlarla birlikte ezbere sayıyordum.
Her şey güzel gidiyordu. Sondan bir önceki hafta Galatasaray'ı konuk ediyorduk İnönü'de. 5 puan öndeydik ve beraberlik şampiyonluk için yeterliydi. Ama gerek o gün stadyumda bulunan onbinler, gerekse televizyonları başında takip eden milyonlarca Beşiktaşlı biliyordu ki o gün o statta Galatasaray'ı yenmeseydik birşeyler eksik kalacaktı.
Son dakikalara gelindiğinde golsüz eşitlik sürüyordu. Galatasaray sol kanattan taç kullanıyordu. Karambolde top Beşiktaş yarı sahasının ortalarında Sergen'de kaldığında hepimiz ayaklandık. Sağdan Tümer akıyordu ve büyük kaptan Bülent Korkmaz Türkiye'nin en büyük iki top cambazı arasında kademe yapmaya çalışırken ayakta kalmakta zorlanıyordu. Sudan çıkmış balık gibi çırpınıyordu şimdi düşününce. Sergen'le topla bir hayli oynadıktan sonra topu diklemesine sağ kanada oynadı. Tümer, kendinden beklenmeyecek bir şekilde o müthiş topla oynama sevdasını bir anlığına bir kenara bırakarak tek pas yaptı ve topu öldürücü noktaya gönderirken ne Mondragon'un ne de Bülent'in yapacağı hiçbir şey kalmamıştı. En son Sergen'in ayağını hatırlıyorum. O müthiş sol ayağını. Ondan sonra çok net 2 dakikaya yakın bir süre kopuk bende. Hiç hatırlamıyorum. Ne yaptım, kimlerin üstündeydim, o hırsla birilerini incittim mi hiç bilmiyorum...
Daum, zamanındaki PSV maçında Anelka ve Alex'in attığı gol de sağlam bir kontraatak golüdür. Selçuk topu kapmıştır, Alex göğsüyle topu kaldırıp top yere inmeden sol ayağıyla 25 metre Anelka'ya yollamış, Anelka topu alıp beklemiş beklemiş sonra ayağının içiyle ceza sahasına atmış, oraya ne ara koştuğu belli olmayan Alex de kafayı vurmuştur. Kaliteli ayaklardan ziyade futbol zekası yüksek adam gölüdür.
Michael Owen'in 2001 F.A. Cup finalinin son dakikalarinda attigi iki gol de (ozellikle ikincisi) listeye girebilirdi..
http://www.youtube.com/watch?v=1Y135c-eST8
ve elbette ki, 98 dunya kupasindaki ingiltere-arjantin macinda, yine owen'in attigi muhtesem gol..
97 diyorum, 2001 diyorum, owen diyorum ve futbol adina gercekten cok ama cok uzuluyorum; cok farkli bir oyuncuydu. onu, simdiki haliyle taniyan yeniyetmelere cok uzuluyorum..
kanımca böyle bir top 10 oluşturulacaksa en az 8'inin manchester united golü olması gerekir. onun dışında listeye ekleme yapacak olursak: http://www.goal4replay.net/videoEmbedLa.swf?ID=S47269&MediaID=1
7-1 biten blackburn maçından, durumu 4-0'a getiren gol. başındaki evra-berbatov paslaşmasından, sondaki nani'nin bel kıran hareketlerine kadar tek kelimeyle muhteşem.
Maçın önemi açısından pek bir şey ifade etmese de gökdeniz-fatih-szymkowiak üçlüsünün müthiş bir kontra golü vardır şu videonun tam 3. dakikasında. http://www.youtube.com/watch?v=MzNI7Pe5H2s
İngiltere'den Türkiye'ye arabayla yolculuk
-
“Hayatımda yediğim en iyi dondurmaydı” dedi Ozan. Ömrünün henüz 5 yıl 6
ayının geride kaldığını düşününce çok iddialı bir açıklama gibi
gelmeyebilir. Ama...
