10 Mart 2009 Salı

2016 ADAYLIKLAR













UEFA 2016 Avrupa Şampiyonası için resmi 4 adayı açıkladı. Dün sona eren başvuru tarihi sonunda İtalya, Fransa, Türkiye ve İsveç-Norveç ortaklığı arasında bir karar verilecek
. UEFA komiteleri 2010 Mayıs ayına kadar ülkelerin tekliflerini inceleyecek ve kararı açıklayacak. Adayların turnuva ile ilgili tüm planlarını içeren teklif dosyalarını son teslim tarihi Şubat ayı içerisinde olacak. İskoçya-Galler ortaklığı ile Rusya da bu 4 adaya katılabilirlerdi ama 10 gün önce hala yarışta olduklarını açıklayan İskoç-Gal ortaklığı ekonomik krizin vurduğu darbeyi gerekçe göstererek ortadan çekildi. Rusya'nın da dahil olması bekleniyordu ama 9 Şubat'a kadar herhangi bir teklif sunmadılar. Elde 4 ülke var. Burada tek tek ele almadan önce bir kaç hatırlatma yapalım. Bu ülkelerin içinde 2018 Dünya Kupası'na aday olan hiçbir ülke yok. Rusya eğer başvuru yapsaydı bu alanda tek isim olacaktı. Dolayısıyla adaylıklar bu çerçevede değerlendirilecek. Fransızlar 1998 Dünya Kupası'nı düzenlediler, İsveç 1958 Dünya Kupası ve 1992 Avrupa Şampiyonası'nın ev sahibiydi, İtalya 1990'da Dünya Kupası'na ev sahipliği yaptı. Norveç ve Türkiye bu 2 kupanın organizasyonu konusunda siftahı olmayan ülkeler. Ayrıca turnuvaya başvurmak için en az 9 stat teklif edilmeli, bu 9 tane stadın yanına istenirse 3 adet yedek stat da dosyaya eklenebiliyor ve bu 9 statın içinde en az 2 tanesi 50.000, 3 tanesi 40.000, 4 tanesi 30.000 seyirci kapasitesinde olmalı. Aşağıdaki yazıyı okurken şunu da aklınızda bulundurun turnuva 2016'da 24 takımla oynanacak.

Fransa ile başlayalım. Onlarla başlama nedenim şansının en az olduğunu düşündüğüm ülke olmaları. Sebebi 1998'de bir turnuva düzenlemeleri. 2016'yı almaları demek 18 yıl sonra bir başka turnuva düzenlemeleri demek. Bunun tarihte 2 örneği var. Birisi Meksika. 1970 ve 1986 Dünya Kupalarını düzenlediler. Aradan 16 yıl geçmişti. Diğeri de Federal Almanya 1974 Dünya Kupası ve 1988 Avrupa Şampiyonası'nı düzenlediler. Aradan 14 yıl geçmişti. Bunun dışında ortalama genelde 28-32 yıl arası değişiyor. Hele modern futbolda aday olabilecek ülke sayısı ve ortaklıkların artması sebebiyle Fransızların bu engele takılacağını düşünüyorum. 2020 turnuvası için bir şansları olabilir ama 2016 henüz erken. Stadyum ve altyapı konusunda bir sıkıntıları yok, 1998 turnuvası bunun en net örneği ki, Fransa'da devam eden birkaç stadyum inşaatı da tesis açısından onları oldukça yeterli bir yere getiriyor.
























İtalya. En büyük aday. 1990'dan beri turnuva düzenlemediler. Dünya futbolunun merkezinde oturan ülkelerden birisinin bu kadar uzun süre turnuva düzenlememesi beklenemez. 2018 ve 2022 turnuvalarına da aday olamadıkları için 2016'yı alamazlarsa 2020'yi bekleyecekler ki bu da 30 yıl demek. Yani turnuva düzenleme periyodu açısından bir sıkıntı yok. Stadyum açısından da. İtalya ekonomik krizin etkisinin en fazla hissedildiği ülkelerden birisi oldu ancak 2016'ya kadar bu gidişi tersine döndüreceklerdir. Stadyumların bir çoğunun elden geçmesi gerekiyor, zira 21. yüzyıl stad yenileme stili Kolozyum türü arenaları kabul etmiyor. Genoa, Floransa, Palermo ve Udine'de stat projeleri kapıda. Bu yüzden turnuvayı alırlarsa bir çok statın çehresi değişecektir. 2012'yi alamadılar ve Doğu Blokuna kaptırdılar. Dolayısıyla son seferde reddedilmiş bir futbol ülkesi olarak teklif yapıyorlar. Ülkede son yıllarda ayyuka çıkan futbol kaynaklı yolsuzluklar ve meydana gelen taraftar olayları sonucu oluşan ölümler en büyük dezavantajları. Yine de 4 ülke arasında en güçlü aday olduklarını düşünüyorum.



















