Zamanında bir İngiliz nefret mangası yapmıştık. Bugün de Amerikan Milli Marşı'nın uzun metrajlı videolarının mangasını yapalım. Hani meşhur "Guatemala'daki Amerikan elçisi kaçırıldı zaptedip gelelim" temalı Atv-Michael Dudikoff işbirliği filmlerin çağdaş versiyonları. Filmleri 2 milyon dolar yerine 100 milyon dolar yapınca, Michael Dudikoff yerine de tanınmış bir aktörü oturtunca yiyoruz sanıyorlar, ona bitiyorum.
1-Independence Day: Amerikan Bağımsızlık gününde, ABD tüm dünyayı uzaylılardan kurtarır. Bu kadar net gözümüze sokmayın bari. Filmin bir sahnesinde Will Smith uzaylıyı döver..Uzaylı dövülür mü lan?
2-Pearl Harbour: Ne diyeyim, yardım için toplanan kanlar Coca Cola şişelerindedir, Japonların hepsi acımasız samuraylar, Amerikalıların hepsi günahsız faniler gibidir. Şen ola..
3-Rambo I, II, III: Sly bir sahnede okla düşmanı moleküllerine ayırır. Daha ne olsun?
4-Rocky IV: Rocky gider, Moskova'da Rus devini nakavt eder. Maç sonunda da "gelin dostlar birlik olalım" mesajı verir. Biz de yedik. Apollo denen oynak herifin kıçındaki Amerikan bayrağı ve James Brown eşliğinde sahnede oynayıp sonrasında hamam böceği gibi kıvrana kıvrana öldüğü sahne beyaz perdede gördüğüm en yağ eritici sahnelerdendir. Geber ulan.
5-The Patriot: Bütün İngilizler yine kötü, acımasız ve cani, bütün Amerikalılar, aile babası, mazlum, sağduyulu tipler. Mel Gibson filmde ölen karısının kardeşine asılır, yerim öyle Redneck'i. Gibson'ı bir gün İngilizler fena kıstıracak ama dur bakalım.
6-Black Hawk Down: Mazlum Amerikalı askerler, Mogadişu halkı tarafında hunharca öldürülür, kahramanca şehit olurlar vesaire vesaire..
7-Windtalkers: John Woo gerek ismiyle, gerek yaptıkları ile kendi sinema kültürünü tek kalemde silmiş bir adamdır. Bir taraftar Zhang Yimou neler yaparken Woo Amerikan askerlerinin namını kurtarma peşindedir. Uzak doğunun yüz karasıdır gözümde. Bu film de onun uşaklık mesailerinden biridir.
8-We Were Soldiers: Aha yine Mel Gibson, yine Vietnam Savaşı, yine sağduyulu "Haydi T.J. nefes al, Eve gidince sevgililerimizle Omaha sahili'nde turlayacağız T.J., T.J.....Tijeeeeeeeeeeeeeeey" replikli sahneler. Ne bekliyorlar, çıkıp "tamam Vietnam'da siz kazandınız" dememizi mi?
9-Air Force One: ABD başkanı sadece emir vermez, gerektiğinde gidip teröristleri kendisi halleder, Air Force One hava boşluğuna girmez vatan bölünmez, Osama gerekirse seni bizzat gelip ben hallederim, bak hala ne yapıyor...
10-24: Sonuncusunu beyaz perdeden değil TV ekranından seçtim. Dünyada orta doğu diye bir bölge olmasaydı Kiefer Sutherland ne yapacaktı merak ediyorum. Sıkışınca, kim yaptı? "Orta Doğu'daki teröristler abi kim olacak". Ha iyi ver oradan ratingi...
Eğer "arkadaş ben bunun panzehirini de istiyorum" diyorsanız, sadece isim olarak bir kür vereyim. Listeye geçmeden sadece şunu söyleyeyim ki, Michael Clayton'ı izledikten sonra iyice emin oldum McCarthy bugün yaşasaydı George Clooney şu anda hapishane hayatının ilk yıllarını bitirmişti.
1-The Thin Red Line
2-Bowling For Columbine
3-South Park: Bigger, Longer Uncut
4-Dr. Strangelove
5-Syriana
6-Good Night, Good Luck
7-Apocalypse Now
8-Full Metal Jacket
9-Born On The Fourth Of July
10-The Deer Hunter
13 yorum:
buffalo soldiers, three kings, lord of war, jarhead, wag the dog ve tailor of panama da keyifli panzehirler klasmanına dahil edilebilir belki
tümüne katılıyorum doğrudur...
first blood bayagi bi muhaliftir aslinda. sonrasi hikaye tabi.
süper bir liste..
bir gün uzaylılar dünyayı istila ettiğinde görürüm seni hollandalı...
iski yi mi arayacan o zaman nasa yerine?
:)
harbiden uzaylılar saldırsa kim kurtarcak bizi? george clooney mi? lütfen kendimize gelelim ve uzaylılara karşı birlik olalım... haydi hep birlikte elleri yıkayalım, haftada bir kere uzaylıları keselim, fırçalayalım onları, tertemiz yapalım, haydi hep birlikte hep birlikte biz biz olalım, yemeklerden önce elleri yıkayalım...
ben de jarhead diyecektim Benway demiş. syriana da süper. izlemek lazım tekrar.
