26 Mart 2009 Perşembe

DEATH NOTE - THE HUMAN WHOSE NAME IS WRITTEN IN THIS NOTE SHALL DIE




Japon dostlarımızın yarattığı ve tüm dünyaya yayılan bir hastalıktır manga ve anime…Manga çizgi roman, anime çizgi filmlerine verilen isimdir ve fanatikleri bu iki kavramın karıştırılmasına ifrit olurlar…Konuları türlü türlüdür bu koca gözlü, koca ağızlı kahramancıkların hikayelerinin…
Ama bunların içinde bir tanesi var ki son iki yıldır Japonya’da hayatı durdurma noktasına geldi. Death Note; Manga,Anime,Sinema filmi ile üç kulvardan insanları esir almış durumda…108 sayılık manga, 20’şer dakikadan 37 bölümlük anime ve şu ana kadar iki filmi (ki 2008’de üçüncüsü geliyor) ile Desu Noto (Death Note) fırtınasıdır gidiyor.

Tsugumi Ohba’nın yazıp Takeshi Obata’nın çizgileriyle hayat bulan manga serisi ilk olarak Weekly Shonen Jump dergisinde 2003 sonlarında yayınlandı.2006 sonlarına doğru da televizyon ekranlarında Tetsuro Araki yönetmenliğinde anime olarak kendine yer buldu.

Peki nedir bu Death Note? Ölüm Tanrılarının kullandığı ve üzerine yazılan isimlerin yazıldıktan 40 saniye sonra ölüm nedeni belirtilmezse kalp krizinden ölümüne neden olan,yazılı bir çok kuralının olduğu bir defter… Manganın da temel objesi…Ryuuku isimli elma müptelası bir Shinigami yani ölüm tanrısı, yukarılarda canı sıkıldığından büyük patronu kandırıp bir Death Note daha elde ediyor.Ve sırf fırlamalığından bir tanesini dünyaya gönderiyor.Tesadüf bu ya o defteri de çok zeki, hayattan sıkılmış, bunalım online bir genç arkadaşımız buluyor.Olayı idrak ettikten sonra yeryüzünün yeni tanrısı olma yönünde triplere giriyor..Yagami Raito isimli bu gürbüz eleman bir müddet sonra halkın gözünde kahraman konumuna gelir…Suçluları, Desu Noto’yu kullanarak tek bir kalem darbesiyle yollamaktadır diğer tarafa çünkü…Artık Fenomendir ve lakabı da Kira’dır…İşin garipliği bir süre sonra fark edilir ve dünyanın en iyi dedektifleri arasında gösterilen Ryuuzaki yani L’ den yardım ister Japon polisi….Manga’nın dolayısıyla Anime’nin heyecanı da bu noktada başlar zaten…

Şok eden şaşırtmalar, satranç misali kovalamacalar, Kira’nın suçluların ipini çekerken müzik eşliğinde kendinden geçtiği sahneler, L’nin bıkmadan usanmadan yediği ve sizin de ağzınızı sulandıran tatlılar sizi monitör başına kitliyor resmen…Anime’nin bir diğer güzel yanı ise müzikleri… Maximum the Hormone değişik tarzı ile ayrı bir hava katmış…Tabi bi de şu Japonlar rapçi triplerine girmeseler her şey daha da güzel olacak…L’in Kira ile ilgili bir ipucu bulduğu sahnelerde çalan Yoshihisa Hirano and Hideki Taniuchi’nin parçası L’s Theme de mükemmel bir melodi…

Serinin sinema uyarlamasının esinlenilen kaynakları kadar başarılı olduğunu söylemek zor…Peter Jackson’ın Tolkien’e ihaneti gibi (buraya çoğu kişi katılmıyordur biliyorum) Tsugumi Ohba’ya da bazı yerlerde yanlış yapılmış…Bir eserin sinemaya aktarılmasında en uyuz olduğumuz noktadır “konunun değiştirilmesi”…. Bu filmlerde de bazı yerlerde en gıcık örneği verilmiş…2008’de gösterime giren olan filmi Hideo Nakata’nın yönetecek olması umutlarımızı arttırmıştı gerçi…Sonuçta, Manga ve Anime olarak Death Note uzun yıllardır tanık olduğumuz en sürükleyici seri…

Death Note uzak doğu ülkelerinde bir kült haline gelmiş durumda…Bu onların günlük hayatlarına hatta espri anlayışlarına da yansımış. Seveni olduğu kadar nefret edeni de var tabi.Çin Shenyang’da öğrenciler, normal defterleri “Death Note“ şekline getirip arkadaşlarına ve öğretmenlerine “isiminizi deftere yazdık öleceksiniz” şeklinde sürekli şaka yapmaya başladıklarından Çin’in çoğu kesiminde Manga yasaklanmış.

İlginç bir diğer not ise Manga’nın çizeri Takeshi Obata ile alakalı….Arkadaş çizdiğinden fazla etkilenmiş olacak ki 2006 ‘da silah bulundurmaktan tutuklanmış….Sonra da “üzerimde sadece çakı vardı” diyerek kendini savunmuş….Bari üzerimde sadece “not defteri” vardı deseydin de milletin gözündeki saygın devam edeydi…Çakı ne yahu…

by Barad-dur

8 yorum:

pclion dedi ki...