İsveç-Norveç ortaklığı. Ekonomik açıdan 4 ülke arasında en az sorun çekecek adaylık İskandinavya'dan. Bir ortaklık olması ülkelerin yükü paylaşmaları anlamına da geliyor. Şu anda İsveç'teki neredeyse tüm tesisler elden geçiyor. UEFA bu 2 ülkede karar kılarsa İsviçre-Avusturya ve Ukrayna-Polonya'dan sonra Avrupa futbolunda fazla söz sahibi olmayan 2 ülkenin ortak adaylığına üçüncü kez turnuvayı göndermiş olur ki bu onların gelecekteki seçimleri açısından büyük bir gösterge olur. Avrupa'nın merkezine olan uzaklığı ve stadyumların çok yüksek kapasitede olmamaları önemli etken (gerçi belirttiğimiz gibi bu eksiği kapatacaklar). Yolsuzluk, taraftar olayları, şiddet gibi hadiselere de bugüne kadar pek bulaşmadılar. 1992'deki turnuvanın yarattığı efsane bugün hala dillerde. Dolayısıyla, bana göre İtalya'dan sonra en şanslı adaylık burada.Hatta sadece 1 adım gerilerinde yer alıyorlar diyebiliriz.

Gelelim Türkiye'ye. Yabancı forumları dolaştım. "Bu Türkiye neden her organizasyona başvuruyor ayırmadan?" şeklinde alay konusu olmuşuz a dostlar. Hele Olimpiyat kavgamızı yenilen pehlivana benzetenler sıraya girmiş. Neyse biz onları bir kenara bırakalım. bizim tunchay'la bir fikir alışverişi yaptık. Stat konusunda benim kafamda ufak tefek problemler olsa da inşaat tarafında bir falso yaşamayız. Derdimiz sosyal aktivite konusunda. Teklif edilecek stadyumlar arasında örneğin Şanlıurfa'da yeni yapılan GAP Stadyumu var. Her şehirde ortalama 2-3 takımın maçlarını yapması demek, aşağı yukarı 60.000 tane adamın bu şehirlere akın etmesi demek. Alman, Portekizli ve Belçikalı adamların Şanlıurfa'da oynayacağını düşünelim. Bu adamlar maç öncesi ve maç sonrası geç saatlere kadar elinde birayla sokaklarda dolaşmak isteyecek. Akıbetleri Urfa'da ne olur bilemiyorum. Bu sadece o şehir için değil Anadolu'daki tüm şehirler için geçerli. İstanbul'dan en fazla 2 stadyumu teklif edebiliyoruz. Bu demektir ki Seyrantepe, Şükrü Saraçoğlu ve İstanbul Olimpiyat Stadı üçlüsünden birisini eleyeceğiz. Sonuncusunu elersek finali ya elden geçmiş İzmir'de ya da maksimum 57.000 kişilik bir stadyumda oynatacağız demektir. Eğer Olimpiyat Stadı'nı katarsak işin içinde ulaşım ve 2 yeni stadyumdan birisini eleme durumu var. Kayseri cepte. Bu 3 stadın hazır olacağını gösteriyor. Ankara, Antalya, İzmir, Trabzon (en üst resimdeki proje onlara ait) ve Bursa organizasyonun alınması halinde yetiştirilecektir ki bu şehirlerin konaklama, sosyal olanak açısından bir problemleri olacağını sanmıyorum. İçinde uluslararası havalimanı olan 1 şehir ve stat daha gerekiyor. Şanlıurfa olması halinde yukarıdaki sorunlar baş gösterebilir. Eskişehir ve Adana aklıma geliyor Şanlıurfa'dan önce. Ama bu aynı zamanda hep bahsettiğimiz futbolumuzun doğuyu dışlaması durumuna getirecek tabloyu. Pek parlak bir tablo görmüyorum adaylık hakkında. Dürüst olalım en az şansa sahip ülkeyiz.

