11 Eylül 2008 Perşembe

LÜKS TÜKETİM MALI

















İngiltere'de yapılan bir araştırma futbol seyircisinin stadlara olan akını ile ilgili önemli fikirler veriyor. Zira bundan yaklaşık 10 yıl önce sadece stada girip maçı izleyip, belki devre arasında bir sandviç alıp, maç sonunda da stad etrafındaki satıcılardan oldukça ucuz fiyata atkı veya bayrak alma işi (Galatasaray'ın Saftig zamanında oynadığı Galatasaray-Gaziantepspor maçında satıcıdan 7.500 liraya atkı aldığımı bilirim), bugün çok daha komplike bir hale gelmeye başladı. Maça gidiş, maç öncesi kulüp mağazasından alışveriş, maç bileti, maç sırasında tüketilen yiyecek ve eve dönüş süreci kulüplerin önemli bir gelir kaynağı olarak kullanılmaya başladığından beri daha masraflı olmaya başladı. Kulüpler artık seyircileri sadece stada gelip koltuğuna oturacak adam değil cüzdanını yerinden en az 5 defa çıkaracak bir müşteri olarak görüyorlar. Bu tabi ki ekonomik durumun kişisel zevklerin önüne geçmesine yol açıyor.

İngiltere'de yapılan bir araştırma bi futbol taraftarının herhangi bir maça gidip gelme sırasında harcadığı rakamı 106.21 pound olarak gösteriyor. Bu biletleri 25-30 pound ortalamasında dolaştığı bir lig için oldukça yüksek bir rakam. Bu alt liglerde dahi böyle, örneğin geçtiğimiz hafta Leicester City maçının bileti 28 pound, Derby County'nin ise 33 pound idi. West Ham taraftarlarının % 43'ü, Newcastle taraftarlarının % 30'u bu yükseliş sebebi ile maçları evden takip etmeyi düşündüklerini belirtiyorlar. Liverpool, Wigan, WBA taraftarlarının % 38'i de gittikleri maç sayısını bu rakamlar sebebiyle azaltmayı düşünüyor. Tabi bu yüksek fiyatları indirme gerekliliğini ortaya çıkaracak ama söz konusu taraftarların bıraktığı biletler mutlaka bir talip çıkacaktır. Dolayısıyla bu savaşta seyirci kısmının galip geleceğini sanmıyoruz. Örneğin 450.000 civarında üyesi olan ve yıllarca kombine bilet almak için sırada bekleyen Real Madrid taraftarlarının buna pek kulak astığını sanmıyoruz.

Bizde durum nedir? Bugün 3 büyük kulübün bir maçını izlemek için kombine biletiniz yoksa maç biletine vereceğiniz rakam aşağı yukarı 40 YTL civarında. Maça en ucuz ulaşım aracı otobüsle gittiğinizi düşünürsek vereceğiniz ücret 3 YTL civarında. Maç öncesi veya sonrası stad etrafında yiyeceğiniz bir sandviçin bedeli 5-6 YTL. Kulüp mağazasından alacağınız bir ürün de genelde 15 YTL ile 60-70 YTL arasında değişiyor. Bu rakam dolayısıyla bizde de 75-100 YTL arasında değişiyor. Tabi bu tek kişinin masrafı. Aile halinde gidilen bir maçta bu rakamın 200 YTL civarını bulduğu açık.

Bu futbolun önemli bir sorunu. Türkiye'de bu işin dengesi iyi oturtulmak zorunda zira taraftarların hala kavrayamadıkları bir güçleri var. Kulüpler onlara son derece muhtaçlar. Kulüp mağazasının 15 gün boyunca boykotu demek o kulüp için felaket anlamına geliyor. Pahalı kombinelerin alınmaması yönündeki boykot demek ise kulüp için bir çöküş. Türk taraftarı bu gücünü hala anlayamadı, anlasa bile topluca hareket etme alışkanlığı olmayan bir toplumun bunu eyleme dökmesi çok zor. Internet köşelerinde "kombineler uçmuş, çıldırmış olmalılar" şeklinde çıkışlar yapmak yerine 15 gün boyunca kombinelere kimsenin el sürmeyeceği bir kampanya düzenleselerdi bugün herkes en az 150-200 YTL ucuza bir kombine sahibi olacak ve Avrupa'nın en pahalı kombine biletine sahip tarafta unvanını omuzunda taşımayacaktı.

1 yorum:

Şen Şef dedi ki...

"Football has let us down" - KOP Forumundan.

Link:
http://www.redandwhitekop.com/forum/index.php?topic=225455.0