3 Şubat 2009 Salı

FUTBOL SÖMÜRGESi: CEZAYİR


















Tarih sayfalarına göz atsak Cezayir in eski Fransa sömürgesi olduğunu ve 19. yüzyıl ortalarında bağımsızlığına kavuştuğunu görebiliriz. Ancak sömürü sona ermiş değil. Fransa, Kuzey Afrika ülkesini futbolda sömürmeye devam ediyor. Cezayir asıllı Fransız deyince hepimizin aklına ilk önce Zinedine Zidane gelecektir. Dünyanın gelmiş geçmiş en iyi oyuncularından Zizou’ nun yakın geçmişteki futbola neler kattığını ve Fransa milli takımı için ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. O milli takımı bıraktığında son Dünya ve Avrupa Şampiyonu Fransa tepetaklak olmuştu. Baskılar sonucunda Zidane milli takıma geri döndürülmüştü. Zidane eğer Cezayir milli takımında oynamayı tercih etseydi, acaba bugün Cezayir futbolu bizim için neler ifade edecekti?

Ancak sömürü sadece Zidane ile sınırlı değil. Özellikle son yıllarda kapsamı hızla genişliyor. Şu anda dünya futbolunun en önemli birkaç genç yıldızından ikisi de Cezayir asıllı…Lyon’un gol makinesi Karim Benzema ve Arsenal’in, bu sezon başında Marsilya’dan transfer ettiği Samir Nasri. İkisi de Fransa milli takımında düzenli bir şekilde oynuyor. Benzema o kadar olağanüstü bir golcü ki, onu izlerken heyecanlanmamak elde değil. Samir Nasri ise, Fransa da “Yeni Zidane” olarak tanımlandırılan ilk futbolcu. Zidane ile aynı pozisyonda oynaması ve birçok benzer özellik taşıması, Zidane’ın veliahtı olmasında başlıca nedenler. Ancak, asıl neden onun da Cezayir asıllı olup, Fransa milli takımında oynamayı seçmesi. Fransa milli takımının maçını izleyen bir Cezayirlinin karnına ağrılar girmesi, başının dönmesi ve deri döküntüsü yaşamasını kaçınılmaz görüyorum.

Peki sömürü burada bitiyor mu? Ne yazık ki sorunun cevabı hayır… Geçtiğimiz yıl Antalya'da düzenlenen U-17 Avrupa şampiyonasının gol kralı Yannis Tafer de Cezayir asıllı… Lyon'da oynayan ve geleceğin Benzeması olarak nitelendirilen Tafer, şu an Avrupa'nın en fazla gelecek vaad eden 10 oyuncusundan biri.

Fransızların arakladığı bir diğer Cezayirli ise Sofiane Feghouli… Onun hakkında daha önce yazmıştım. Feghouli Grenoble da düzenli olarak oynuyor. Ona da “Yeni Zidane” yakıştırması çoktan yapılmış bile. Ligue 1 in en iyi genç orta saha oyuncularından. Fiziksel olarak kendini geliştirmesi halinde bir basamak yukarı çıkmak için çok gecikmeyecektir.












Lyon altyapısından yetişen 1990 doğumlu Saïd Mehamha da Cezayir asıllı. Genç ortasaha gençler düzeyindeki Fransa ulusal takımlarında oynuyor. Mehamha ‘nın oyunun iki yönünü gayet başarılı oynayabildiği ve gelecekte Lyon ortasahasının en önemli oyuncularından biri olacağı konuşuluyor.

Rennes genç akademisindeki birçok genç yıldız adayından biri olan Yacine Brahimi de Cezayir asıllı. Müthiş tekniğe ve büyüleyici oyun zekasına sahip bir oyuncu Brahimi nin şimdiden hayranları oluşmuş durumda. Video sitelerinde birçok görüntüsünü izlemeniz mümkün. 8 Şubat 1990 doğumlu genç oyuncu Fransa U-19 forması giyiyor.

Sochaux ta ise genç bir Cezayirli kanat oyuncusu, Ryad Boudebouz, Fransa tarafından kapılmış durumda. Boudebouz, bu yıl 8 kez Sochaux forması giydi ve Sochaux forması altında ilk ve bu sezonki tek golünü 2-1 kazandıkları Le Mans maçında attı. 1990 doğumlu Boudebouz, 3 kez Fransa U19 formasını giydi.

Omar Benzerga, Lille de yetişen ve geleceğin ortasaha yıldız adaylarından biri olarak gösterilen bir başka Cezayir asıllı oyuncu. 18 yaşındaki genç oyuncu bu yıl Lille formasını hiç giymedi.

Florian Makhedjouf, son yıllarda Sakho, Sankhare gibi üst düzey gençleri yetiştiren PSG altyapısının bir ürünü. Henüz onu izleme fırsatım olmasa da defans ve defansif ortasaha mevkilerinde oynadığı bilgisine ulaşabildim. 1991 doğumlu genç oyuncu da Fransa ulusal genç takımlarında forma giyiyor.

