DIŞ HATLAR GELİŞ

13 Temmuz 2003, Sabah Gazetesi

G.Saray'ın Barcelona'dan transfer ettiği Hollandalı Frank De Boer dün Avusturya kampına katıldı. Yıldız oyuncu, özel bir uçakla başkan Özhan Canaydın ile birlikte Avusturya'ya geldi. De Boer'i havaalanında kalabalık bir taraftar grubu karşıladı.

14 Temmuz 2008, Samanyolu Haber

Fenerbahçe'nin Mallorca'dan transfer ettiği 27 yaşındaki İspanyol santrfor Daniel Gonzalez Güiza, bugün saat 16.45'te Atatürk Havalimanı'na indi. Güiza'yı havalimanında çok sayıda taraftartar karşıladı. Uçaktan iner inmez boynuna Fenerbahçe atkısı asılan ve çiçeklerle karşılanan Güiza, ilk açıklamalarını da canlı yayında FB TV'ye yaptı.

1 Temmuz 2009, Fanatik
Ankaragücü, İngiltere Milli Takımı forması da giyen Manchester City'den Darius Vassell'i, transfer görüşmeleri yapmak için Ankara'ya getirdi.İstanbul'dan 1 saatlik rötar sonrası Ankara'ya gelen İngiliz futbolcuyu havaalanında çok sayıda taraftar karşıladı. Vassell'in Ankaragücü yöneticileriyle birlikte havaalanı iç hatlar kapısından çıkması üzerine taraftarların coşkusu bir kat daha arttı. Yaklaşık 300 araçlık konvoy, yöneticilerin ve Vassell'in bulunduğu aracı İngiliz futbolcunun kalacağı otele dek izlediler.

Yukarıdaki ilk 2 isimden birincisi Türkiye'den giderken havalimanında kimse yoktu. Aynen boynuna atkılar takılarak karşılanan Michael Skibbe'de olduğu gibi. Gönderilirse Guiza'da da böyle olacak. Hatta bu ven benzeri isimlerin bazıları Türkiye'den ayrılırken bırakın bir taraftarı yönetici bile bulamıyorlar kendilerini uğurlamak için. Dünyada dış hatlar gelişle gidiş arasında ev sahipliği yaptığı taraftar sayısı arasında bu kadar fark olan bir ülke var mıdır acaba? Biz genelde karşılamayı severiz, uğurlamayı değil. Darius Vassell'de de böyle oldu elbet. Korkum ülke taraftar profilinin Ankaragücü tarihinin belki de en sansasyonel transferine de kaçırdığı ilk golde oyuncu kötü performans gösterirken takınacağı tavır. O da bir gün ülkeden kimse uğurlamadan ayrılacak büyük ihtimal. Tabi bütün bunlar imzanın atılması halinde geçerli olacak. Ankaragücü taraftarının 300 konvoyla karşılaması güzel bir şey elbet, her ne kadar futbolcuya kendisini gereğinden fazla değerli hissetmesi hissini verse de. Ama aynı konvoy Vassell bir gün ülkeden ayrılırken de görülecek mi, sorun burada.


















Yolunu kaybetmiş 10 lejyoner listesi yapmıştık biliyorsunuz zamanında. Bu transfer o zaman gerçekleşmiş olsa tepeden listeye girecek bir transfer. Tarihte milli takımına bir gol bile atamayan ülkenin orta karar takımlarından birisine o milli takımda 22 kez forma giymiş bir adamın gelmesi her zaman büyük bir olaydır. Hele söz konusu milli takım İngiltere milli takımı olunca. Bu transfer sansasyon bakımından elbet önemli, İngiltere'de Ankaragücü'nün adını bile duymamış bir dolu adam ve Manchester City taraftarı medyada bu takımın ismini duyacaklar. İşin tabi verimlilik yönü var. Vassell 2002-03 döneminde 11 yıllık Premier Lig kariyerinin zirvesindeydi. İngiltere milli takımına seçilmesi de bu döneme rastlar. Ancak son kez milli formayı giydiği tarih bundan tam 5 yıl önce İzlanda'yı 6-1 mağlup ettikleri maçtaydı. O günden beri hiçbir zaman ulusal takıma çağırılmadı. Kariyeri de 2004 yılından beri sürekli aşağıya gitti. Geçtiğimiz yıl da Mark Hughes'un planlarında nerede ise hiç yer almadı. Dolayısıyla Ankaragücü kariyeri son 5 yıldır yokuş aşağı giden bir ismi getirdiğini de aklının bir köşesinde bulundurmalı, her ne kadar yukarıda belirttiğimiz sansasyon tarafı geçerli olsa da. Vassell en formda olduğu dönemde bile hiçbir zaman iyi bir son vuruşçu olmadı. Kariyerinde bir sezon içinde en fazla gol attığı sezon 2001-02 sezonuydu ve bu sayı 12 idi. Geri kalan 10 yıllık Premier Lig kariyerinde hiçbir zaman 10 golün üstüne çıkamadı. Premier Lig ile Türkiye Ligi arasında özellikle defans kurgusu ve oyunun hızı arasında büyük farklar var elbet. Vassell bu sayıyı Ankaragücü formasını giyerse artıracaktır ama ondan 20-25 gol civarı performanslar beklemek yersiz olur. Yine de bekleyip göreceğiz.

Tabi bu transferin bir e hoş yanı var. Yıllardır Türk basınının yarattığı "asparagas habercilik" modasıyla dalga geçer dururuz. Bu modanın en büyük takipçilerinden Fanatik gazetesi bari ben de kendimle dalga geçeyim dedi, onu da yüzüne gözüne bulaştırdı. Yıllarca balon haber veren gazetenin balon haber olduğunu iddia etti haber doğru çıktı. Ey gidi, Türk futbol basını bir işin de doğru olsun.

30 Haziran 2009, Fanatik

Kocaeli de Davids’le anlaşmıştı

Aylar sonra bu konu hakkında konuşan Davids, Kocaelispor’u tanımadığını söyledi. Önceki gün de Bursaspor Yönetimi’ne yakın kaynaklar Timsah’ın Veron ile prensipte anlaştığını belirtti. FANATİK’e konuşan teknik direktör Ertuğrul Sağlam, “Ne Veron’u. Bu oyuncuyla ilgilenmiyoruz” dedi. Taraftarları ayağa kaldırmak, basının dikkatini çekmek için kulüpler her gün bir bomba ismi gündeme getiriyor... Son olarak Ankaragücü Başkanı Cengiz Yıldırım Topel, Manchester City’nin yıldız golcüsü Darius Vassell’in bir kaç gün içinde Ankara’ya geleceğini ve tesisleri gezeceğini söyledi. İngiltere Milli Takımı’nın formasını giyen Vassell de, lafta kalacak gibi.