26 yorum:

pclion dedi ki...

Dutchman, senle bu kadar ters düştüğümüz bir yazı okuyacağımı hiç düşünmemiştim. Benim sıralamam sana göre tam ters, bana göre en iddialı iki ülke Fransa ve Türkiye. Şanlıurfa stadının bildirileceğini ise sanmıyorum. Eskişehir en iddialı aday son şehir için, Adana da bana göre mantıklı. Final de muhtemelen Aslantepe ya da Saraçoğlu'nda olur...

tunchay dedi ki...

ukrayna-polonya'nın aldığı bir turnuvayı türkiye'nin de alabileceigni düsünüyorum acıkcası.

ben şunu ekleyeyim. Türkiye'de bir final oynanacak bu eger Ankara'ya daha büyük bir stat yapılmazsa kesinlikle Atatürk Olimpiyat Stadı'nda oynanacaktır. UEFA'nın da Fifa'nin da final seçiminde en önem verdiği şey kapasite. Dünya kadar sponsor var, ayrıca en çok para finalden kazaniliyor. E hal böyle olunca, yemisim akustigi diyorlar dogal olarak.

Almanya'da Berlin Olimpiyat Stadı'nda oynandi mesela, Ingiltere'nin tek adayı Wembley'dir, Fransa'da St Denis Park, Atina'da Olimpiyat Stadı vs.

Yani İstanbul'dan iki stat seçilecekse birincisi kesinlikle Olimpiyat olacaktır, ikincisi için ise, proje gerçekten yolunda gider ve Aslantepe'de süper bir stat çıkarsa seçim orası olacaktır.

Fenerbahçe Stadı çok güzel bir stat ama İstanbul'da ancak üçüncü sırada yer alabilir. Sadece stat mimarisi ve yapı olarak bakmamak gerek olaya. Aslantepe'nin hem yeri, metro ulaşımı, şehrin merkezine ve otellere yakınlığı gibi sebepler stadı epey öne çıkarır.

Olimpiyat Stadı için ise herhalde eşşek değillerse 7 yıl içinde metro ve ulaşım sorunu da çözülür..

Fırat'la da konustugumuz gibi esas sorun anadolu şehirlerindeki sosyallik. Bakın hani cok bilmis olarak anlatmayayım ama, Almanya 2006'da ve İsviçre-Avusturya 2008'de, kupanın maçlarının yapıldığı 7 şehri gezdim. Hepsinde Fan Area'larda maç izledim, bira içtim, yemek yedim, otel buldum. Bunu sağlamak bizim için daha büyük bir problem olabilir. İsviçre maçından sonra Basel'de "nası koduk koçuum" şeklinde volta attım. Ankara'da Ukrayna bize 3 çektikten sonra gezen gençleri sopalamama medeniyetini yakalamazsak, festival diye düşünülen şey koca bir kazık olur ülke için, açık konuşalım :)

Adsız dedi ki...

En az şansa sahip ülke Fransa mı Türkiye mi? ;)

cisco dedi ki...

yaziyi okumaya baslarken ilk resmi gorup "oha bu proje kiminse direk ona versinler hic kasmasinlar" diyip, son oranin trabzon oldugunu ogrenince bi sure kilitlendim.

onun disinda genel soylenenlere katiliyorum. fransa 98i yapmamis olsa kesin alirdi.

turkiye'nin eksigi ise bence ulasim. diyelim italya gurup macini trabzonda oynadi ceyrek finale izmire gidicek. nasil tasiycan 50000 kisiyi trabzondan izmire 1-2 gunde?

Adsız dedi ki...

Yanlışınız var, zira en üstteki resim dubai de yapılması planlanan el kuruve stadı :)

trabzonspor, naaptın sen ya?

maRco dedi ki...

ne şanlıurfası ya oraya stad werilsinde bak maça gelenlerin başlarına neler geliyor. taciz dayak vb. bir sürü şey

AbSurDMaN dedi ki...

