Kariyerinin zirve yıllarını Monaco'da geçirdi Marcello Gallardo. Monaco'yu 2000 yılında Claude Puel yönetiminde Fransa Ligi şampiyonluğuna götüren efsane kadronun bir parçasıydı. Marco Simone, Christian Panucci, Ludovic Giuly, Philippe Christanval, Sabri Lamouchi, David Trezeguet, John Arne Riise gibi isimleri bünyesinde bulunduran kadronun joga bonito kontenjanındaydı ve sezonun en iyi futbolcusu ödülünü aldı. Türkiye'de de popüler olması aynı döneme denk gelir. Vücut yapısı ve fiziki görünümü nedeniyle Maradona ile özdeşleştirilmeye başlandı. Ama Dider Deschamps'ın 2001 yılında teknik direktörlüğe gelmesi onu önce kulübeye sonra da futbola başladığı kulüp olan River Plate'e gönderdi. 3 sene daha oynadı Buenos Aires'te ve Fransa Ligi'ne geri döndü. Bu sefer ömrü kısa sürdü. 2007 Ocak-2008 Ocak arasında Paris'te takıldıktan sonra ABD Ligi takımlarından DC United tarihindeki en yüksek ücretli oyuncu olarak başkent Washington'a yerleşti. Sadece 15 maç oynamıştı ki River Plate'e geri döndü dün attığı imzayla. Bu kariyerindeki 3. ve büyük ihtimal son River macerası olacak.
Kariyerinin zirvesi 1996-2000 yılları arası diyebiliriz. Bu dönemde River ile 2 lig 1 Libertadores Kupası, Monaco ile 1 Lig 1 Fransa Süper Kupası şampiyonluğu yaşadı. Sonrası asla bu yılları geri getiremedi ve her kısa boylu ayaklarına hakim Arjantin'li için çıkan "Maradona'nın veliahtı" umudu da çok gerilerde kaldı. İkinci River ve PSG macerası döneminde Galatasaray'ın gündemine gazetelerimiz yoluyla da sık sık getirilen bir adamdır. Tarihte son kurşununu hiçbir zaman atamamış bir oyuncu olarak yerini alacak.
1 yorum:
gallardo, çoğu türk futbolcusundan daha fazla yer almıştır spor sayfalarında.
Yorum Gönder