Futbolun "savaş" gibi içinden ders çıkarılamayacak kadar anlamsız bir olguyla bağdaştırılması elbette tercihimiz değil. Blogun server adresindeki söz de zaten Rinus Michels'in bir lafı. Michels'in bu sözle futbolun mücadele tarafına atıf yaptığını biliyoruz. Yoksa 2. Dünya Savaşı'nı ve ALman işgalini yaşamış bir insanın savaşı övmesi gibi bir durum düşünülemez.
Futbolun savaşla ilk buluşması atasözlerinde olmadı. Futbolun buluşmayı bırakın bir savaşa neden olduğu yıllara da şahit oldu insanoğlu. 1969 yılında El Salvador ve Honduras arasında olduğu gibi. Aslında tam bir savaş denemese de "100 saat savaşları" olarak anılan ve 6 gün süren bu çatışmalar 1970 Dünya Kupası elemelerinde gerçekleşiyor. İki ülkenin arasında göç, ekonomik meseleler ve siyasi görüş ayrılıkları sebebiyle oluşan anlaşmazlıklar 1979'un Haziran ayındaki 3 Dünya Kupası eleme maçıyla ateşleniyor. Honduras kendi evinde oynadığı ilk maçı 1-0 kazanıyor. Rövanş maçı için gittiği El Salvador'da futbolculara kaldıkları otelin camlarından taş, bozuk yumurta ve ölü fareler atılıyor. Spokaklarda Honduras bayrakları yakılıyor. Stadda Honduras bayrağı göndere çekilmiyor ve Honduras ulusal marşı çalınmıyor. Futbolcular da o günkü teknik direktör Mario Griffin'in deyimiyle canlarını kurtarmayı düşündüklerinden maçı 3-0 kaybediyorlar. O zamanki kurallara göre Dünya Kupası biletinin sahibini belirleyecek maç tarafsız sahada, Mexico City'de oynanıyor. Play-off finalinin olduğu gün Honduras El Salvador'la diplomatik ilişkilerini durduruyor. El Salvador uzatmaya giden maçı 3-2 kazanıyor.
18 gün sonra 14 Temmuz'da El Salvador Honduras'ı işgal ediyor.Sonuçta yaklaşık 2000 sivil hayatını kaybediyor ve 100.000'den fazla insan evsiz kalıyor. İki ülke arasındaki daimi barış ancak 1980'de kısmen sağlanabiliyor.
Bazı siyasetçiler ve Güney Amerikalı tarihçiler, savaşın zaten kaçınılmaz olduğunu ve 6 günlük bu kaosun futboldan bağımsız olduğunu iddia etse de bir çokları bu 3 maçı ve maçlar sırasında olanları, hazır olan fitili yakan bir kıvılcım olarak görüyorlar.
2 yorum:
Bunun kitabı var hatta.
Ryszard Kapuscinski , Futbol Savaşı...
Enteresan bir kitap..Detaylarıyla anlatıyor olayı
kaçınılmaz olduğu söylenen savaşın nedenleri de şöyle:
* onbinlerce El Salvadorlu küçük çiftçi ve toprak işçisinin Honduras' tan çıkartılması
* her iki ülkede de ayyuka çıkan ekonomik ve siyasi sorunlar
* bağımsızlıktan sonra ortaya çıkan ve kontrol edilemeyen sınır geçişleri
* ekonomisi daha güçlü olan El Salvador ve Honduras arasında MCC ( Orta Amerika Ortak Pazarı) yüzünden yaşanan gerginlik
Bu nedenler Gert Eisenbürg' ün yazdığı "Futbol Savaşı Mı?" makalesinden aldım.
Savaşı sadece bir spora bağlamak kesinlikle yanlıştır. Bu makalade "Futbolistas" : Futbol ve Latin Amerika adlı kitapta okunabilir.
*
Yorum Gönder