Kuşkusuz yukarda bahsettiğim isimler Fransadaki Cezayir asıllı gençlerin sadece bir kısmı. Ancak bu oyuncular şu an en ön plana çıkanlar. Ancak bu oyuncuların hepsi yıldız olacak ya da üst düzey bir oyuncu olacak demek mümkün değil. Bu oyuncuların birçoğu FIFA kurallarına göre halen Cezayir milli takımını seçme hakkına sahipler. Ancak görünen köy kılavuz istemez derler. Onlar da Fransa formasını giymeyi seçip, Fransa adına Zidane, Benzema ve Nasri gibi büyük oyuncular olacaklar ya da Carl Medjani, Camel Meriem (Monaco), Mourad Meghni (Lazio), Nabil Taider ve Djamel Abdoun (Nantes) gibi Fransatarafından kullanılıp, Cezayir için kullanışsız hale getirilecekler. Örneğin Mourad Meghni 2001 FIFA U-17 Dünya şampiyonluğu kazanan Fransa milli takımının yıldızı iken, sadece 7 kez daha U21 takımında forma giymiş ve Fransa milli takımına bir daha çağrılmamış. Şu an 24 yaşında olan Meghni için 21 yaşını geçtiği düşünüldüğünde Cezayir ulusal takımına dönüş yapma şansı artık yok.

Bu konuda FIFA nın daha sağlam bir düzenleme yapması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü çift uyruğa sahip genç oyunculara küçük yaşlarda cazip gelen büyük ülke milli takımları, onları kullanıp daha sonra bir kenara atıyor. Böylece o oyuncular hem futbol hayatlarının sonuna kadar Fransız milli takımı futbolcu havuzunda kalıyor, hem de Fransa tarafından kullanılmamasına rağmen , Cezayir tarafından da değerlendirilemiyor.

by LeFoot

6 yorum:

CaRtMaNtR dedi ki...

Emin olmamakla beraber Yohann Gourcuff'ta sanırım Cezayir asıllıydı.

gerisi önemli değil... dedi ki...

şimdi cezayir bağımsızlık savaşında fransa yı destekleyen cezayirliler vardır. zidane nın babası da bunlardandır. zidane nın fransa yı tercih etmesinin en önemli nedenlerinden biri budur diye biliyorum. fransa yı destekleyen cezayirlilerin bir adı vardı, ama şimdi aklımda değil.

Adsız dedi ki...

Ukalalik etmek istemem ama 20. yy da bagimsizligina kavustu. sanirim 1960lar. Somurge olus tarihi de sanirim 1830 olmasi lazim.

130 senede de helal olsun fransizlara turklerin 300 senede yapamadigi seyi yapip cezayire somurge olduklarini hatirlatan bir "dil" biraktilar.

Bu arada sanirim "gerisi onemli degil" isimli arkadasin aradigi tabir "pied noir" olmali. cok irkci bir terim olmakla beraber siyah ayak demek ve cezayirde dogan Fransizlara ve kuzey afrikali olmayanlara verilen isimdir.

Cezayirin bagimsizligina karsi olan kesim genelde su gruplardi: Kuzey sahil sehirlerinde oturan orta sinif, somurge durumundan yararlanabilen ust sinif, Hristiyan ve Yahudi azinliklar, ki son grubu anlamak cok normal. Zira somurgenin kalkmasindan sonra 40 yil gecti ve bugun cezayirde cok daha az Hristiyan ve Yahudi bulunmakta. Daha yazarimda burasi tarih blogu degil. :)

aşkın dedi ki...

@gerisi önemli değil:
''Harki''

Yazı keşke (varsa) geçmişteki Cezayirlilere de değinse, Ali Benarbia gibi.Gerçi o zamanlar şimdiki kural yoktu, Fransa'dan sonra Cezayir için de oynayabildi Benarbia.

cagliari42 dedi ki...

iyi de bu oyuncuları cezayir mi yetiştirdi ki? anaları babaları cezayirli ama çocuklar fransa'da doğuyor, eğitimlerini de orada alıyorlar. cezayir'in ne payı var bu gelişim sürecinde? tıpkı bizim mesut'un alman milli takımını seçmesi gibi. annesi ve babasının türk olmasından başka, mesut'un türkiye ile ne gibi bir bağı olabilir?

vinca dedi ki...

Öncelikle 3 senedir iş dolaysıyla Cezayir'de yaşadığımı belirtiyim. Bunca zamandır yaşadığım ülkede fark ettiğim olaylardan birisi; Fransa sempatizanlığının devam ediyor olması. Türkiye mi Fransa mı dersen hala herkes Fransa diyecektir. Öğretilmiş yanlış bir tarih bilgileri var. Belirli bir yaşın üzerindekiler tarihini gerçekten biliyor ve milliyetçi davranıyorlar. Fakat 65-70 sonrası doğumlu insanlar Fransa'dan şikayetçi değiller. Hatta bir çoğu orda yaşamayı istiyor.

Hal böyleyken, Fransa'da doğup büyüyen genç kuşak ise tıpkı bizim Avrupa'daki gurbetçilerimiz gibi tamamen adapte olmuşlar yaşadıkları yere. Elbette ki futbol oynayan gençler fırsat verildiği zaman Fransa Milli takımını seçiyorlar.

Cezayir'de genel olarak futbol seviliyor ve ilgiyle takip ediliyor. Çok ateşli maçlar var. Gerek lig gerek Milli takım seviyesindeki maçlar oldukça ilgi görüyor. Fakat halen gelişmekte olan ve benim izlenimlerime göre Türkiye'den 20 yıl geriden gelen bir ülke için futbolun üst düzeyde olması beklenemez. Ülkedeki futbol geliştikçe Cezayir asıllı oyuncular dışarıdan gelip kendi ülkelerinde oynayacaktır.