5 PAZARTESİ ŞARKISI
-
Günlerden yeni bir Pazartesi ve müzik yolculuğumuz devam ediyor. Bugün 5
şarkılık listemizde sevdiğimiz filmlerde kullanılmış ve her çaldığında o
filmi a...
İtidalimizin de Bir Hududu Var..
-
Kimi insan çok çabuk zıvanadan çıkar. Hemen atarlanır giderlenir. En küçük
bir hadisede gemileri yakar. Uçar, sokar, vurur, çakar. Ona sinirlenir,
buna ç...
Kafa ve Direk
-
Bu hafta Eyüp karşısında bir yan topa kafa vurabildik ve inanır mısınız
direkten döndü top. Neredeyse haftalar sonra kafayla gol atacaktık. İyi
şeylere ...
Galatasaray:3-2:Tottenham Hotspur
-
Ayaktopunu İngilizlerin icat edip, sömürgeler vasıtasıyla gittikleri
ülkelerde tanıtmaları sonrası geçen yıllarla birlikte her millet kendi
çapında bir ...
Meydan Okuma -2
-
Aziz Yıldırım’ın seçimdeki en büyük kozu olarak açıkladığı Jose Mourinho
projesi futbolseverlerin aklına bir başka Portekizli’yi getirmiş olabilir.
Bunda...
Start Finish: 2024 Suudi Arabistan GP
-
Dün itibariyle Max Verstappen'in pole alıp, kısa bir süre Lando
Norris'e kalan kısmı saymazsak, lider götürüp kazandığı bir yarışı daha
geride bı...
Sait Karafırtınalar: Paixao’yu aradık
-
*Altay Teknik Direktörü Sait Karafırtınalar, sarı kart cezası sebebiyle
karşılaşmada forma giyemeyen Portekizli golcüleri Paxiao’yu aradıklarını
söyledi....
Beşiktaş Neden Yapamadı?
-
Beşiktaş bir sezonun daha sonuna, son haftaya ulaşamadan geldi. Başarı ve
başarısızlık o kadar iç içe yaşandı ki bir hafta bile pek çok şeyi görmek
için ...
Real Madrid için ters giden neydi?
-
Real Madrid için şapkayı öne koyup düşünme vakti! Los Galacticos için
2014-2015 sezonu çoktan bitti. Yaşanan bir dizi hayal kırıklığının ardından
esas se...
Millilerden Güzel Prova
-
A Milli Takımımız, Lüksemburg'a konuk olduğu özel maçta Mevlüt ve Hakan
Çalhanoğlu'nun golleriyle sahadan 2-1'lik galibiyetle ayrıldı.
Maçın en ilginç özell...
Önce krampon, sonra performans
-
Her çocuk gibi sokaklarda başlayan futbol maceramız, bazı çocukların
yaptığı gibi benim de toprak sahada devam etmişti. Sonrası okul, iş, hayat
mücadeles...
Daha Büyük Bir Şey Kaybediyoruz
-
Kombine olayının nasıl olduğunu artık herkes biliyor. Şampiyonluk
kutlamasında çıkan olaylar sebebiyle Okul Açık tribününe kombine bilet
satışı kapatıldı....
-
*2014 BREZİLYA’NIN KÖTÜ ADAMLARI*
20. dünya kupasını geride bırakmak üzereyiz. Her dünya kupası ayakta
alkışlanan kahramanlara olduğu kadar büyük tepki ç...
Arsenal Kendine İnanıyor
-
Arsene Wenger'in sözleriyle, *"İyi bir rakibe karşı alınmış tatmin edici
galibiyet." *Arsenal hafta sonu Liverpool'u oyun dışı bırakarak, bölüm
bölüm saha...
Футбольное судейство
-
Здравствуйте, болельщик! Большие проблемы у нас с футбольным судейством, не
так ли? Человеческий фактор? Ясное дело — не без него, но главное не в нем.
Гла...
Yan Dükkana Taşındık
-
Elimde olan, olmayan birçok sebeple buraya yazı yazamayacak duruma
gelmiştim, elim biraz rahatlamışken dönüp tekrar yazmaya içim el vermedi. 4
senelik, bin...