Daha 2 gece önce Full Metal Jacket'i izledim. Syriyana ile Apocalypse Now yolda. Fırat abi bu blogu seviyorum çünkü benimle aynı güdülere, düşüncelere sahip insanlar tarafından yazılıyor...
bi dakka nasıl yani. sen şimdi independence day'de bill pullman'ın canlandırdığı amerikan başkanı karakterinin f16yla uzay gemisine saldırması sahnesini amerikan propagandası olarak mı değerlendiriyosun; sana çok teessüf ederim :))
Abi oldu mu şimdi, ne işi var 24'un o listede. Tarihte yapılmış en başarılı produksiyonlardan biri olması bir yana, neredeyse her sezonunda teröristlerin has be has amerikalı şirket sahipleri oldukları ortaya çıkan dizidir bu. Bu dizide jack bauer'in babası kardeşi, hatta bizatihi amerika başkanı'nın terörist oldugu ya da teröre destek verdigi yayınlanmıştır. Tabi ki, vahşi kapitalizmi afişe etmeye çalışmamaktadır ama, ırksal ya da bölgesel bir ayrımcılık yapmamak için de ellerinden geleni yapmışlardır, apolitik bir duruşu korumaya çalışmışlardır. Çoğu sezonda da o ortadoğulu teröristlerin finansörlerinin, elebaşılarının gayet batılı oldukları gösterilmiştir. Lütfen, biraz dikkat!
Bizim sinema sitesine benzer içerikli bir yazı hazırlamıştım, o yazıyı makaslayarak, kısa bir bölüm ekleyeyim müsadenizle...
"Nefret ediyorum... Bu samimiyetten uzak özeleştiri anlayışınızdan tiksiniyorum...
Amerikan sinema endüstrisinin, 80-90 yılları arasında çektiği bir çok filmin kötü adam ihtiyacını Ruslar karşıladı. Soğuk savaşın Amerikan halkı üzerinde bıraktığı negatif etkiyi olabildiğine kullanma çabası hiç şüphesiz. Kimi zaman boks ringinde verdiler ağızlarının payını, kimi zaman Afgan çöllerinde, kimi zamanda Amerika içlerine kadar sızmış ajanlarına karşı New York sokaklarında.
Bu filmlerin etkisi ile Ruslardan tiksinen bir dolu insan tanıyorum. Benim bile çocukken "kötü adam" denildiğinde aklıma Ivan Drago gelirdi misal... Rambo 3'de helikopter kullanan Rus subayını kim unutabilir?
Rambo demişken o seri ve geçirdiği evrimden kısaca bahsetmek lazım. Aslında Rambo'nun birinci filmi First Blood, Amerikan askerlerinin Vietnam sonrası eve dönüşte yaşadığı toplumsal baskıyı anlatan ve buna eleştiri getiren başarılı bir filmdir. Elbette Taxi Driver kadar sistemi alaşağı etmiyordu ama Vietnam gazisi bir askerin eve döndükten sonra insan yerine konulmayışını başarı ile anlatıyordu. En önemlisi bir kahraman yaratma çabası yoktu ilk filmin.
Daha sonra çekilen devam filmlerinde Rambo, vatanın bekası için savaşan bir çeşit süper kahramana dönüştürülmeye çalışıldı.2. filmde Rus takviyeli Vietnamlıların elinden esir askerleri kurtardı,3. filmde ise ezilen Afgan halkının mücadelesini kendi mücadelesi gibi benimsedi. O film oldukça ironik bir yazı ile biter; "Bu film Afganistan'ın cesur halkına adanmıştır"
Sahiden cesur oldukları için mi adanmıştı bu film Afgan halkına, yoksa ortak düşman Rus olduğu için mi? Üzerine fazla konuşmaya gerek yok aslında Amerika'nın Afganistan işgalini gördükten sonra...
11 Eylül sonrası ABD ile birlikte sinema endüstrisi de yeni bir yön çizmeye başladı kendine. Son zamanlarda izlediğim ve birçoğunun adını bile hatırlamadığım beş para etmez filmlerinin kötü adam kontenjanını Araplar dolduruyor artık.
Bu filmler sıradan aksiyon filmleri olarak çekilseydi, bu kadar nefret uyandırmazdı bende. Beni bu filmlerden tiksindiren, o yalancı mesaj kaygısı.Yani sisteme giydiriyoruz mesajı veriyor havasında bir yandan,diğer yandan da "Barış getiriyoruz" yalanları altında işgal ettikleri,kan ve göz yaşı götürdükleri coğrafyanın insanlarına karşı gösterilen aşşağılayıcı tavır; "tamam bizim de hatalarımız var, ama bu insanlarda terörist olmaya çok meyilli arkadaş!"
Bütün Ruslar kötü,bütün Vietnamlılar katil,bütün zenciler uyuşturucu satıyor,bütün Araplar terörist ama bizimde suçumuz var elbette.Nefret ediyorum... Bu samimiyetten uzak özeleştiri anlayışınızdan tiksiniyorum..."
Black Hawk Down a haksızlık yapmışsın bence :)
Panzehir listesine Watchmen'de rahatlıkla girer bence. İnceden inceden sağlam giydirmeleri var Sam Amcaya.
Bu arada Rambo'yu veya Rocky'i izlerken çocuk aklımda pek az amerikan yanlısı fikir kalmış. Daha ziyade olm Rambo varya Vandamı döver. O neki Buruşlii hepsini katlar kenara kor muhabbetleri aklıma geliyor :D
Yorum Gönder