İlk resim bir strateji oyunundan kesit gibi :)

alchoburn dedi ki...

Daha önce de konuşulmuştu sanırım "haziran ayında adana sıcağında 90 dakika futbol" şeklinde. Aynı olayı Şanlıurfa'da düşünemiyorum o nedenle.

Düşünsenize futbolcular maç çıkışı serinlemek için GAP'a gitmişler, Polonya'lı futbolculardan biri boğulmuş falan.

Şaka bir yana o kadar kötümser değilim, son dönemde Türkiye'ye verilen finallerden dolayı özellikle şansımız olduğunu düşünüyorum. Ayrıca 2010 mayıs ayına kadar dünya kupası akibetimiz de belli olacak, bence bu alandaki başarımız da bir miktar etkiler komiteyi.

CaRtMaNtR dedi ki...

Trabzon bu projeyi tamamlarsa gerçekten mükemmel bir iş yapmış olacak. Ama bahsettiğimiz şehir Trabzon. Orada Milli Takım maç yapar ve kaybeder maç sonrası alkol duvarını aşmış diğer takımın taraftarlarını Trabzon halkının elinden ancak askeri birlik alabilir. Keza benzer durumlar diğer şehirlerde de yaşanabilir.

Fakat bunlara rağmen illa aday şehirler yazmak gerekirse şu anda söz konusu stad yenliemelerinde o zamana yetişeceğini varsayarak İstanbul, Ankara İzmir, Antalya, Bursa, Sivasi Kayseri, Trabzon ve Rize illerini sayabilirim. Finali ise elden geçirilip avrupa standartlarında bir stad haline geline Ankara Atatürk stadında oynatıldığını hayal ediyorum. Yarı Finallerden birini İstanbulda Kadıköy yada Aslantepe diğerini ise İzmir'de oynatmak gerekir. İstanbuldan ise seçilecek stadlar muhakkak Aslantepe ve Kadıköy olmalıdır. Olimpiyat stadında maç oynatıp rezil olmaya gerek yok bence.

Ama Trabzon örneğinde belirttiğim nokta bizim için stad projelerini tamamlamaktan daha zor. Ama bu vesile ile ülkemizde taraftar olma ve yenildiğinde karşı tarafın sevincine saygı duyma kültürünü geliştirebilirsek bu turnuvada maddi kazancımızın çok çok ötesinde bir kazancımız olur.

Sonuç olarak benimki ütopya canım :D

mondo trasho dedi ki...

şansımız sıfırın da altında. kayseri stad yaptı diye havaya girdi federasyon. alay konusu olmamız kadar doğal bir durum da yok. tek anataj iki kupa finali oynanması ama o da bir yere kadar mantıklı kılar bu adaylığı. şansımız hiç yok.

Fuzzy Logic dedi ki...

Bence en büyük dezavantajimiz ulasim ve konaklama. Bu nedenle Ankara, Istanbul, Antalya, Kayseri ve Izmirden sonraki en olasi sehirler Konya, Eskisehir ve Sivas olacaktir zira buralarada kör topal da devam etse bir hizli tren projesi mevcut. Yumurtayi görmeden icraat yapmayan yapimizi düsünürsek mevcut proje uzerinden planlama yapmak daha akillica olabilir.

Konaklama sorunu ise ayri bir mevzu. Su haliyle konaklama sorununu en az hissedegimiz sehirler Antalya, Istanbul ve izmir gibi gözükmekte lakin önceki deneyimlerden asiri yuklenme durumunda istanbulun bazen yetersiz kaldigini biliyoruz, Istanbuldan iki stadin ev sahipligi yapacak olmasi düsünüldügünde ek tesise ihtiyac var sanirim. Kayseri icin Kapadokya ve civarinin varligi acigi bir nebze azaltabilecek olmasi bile ek tesise gerksinim var.Yukaridaki varsayimdan yola cikildiginda Eskisehir, Sivas, Konya hem stadyum hem konaklama tesisi ilavelerine ihtiyaclari var.

Ben de turnuvanin türkiyenin cok batisina yikilmasini istemiyorum ama haziran - temmuz sicagini düsündügümüzde sanliurfada maclarin oynanmasi sporcu sagligi acisindan elverisli olmayabilir. Sanliurfa, Mardin, Van bölgesi civarinin Turistlere karsi kötü muamele yapabilecekleri savina tamaman katilmiyorum. O bölgeye yapmis oldugum gezi sirasinda inanilmaz sayida turist gözlemlemistim (biz kendimiz gidip görmedigimizden pek bilmiyoruz) ve yerel halkin Turistlerle diyalogunda hic de garipsenecek bir durum yoktu. Iyi bir planlama ve organizasyon ile Sanliurfanin (ya da bölgedeki benzer bir sehrin) turnuvaya ev sahipligini layigiyla yapabilecegini dusunuyorum lakin sanliurfa stadinin yeni bitmis olmasina ragmen tekrar turnuva oncesi revizyona ihtiyaci olabilir, belki portatif tribunler ile sahaya daha yakin tribunler gibi ama bunlar daha sonra incelenecek detaylar.

Özetlersek
Istanbul x 2 (+1 yedek)
Izmir
Ankara
Kayseri
Antalya
Eskisehir
Konya
Sivas
Sanliurfa

Ben adayligimizin cok zayif oldugunu dusunmuyorum. Yes, We can

Adsız dedi ki...

genel olarak TUNCHAYa katılıyorum diyebilirim.
bana göre kesinlikle en şanslı ülke İTALYA ama ikinci biziz.Şenez erzik'in sayesinde kazandığımız şamp.ligi ve uefa finallleri bize bu turnuvayıda getirmede en önemli etken olacaktır.size 9 stat sayıyım.istanbuldan tabiiki aslantepe ve olimpiyat olacaktır.en yeniler ve en kapsiteliler düşünülünce ne yazıkki güzelim saraçoğlu güme gidecek.keşke en azından 1 maçta orada oynatabilseydik.3.hazır stat kayseri 4.hazır stat universiade tecrübesi ile izmir atatürk 5.stat antalya kesinlikle.şehir olarakta çok uygun antalyamız.6.stadımız ihalesi yapılan 33bin kişilik konya..havalimanına ve yeteri kadar otele sahip (fazlasıyla 4-5yıldızlı otel var.mevlana turizmi dolayısıyla yapılmış)olan konya banko şehirdir.7-8-9.statlar bursa,ankara ve urfa olabilir. ama ortada bişey yok bu şehirlerde söylentiden başka.bursa pojeyi bitirmiş ama ihalesi olmadı.Konya ihaleyi yaptı 2010a yetişecek diyenler var en geç 2011de konyanın stadı hazır olacak.bence ne olursa olsun urfada olmalı.çünkü ülkenin sadece batısında olursa turnuva iyi olmaz bence.trabzonda ulaşım için çok ters bi kent! ama projesi çok güzel.ben konyalıyım ve kazanırsak turnuvanın konyaya geleceğinden eminim.neden mi? hem ulaşım hem havalimanı hem ülkenin otasında bulunması antalya ve ankaraya yakın olması.

eurostadiums dedi ki...

ya saçmalamayın arkadaşlar olimpiyatsız turnuva olamaz...hiç mi turnuva izlemediniz..7yıla herşey hazırlanır.italya yada biz ve şehirlerde kimse KONYA'YI yazmamış ama KONYA banko şehir.Stadı yapılmaya başlandı bile

Gokhanson dedi ki...

final yeni inönüde olur..ne kadiköyü...aslantepe 2.stad olur istanbuldan...

eurostadiums dedi ki...

alchoburn çok sıcak olur urfa demiş.ne alaka kardeşim!
izmirde antalyada çok mu farklı sıcaklık.2 yazdır kemerdeyim yürümek bile zor sıcakta.ama maçlar gece olacak canım kardeşim.
yazık olmasın canım 30bin kişilik urfa stadına ve doğu halkıda yararlansın turnuvadan.Özellikle urfa olsun!
bencede polonya-ukrayna alıyosa bizde alırız.şansımızı sıfır gören düşüncesiz arkadaşlar.şamp.ligi ve uefa finalini almadan öncede imkansız diyolardı ve formula 1 gelmeden öncede.şansımız sıfır değil ama kolayda değil

pclion dedi ki...

Bu arada eurostadiums haklı, bir şehir açıkta kalınca şaşırmıştım zaten. :) Konya da banko olacak projede, hatta öyle ki İstanbul, Kayseri, Antalya'yla beraber kesin yer alacak şehirler arasında. Ankara ve İzmir'in dahi projesi yokken Konya'nın ihalesi yapılmış durumda...

Olympian dedi ki...

kuresel isinmaya dair ongoruler gerceklesirse, trabzon un yeni stadi kisa bir sure sonra sular altinda kalacagindan, yeni bir stadyum gerekebilir : )

izmir, konya gibi sehirlerimiz ayni sebepten dolayi, avrupa nin ilk once collesecek 5 sehri arasindalar. su falan bulunamayabilir oralarda da.

aslinda yorumu "ne bicim insansiniz siz, futboldan baska bisey bilmiyorsunuz, birazcik onemli mesele konusun" insani olarak bitiresim geldi boyle seyler yazinca ama varol doken bu aralar cok formda, ondan tirsiyorum : )

Sağ Açık dedi ki...

Bahsi geçen Trabzon şehrinde 2007 yılında Karadeniz oyunları adı altında uluslararası bir organizasyon gerçekleşti. Hiç duydunuz mu o organizasyon için gelen sporcu ya da kafilelerle ilgili bir sorun olduğunu? Tamam belki bir Avrupa Şampiyonası kadar büyük bir organizasyon değil, ancak Trabzon kenti de öcü değil. Schalke'lilerle, Dinamo Kievlilerle, Bilbao'lularla sorun olduğunu duydunuz mu? Şu Trabzon kenti hakkında kulaktan dolma, uzaktan duyma bilgiler bir kenara bırakılsa ne güzel olur dimi.

Euro 2008'de Stade de Geneve'de toplam 3 maç oynanmış, Klagenfurt-Wörthersee stadında da, Stade Suisse'de de...Planlamayı yapıp, bu 3 maçın arasındaki zamanı uzun tutarsan pek ala ulaşım sorununu da konaklama sorununu da (ki ben bu iki konuda da sorun olduğunu düşünmüyorum) aşabilirsin. Japonya-Kore dünya kupasında grup maçlarından sonra Kore'den Japonya'ya, Yarı Final maçından sonra da Japonya'dan Kore'ye gidiliyor da, bugün karayoluyla İstanbul'dan 15 saatte, Ankara'dan 9 saatte gidilebilen Trabzon neden sorun oluyor anlamış değilim. Bugün İstanbul'dan Antalya'ya karayoluyla kaç saatte gidiyorsunuz?11-12 saat, aradaki 3-4 saatlik fark mı etkiliyor Trabzon'u? Bu karşılaştırmayı vermemin sebebi, bu konuda fikrini sorduğum Lütfi Arıboğan'ın da karayoluyla ulaşım konusunda sorunlar olduğunu söylemesidir.

İster sevin, ister nefret edin Trabzon bu ülkenin futbol kentidir. Böylesi uluslararası bir organizasyonda da mulaka olmalıdır.

Doğu halkı turnuvadan yararlansın derken Karadeniz halkını görmezden gelmek de ayrı bir trajikomiklik bana göre.

Olympian dedi ki...

@sag acik

nasil futbol kenti bu arkadasim, kume dusme hattinin uzerinde surunen takimi alip sampiyonluk potasina sokan adamin iki maglubiyetle isliklandigi futbol kenti mi?

CaRtMaNtR dedi ki...

Sorun Trabzon'un futbol kenti olup olmaması değil sorun olası bir yenilgide olabilecek olaylar. Karadeniz oyunları çapı ve tanınırlığı bakımında karşılaştırılacak bir örnek olmayabilir. Ayrıca yabancı bir takım Trabzon'u H.A. Aker'de yendiğinde az sayıda taraftarı oluyor ama milli takımın üst düzeyde bir turnuvada trabzon'da yendiliğinde karşı takımın taraftarları kutlamayı direkman Trabzon sokaklarında ve muhtemelen yüksek promil alkol ile yapacaktır.