Roberto Baggio
-
Roberto Baggio 700 maçlık kariyerinde 318 gol attı. 205 golle Serie A'nın
gelmiş geçmiş en golcü 5. futbolcusu. Üstelik bunu Serie A'nın Dünya'da
zirve n...
The Apprentice: Adam Kazandı
-
Yeniden başkan seçilen Donald Trump'ın gençliğindeki sıçrayış döneminin ve
bu sıçrayışta kendisine mentörlük eden Roy Cohn ile olan ilişkilerinin
anlatıl...
Yol Arkadaşları - 20
-
Serimizin 20. yazısı ile birlikte, aklımızda olan fakat hayata
geçiremediğimiz, öneri olarak da bloga iletilmiş olan Yol Arkadaşları
serisinin Spotify ça...
Haftanın Şarkısı 89 - Unshaken
-
Merhaba.
Nasılsınız?
2019'a da girdik valla. 2 hafta da geçmiş hatta. Zaman çabuk geçiyor değil
mi? 10. yıl yazısını yazmamın üzerinden bile 1,5 ay geçmiş...
2018 Yaz Konserleri Takvimi
-
*Son üç dört yıldır gittikçe zayıflayan bir etkinlik programı oluyordu yaz
aylarında. Bu sene şimdiden açıklanan konserler heyecan verici. Tabii
Türkiye ...
Lokasyon veriyorum
-
Kolombiya'ya gelisim cok tesaduftu. Gercekten. Yillar once Juju Bogota'dan
kart gondermisti. Bogota ne yaaa, nerelerde bu cocuk? demistim. Kapinin
arkasina...
Başka türlü bir şey
-
Büyümek pek çok macerayı, pek çok yolculuğu, rüyayı, kabusu, anıyı,
unutulmayacakları, unutulmak istenenleri, hafiflikleri, yükleri,
kirlenmeyi, lekes...
En İyi Kadınlar Son Kez İstanbul'da
-
*Süslenmişler püslenmişler, İstanbul'a gelmişler, ne de iyi etmişler.*
İstanbul bu hatunlara son kez hoşgeldiniz derken, bize de bu eşsiz
organizasyonun...
GROUND ZERO
-
İktisatçıların, meşreplerine göre, 2007/2008/2009 krizi adını verdiği
“şok”, medya-gündem kıskacına sıkışmış, ana damarını gündelik mücadelelerin
oluşturd...
Aloha'nın Simgeleri!
-
*28 Şubat-30 Mart tarihleri arasında farklı filmler izleyip,
farkındalığınızın artmasına engel olmak istemiyorsanız Dağ Filmleri
Festivalini sakın kaçırma...
Looper & Gordon-Levitt
-
Yukarıda izlediğiniz klip filmin kadrosu belirlenmeden önce farklı
filmlerden filme uygun kareler seçilerek hazırlanmış hayal niteliğinde bir
trailer. B...
Bıyıktay: İstediğimiz Oyunu Sahaya Yansıtamadık
-
Fin rakibinden iki maçta toplam 25 sayı fark yiyerek elenen Aliağa
Petkim’de koç Bıyıktay, maç sonunda istediklerini oyunu sahaya
yansıtamadıklarını söyled...
The Dark Knight Rises - Fragman
-
The Dark Knight Rises'dan beklediğimiz fragman sonunda karşımızda. Filmin
genel işleyişine hakim olmamızı sağlayan fragman, ağzımızın suyunu iyice
akıttı...
21 yorum:
ayhan'ın hamburg'a attığı gol var nasıl attığı hala muallak olan.
bir de rüştü elle başlattığı atakta, serdar özkan'ın fener'e bir golü var aklımda.
bence listeye bu da girer
http://www.youtube.com/watch?v=28E7It066OY
vlaovicten yediğimiz gol..
yoksa o başka bir top 10 altında mı inceleniyor.
serdar özkan'ın golünü yazmaya girmiştim ama metonet bahsetmiş zaten. yine de videosunu koyup saniyelerini yazalım.