Abi, yapmayın bunu ya, daha yeni yazdım, taslaklarda duruyor. :) Kahraman bakkal süpermarkete karşı gibi hissediyorum şu an.

Şaka bir yana harika ötesi bir animedir, mangasının tamamını okumadım ama animeyi tavsiye ederim. Türkçe altyazısı da bulunabiliyor isteyenler için...

Unknown dedi ki...

Animesinin ilk 25 bolumunu ve son 12 bolumunu ayri tutmak gerekir. 25. bolumde tabiri caizse ortalik yikiliyor :) Herkesin ortak fikri daha once anime seyretmemis birine izlettirilecek ilk anime. Olay kurgusu, senaryo, yaraticilik oldukca basarili. En kisa surede Hollywood film uyarlamasi icin el atacaktir diye tahmin ediyorum.

roland deschain of gilead dedi ki...

ben mangasını okudum nette free scanlation yapan arkadaşlar sağolsun... gözlerim şaşı oldu takip edicem diye...filmleri de ayrı severim anime yi de bi ara izlemek lazım

yanlız 3. film için 2008 yazmışsıın öykü de zaman makinesi mi vardı ne?

King Santillana dedi ki...

Bizim bildiğimiz tek manga aşağıdaki dizeleri söyleyen manga'dır.. Başka manga da tanımayız. Bir de askerde manga vardı tabi, o ayrı.. Bırak kardeşim bu çizgi film işlerini.. Yok illa seyredicem diyorsan Tom ve Jerry var, Ayı Yogi var, Ağaçkakan bilmem kim var.. Onlar neyine yetmiyor :)))

Bir kez daha kazık yedik bekledik
Durduk mal gibi, gene güvendik,
Gene inandık, gene sevindik
Umutsuzluğa düşünce bile direndik
Engel tanımayıp yolumuza devam ettik derken, bir şeyi geç anladık;
Meğer asıl engel bunca zaman inandığımız insanlarmış... farkettik
Gene kazık yedik, gene güvendik,
Bütün düşler boşuna merdiveni olmayan bir kuyuya itildik, itildik, itildik, biz itildik!
Tam inandık, tam güvendik, tam sevindik derken vurdular bizi
Tam inandık, tam güvendik, tam sevindik derken kovdular bizi
Sonra bir kez daha kazık yedik bekledik
Beraber uçacağız dendi gene sevindik, gene inandık, gene güvendik
Artık umutsuzluğa düşer gibi değildik.
Engel tanımayıp, her şeyin üstünden uçacağız derken,
Bir şeyi geç anladık;
Meğer asıl engel, taktığımız sahte kanatlarmış... farkettik.
Gene kazık yedik, gene güvendik,
Bütün düşler boşuna merdiveni olmayan bir kuyuya itildik, itildik, itildik, biz itildik!
Tam inandık, tam güvendik, tam sevindik derken vurdular bizi
Tam inandık, tam güvendik, tam sevindik derken kovdular bizi...

Unknown dedi ki...

Çizgisi, öyküsü ve müzikleri çok başarılıdır. Müzikleri 3 CD'dir. Kanımca 37 bölüm olması tek handikapıdır. (Benim için 25. bölüm de bitmiştir bu anime de hadi neyse)Bunu bitirdikten sonra Naruto, Bleach, Full Metal Alchemist gibi daha uzun soluklu animeler seyretmenizi tavsiye ederim. (Naruto yaklaşık 400 bölüm)

Adsız dedi ki...

pc liondan istedik ama serinin sound tracklarını vermedi.bir zahmet senden alsak.O kadar aradım bulamadım.Bu arada seri hakkaten uzak doğuda bir fenomen.Ama korkunç bulanlar var.Koreli bir kız arkadaşım korkunç bulduğu için izlemediğini söylemişti.Yazı için sağol.İnsan takip ettiği şeyler hakkında takip ettiği bloglarda yazı okuyunca çok mutlu oluyor!Favori karakterim her ne kadar arkasından bol bol küfür etsemde ligth.O ne ibneliktir.Adam bir plan kuruyor çık çıkabilrsen işin içinden.Adam bir shinigamiyi(REM) bile öldürdü yav.

Adsız dedi ki...

@soundtrack isteyen adsız arkadaş

su linkte üç soundtrack mevcut.Denemedim ama umarım linkler ölü değildir.Reput vermeyi unutmayın yine de.Emeğe saygı.Lan ne diyorum ben ya.

http://www.streetgamer.com/forum/oyun-muzikleri/1736-death-note-original-soundtrack-i-ii-iii.html

Confeng dedi ki...

ben de yazacaktım geç kalmışım :) neyse kendi yazımda da belirtirim geç kaldığımı.. gerçekten çok kaliteli çok iyi bir anime diğerleri gibi cıvımıyor ciddiyetini koruyor