Ehh böyle bir durumda silaha düşkün Trabzon halkının içinden olayı abartıp sorun çıkartacak birileri olabilir. Ailemin bir kısmının Trabzon orjinli olması sebebiyle Trabzon gibi bir ilin böyle bir olayın yaşandığı şehir olarak tüm Avrupa'da haber bültenlerine çıkmasından rahatsız olurum.

Ha ilk yorumda da belirttiğim gibi bu turnuvaya hazırlanma sürecinde sadece Trabzon'da değil tüm ülke genelinde yenilgiyi kabullnme anlayışınıda oturtabilirsek hayatımda yediğim en güzel kapağı büyük bir zevkle kabul ederim.

Fakat şu anki dinamiklerle ateşli seyircisi olan illerimizde milli takımımızın maç yapması durumunda oluşacak saha dışı sorunlar en az projeler kadar önemli bir engel önümüzde.

Sağ Açık dedi ki...

Evindeki son 2 maçını kaybeden,bu kayıplarla 25 yıldır kazanamadığı lig şampiyonluğunu zora sokan takımın teknik direktörünü, sahanın en verimli futbolcusunu oyundan çıkardığı için ıslıklayan kentten bahsediyoruz.

Küme düşme hattının üzerinde takımı almış dediğin Ersun Hoca göreve 27 ekim 2007'de geldi. Göreve geldiğinde Trabzonspor 9. sırada idi, 5. sıradaki rakibiyle arasında 3 puan, dördüncü sıradaki rakibiyle 6 puan, üçüncü sıradaki rakibiyle 8 puan fark vardı. Ligi ise beşinci sıradaki takımdan 6 puan, dördüncü sıradaki takımdan ise 24 puan eksik biçimde 6. sırada bitirdi.

Henüz ligin 10 haftası oynanmışken, küme düşme hattının hemen yukarısı kavramını, hele de şu yukarıda söylediğim durumdaki bir takım için nasıl kullanabildin anlayamadım.

Adsız dedi ki...

bence ideal rota: istanbul-izmir-antalya-mersin olmalı. bu şehirler hem deniz kenarında, hem turistik (konaklama açısından) hem de farklı kültürlerden insanlara daha sıcak bakabilecek yapıdalar. bu şehirlere futbol ve üniversite şehri olduğu için eskişehir eklenebilir.

km dedi ki...

Onlarla başlama nedenim şansının en az olduğunu düşündüğüm ülke olmaları.

demissin fransa için

Dürüst olalım en az şansa sahip ülkeyiz.

demissin en sonra. yazıyı yayınlamabilirsin hatayıo solemek istedim.

Alper Öcal dedi ki...

@tuncay

SS direk şehrin ortasında yahu. Yürüyerek gidiyorsun stada. Esas bu sebeplerden ötürü öne çıkacak bir stad varsa o SS'dir.

Aslantepe yeni ve daha modern oluşuyla öne çıkar.

Unknown dedi ki...

Denizli'yi de unutmamak lazım. Denizli'de konaklama açısından bir problem olacağını sanmıyorum. Kentin Ege sahillerine yakınlığı ve başlı başına Pamukkale'siyle ayrı bir değer olduğunu düşünüyorum.

bonaventure dedi ki...

ne çok seviyoruz olası avrupa şampiyonasını kazanma ihtimalinde nerelerde stad yapmamız gerektiği üzerine geyikleri.

trabzonda yapılması gündeme gelen bir proje vardı. bu fotodaki miydi onu tam olarak bilmiyorum ama şunu iliyorum ki stad 100 milyon dolar civarında oluyormuş. o projedeki gibi yapılırsa yani denizi doldurup üzerine stad yapılırsa proje 208 milyon dolara mal oluyormuş ki o paraya ülkenin dört bir yanına 4 tane stad yapılıp hepsinde de uefa finali oynatmak mümkün sanırım.

öte yandan şu urfa sıcağında maç yaptırtmaz fifa diyenlere amerika 94 ü hatırlatır, 94 te yayın saatlerinden dolayı gündüz vakti oynanan maçlar yerine urfa da en azından gece maçı yapılabileceğini belirtirim.