4.saniye rüştü topu kontrol eder,
5.saniye rüştünün topu elinden çıkarır,
10.saniye top delgadodadır,
11.saniye delgado topu ali tandoğan'a atar,
13.saniye ali tandoğan topu alır almaz serdar özkan'a atar,
15.saniye serdar özkan gelen topa bekletmeden vurur,
16.saniye top ağlardadır.
rüştü'nün elindeki top 12 saniyede volkan'ın kalesinin içindedir.
bu da videosu :
http://www.youtube.com/watch?v=JGy3G09dtac
beşiktaşın valencia deplasmanında Pancu'nun attığı iki gol de bence harika kontra ataklara örnek özellikle ikincisi.
Abi videoda Manchester'ın golünü Giggs atmış.
Belki de tarihin en iyi kontra atak golü:
http://www.youtube.com/watch?v=i3nRFNSEMq0
Aldın götürdün beni abi uzaklara... Hani "Looking for Eric"te diyor ya başrol oyuncusu, "Bugünlerde hiç psikolga gittin mi? Orada şunu soruyorlar: 'En son ne zaman mutlu oldun?'". Sonra da dalıp gidiyor. Ben de çok düşündüm bunu. Sanıyorum en son tam olarak listenin 1. sırasında bulunan golden sonra mutlu oldum gerçek anlamıyla.
Belki hayatımın çok sıkıntılı bir döneminden geçtiğim için, belki de başka bir nedenden; ama tüm hayatım Beşiktaş'a endeksliydi o yıl. Lucescu'nun teknik direktörlüğünde yenilmez bir armada kurmuştuk. Diyarbakır deplasmanında 2 metre ofsayttan gol yediğimiz ve yan hakemin bayrak kaldırmaya korktuğu pozisyon sonucunda yenildiğimiz maçı saymazsak namağlup tamamladık o yıl ligi zaten. 33'üncü haftaya gelindiğinde o sezon Beşiktaş'ın tüm maçlarının sonuçlarını golleri atanlarla birlikte ezbere sayıyordum.
Her şey güzel gidiyordu. Sondan bir önceki hafta Galatasaray'ı konuk ediyorduk İnönü'de. 5 puan öndeydik ve beraberlik şampiyonluk için yeterliydi. Ama gerek o gün stadyumda bulunan onbinler, gerekse televizyonları başında takip eden milyonlarca Beşiktaşlı biliyordu ki o gün o statta Galatasaray'ı yenmeseydik birşeyler eksik kalacaktı.
Son dakikalara gelindiğinde golsüz eşitlik sürüyordu. Galatasaray sol kanattan taç kullanıyordu. Karambolde top Beşiktaş yarı sahasının ortalarında Sergen'de kaldığında hepimiz ayaklandık. Sağdan Tümer akıyordu ve büyük kaptan Bülent Korkmaz Türkiye'nin en büyük iki top cambazı arasında kademe yapmaya çalışırken ayakta kalmakta zorlanıyordu. Sudan çıkmış balık gibi çırpınıyordu şimdi düşününce. Sergen'le topla bir hayli oynadıktan sonra topu diklemesine sağ kanada oynadı. Tümer, kendinden beklenmeyecek bir şekilde o müthiş topla oynama sevdasını bir anlığına bir kenara bırakarak tek pas yaptı ve topu öldürücü noktaya gönderirken ne Mondragon'un ne de Bülent'in yapacağı hiçbir şey kalmamıştı. En son Sergen'in ayağını hatırlıyorum. O müthiş sol ayağını. Ondan sonra çok net 2 dakikaya yakın bir süre kopuk bende. Hiç hatırlamıyorum. Ne yaptım, kimlerin üstündeydim, o hırsla birilerini incittim mi hiç bilmiyorum...
Ama çok güzeldi be abi!
Ayrıca her ne kadar kişisel demişsen de usta, bu golün unutulmuş olma ihtimaline karşı yine de hatırlatmak istiyorum:
http://www.youtube.com/watch?v=7V8T8HuVX-g
Hayatım boyunca seyrettiğim en güzel kafa golüydü ayrıca. Canım sıkıldıkça Youtube'tan açar seyrederim tekrar tekrar.
benim de direk serdar'ın attığı gol gelmişti aklıma. gerçi serdar'ın gol atmış olması sebebiyle de akla gelmiş olabilir. bilemedim şimdi.
26 eylül 2009 antalyaspor fenerbahçe maçı'nda son dakikada fenerin attığı gol de süper bir kontratak golüdür, maçı kazandırmıştır.
Daum, zamanındaki PSV maçında Anelka ve Alex'in attığı gol de sağlam bir kontraatak golüdür. Selçuk topu kapmıştır, Alex göğsüyle topu kaldırıp top yere inmeden sol ayağıyla 25 metre Anelka'ya yollamış, Anelka topu alıp beklemiş beklemiş sonra ayağının içiyle ceza sahasına atmış, oraya ne ara koştuğu belli olmayan Alex de kafayı vurmuştur. Kaliteli ayaklardan ziyade futbol zekası yüksek adam gölüdür.
Link: http://www.youtube.com/watch?v=GvpjkMqByag
çok güzel bir top 10 daha elinize sağlık
ManU golü karışmış sanırım golü atam giggs steven_stiffler'ın da dediği gibi..
hollandanın golleri host yüzünden türkiye'de izlenemiyor sanırım, youtube'dan bulmaya çalıştım:
http://www.youtube.com/watch?v=UqUEGOoS9Zg (sneijder)
http://www.youtube.com/watch?v=qFfLZoOKRLg&feature=related (3:40 sonrası izlenebilir gio'nun golü)
bu listeye giremez ama kişisel performansa dayalı son yıllarda benim gördüğüm en güzel gol de theo walcott'un şaktara attığı goldür:
http://rutube.ru/tracks/3738593.html?v=98aa1cb3ba0cd149feb14a737ba20dcd&autoStart=true&bmstart=1000
golün hazırlanışında baskı altında harika bir pas, thoe'nun inanılmaz deparı ve o deparın sonunda yapılması çok güç olan dengeli bir plase...
Michael Owen'in 2001 F.A. Cup finalinin son dakikalarinda attigi iki gol de (ozellikle ikincisi) listeye girebilirdi..
http://www.youtube.com/watch?v=1Y135c-eST8
ve elbette ki, 98 dunya kupasindaki ingiltere-arjantin macinda, yine owen'in attigi muhtesem gol..
97 diyorum, 2001 diyorum, owen diyorum ve futbol adina gercekten cok ama cok uzuluyorum; cok farkli bir oyuncuydu. onu, simdiki haliyle taniyan yeniyetmelere cok uzuluyorum..
@steven_stiffler ve @serkan
ilk golu degil ikinci golu izleyeceksiniz, nitekim yazida manchesterin 1-0 one gectiginden bahsedizorum
ikinci golu bekleyin biraz goreceksiniz
kanımca böyle bir top 10 oluşturulacaksa en az 8'inin manchester united golü olması gerekir. onun dışında listeye ekleme yapacak olursak:
http://www.goal4replay.net/videoEmbedLa.swf?ID=S47269&MediaID=1
7-1 biten blackburn maçından, durumu 4-0'a getiren gol. başındaki evra-berbatov paslaşmasından, sondaki nani'nin bel kıran hareketlerine kadar tek kelimeyle muhteşem.
@ Flying Dutchman
tam sazan.avi olmuşum abi şimdi gördüm golü :)
Arshavin'in dört gol attığı Liverpool'un maçının dördüncü golü.
Maçın önemi açısından pek bir şey ifade etmese de gökdeniz-fatih-szymkowiak üçlüsünün müthiş bir kontra golü vardır şu videonun tam 3. dakikasında.
http://www.youtube.com/watch?v=MzNI7Pe5H2s
@UyAha
bu baya bildiğin premier lig golü yahu unutmuşum bunu ben harikaymış..
Bi de tek kişilik kontra var. Walcott vs Liverpool :)
http://www.youtube.com/watch?v=-oHL0am0Q84
Yorum Gönder