MARTIN O'NEILL

Okan Buruk Galatasaray'a 2 sezon önce döndüğündeki taraftar forumlarını, gazete haberlerindeki yorumları hatırlıyorum. "Gol attığında sevinmem", "GS forması bu kadar ucuz mu?", "takımdan ayrılırken yaptıklarını unutmadık", "Okan'ın attığı gole sevinen olursa bir daha maça gitmek ona nasip olmasın" yorumları havada uçuşuyordu. En fazla 10 maç sürdü. Bir çok hadiseyi unutan Türk taraftar kitlesi onu da unuttu. Balık hafızamıza büründük. Ama şahsım bir Galatasaraylı olarak Okan Buruk ve Emre Belözoğlu'nun 2000-01 sezonunda 32. haftadaki Ankaragücü maçında sezon sonu Inter'e sakat gitmemek için yaptıklarını, bilerek gördükleri kırmızı kartı halen unutmadı. Bu oyuncuları da bu davranışları özelinde hiç bir zaman affetmedim. Okan zaten döndükten sonra sakatlıklar sebebi ile pek bir katkı yapamadı. Emre Belözoğlu'nun dönüşüne de kesinlikle karşıyım.

Benzer bir haber İngiltere'den. Liverpool Aston Villa orta saha oyuncusu ve kaptanı Gareth Barry'e talip. Hatta Riise veya Crouch'u olası bir takasta düşünüyorlar. Villa'nın eski Liverpool'lı Çek futbolcusu Patrik Berger geçtiğimiz hafta verdiği demeçte "hayatının fırsatı, onun yerinde olsaydım, hemen yarın Liverpool'a giderdim" şeklinde bir açıklama yaptı. Villa hocası Martin O'Neill'in tepkisi çok sert oldu. Sezon sonu kontratını yenilemeyi zaten düşünmediği Berger'i ligin son maçı için kadroya almayacağını açıkladı ve "Aston Villa'dan maaşını alan bir oyuncunun kendi takım arkadaşlarından birisini başka bir takıma gitmesi için cesaretlendirmesi ve bunu basına açıklaması kabul edilemez" diyor O'Neill. Tepkisi sert mi? Sert gelmesinin sebebi bu tür uygulamalara alışık olmadığımız. O'Neill gelsin bizi görsün. Bırak cesaret vermeyi 3 hafta önceden gelecek sezon başka takımdaki hazırlık kampını garantiye alanlar var.