12 Kasım 2007 Pazartesi

HAFTA SONU - TÜRKİYE


Bu hafta sonu neyi konuştuk tahmin edin. Geçen hafta konuştuğumuzu. Peki gelecek hafta neyi konuşacağız? Maçları konuşacak hal kimsede kalmadı. MHK ve çalışanları son derece formsuz, artık çok bariz pozisyonlarda bile yanlış düdükler çalıyorlar. Kafaları o kadar karışık, dengeyi o kadar kaybetmiş durumdalar ki çoğu kez pozisyon anında doğru açıda veya pozisyonda olmalarına karşın yanlış kararlar veriyorlar. Çünkü, çok açık ki, o an, kararı verdikten sonra yöneticinin demecini, gazetenin başlığını düşünüyorlar.

Öte yandan bunun bizi getirdiği bir nokta var. Hakemlerden herkes şikayetçi. Fenerbahçe Galatasaray’ın kayırıldığını düşünüyor. Beşiktaş geçen hafta Fenerbahçe’nin kayırıldığını düşünüyordu. O sırada Mahmut Uslu “biz değil Galatasaray kayırılıyor, gelin canlar birlik olalım” tarzı bir açıklama yaptı. Sonra Beşiktaş bu hafta Sivas maçında da doğrandığını iddia etti. Anadolu takımları zaten yıllardır muzdarip. Bu arada da Galatasaray resmi sitesi mantığı belirsiz bir bildiri yayınlayarak “bu kayırılma iddiaları mesnetsiz saldırılardır” şeklinde görüş bildirdi. MHK başkanı Hilmi Ok ortada yok. Haluk Ulusoy “default” demecini verdi. “Bunlar Türk Futbolu’nun üzerinden çıkar sağlamak isteyenlerin iddialarıdır”. Arada da yabancı hakem istekleri var. Ben Pierluigi Collina’nın maçın skoruna etki edecek hatasının olmadığı tek bir maçı hatırlamıyorum neredeyse. İş eğer yabancı hakemle bitiyorsa.

Buradan da başka bir noktaya geliyoruz. Bu ortamda şampiyon olan takım, nasıl şampiyonluk turu atacak. Nasıl kupayı müzesine koyacak. Çünkü bahane şimdiden başladı. Anlaşılan federasyon şampiyonu belli etmiş.

İtalya’da olanların bizde henüz vuku bulmamasının nedeni belki de insanların bu kadar olup bitenden sonra futboldan soğumaları. Fanatizmde, bağlılıklarda elbette zayıflama yok, ama etrafımıza bakınca yarışmanın ruhuna olan inancın kaybı, o yarışma için savaşma motivasyonunu da kaybettiriyor.

Hiç yorum yok: