16 Ocak 2008 Çarşamba

BOZACI VE ŞIRACILAR



Ülkesi dışında herhangi bir futbol takımının başına geçtiğinde, hemen eski takımından, eski takımında elle tutulur adam yoksa, ülkesinin diğer takımlarından futbolcu transfer ettiren teknik direktörleri çözemiyorum. Hem transfer oldukları takımın futbolcularını adam yerine koymuyorlar, hem o takımdaki belki gerçekten keşfedilmesi işlenmesi gereken adamları atlıyorlar, hem de kimya her zaman tutmayıp işler sarpa sarınca istifayı basıp gidince, hemen arkasından getirdikleri adamlar da kaçıp gidiyor, kulüp enkaza dönüyor. Bunun istisnaları çok azdır. Bir tanesi Fabio Cannavaro misal. Vatandaşı Capello kovuldu ama kendisi hala orda. Diğeri de Nihat Kahveci’dir. Onu Toschack Real Sociedad’a getirmiş ama onun istifasından sonra beklenen çıkışını Raynald Denoueix zamanında yapmıştır.

Zamanında Greame Souness Benfica’nın başına geçtiğinde tam 5 İngiliz oyuncuyu transfer ettirmişti takıma. Portekiz takımında 5 İngiliz. Hiç bu kimya tutar mı allahaşkına? Birisi yüzmeye gidelim der bunlar 5 çayı içip polo oynamaya. Tutmadı zaten, Souness da görevden alındı. 5 tane ingiliz de hemen peşinden evlerine döndüler.Fatih Terim Ümit Davala’yı Milan’a aldırıp, sonrasında görevden alındıktan sonra Ümit, Ancelotti ile 2 veya 3 maçta sadece ilk onbirdeydi. Sezon sonu o da Almanya’ya gitti. Böyle sürüyle örnek var.

Şimdi son haber Ronald Koeman’ın PSV’nin defans oyuncusu eski öğrencisi Meksikalı Carlos Salcido’yu Valencia’ya getirmeye çalışması. Koskoca Valencia’da defans oyuncusu kalmadı. Tamam Salcido fena oyuncu değil ama, nedir bu eskilere sarılma alışkanlığı hiç anlamış değilim.
 

Hiç yorum yok: