26 Ağustos 2009 Çarşamba

THE CRANBERRIES GERİ DÖNÜYOR

Bir kötü, Bir iyi bir de daha iyi haberim var. Önce kötüyü vereyim. Ferhat Göçer We Will Rock You'dan sonra We Are The Champions'u da coverlamayı düşünüyormuş. Bundan yazıda bahsetmeyeceğim kısaca "steteskopsuz kalasın Ferhat" diyip geçiyorum. Gelelim yazının konusu olan iyi ve daha iyi hat süper habere. Dolores O'Riordan'ın ikinci solo albümü "No Baggage" dün piyasaya sürüldü. Daha önce öngörüleri yazmıştık. Albümü bir kez dinleyebildim, çıkış single'ı The Journey, albümün açılış şarkısı Switch Of The Moment, Skeleton ve Lunatic şarkılarını ilk planda beğendiğimi söylemeliyim. Ama bu albümle beraber iyice ortaya çıkan ve artık herkesin kabul etmesi gereken bir gerçek var. Dolors O'Riordan albümlerinden The Cranberries havasını ya da etkisini beklemek yersiz olacak. Zira The Cranberries'te Noel Hogan'ın etkisini göz ardı etmemek lazım. Bir çok klasik şarkıda onun büyük payı vardı. Noel Gallagher, Oasis'ten ayrılıp solo albüm çıkarsa Oasis kalitesini beklemek normal olur çünkü Noel demek Oasis demek nerdeyse, ama Dolores-The Cranberries açısından bu böyle değil. Dolayısıyla kendinizi bir No Need To Argue veya To The Faithful Departed'a hazırlamayın. Yine de ben bir önceki albüm Are You Listening'e göre daha çok beğendiğimi belirtmeliyim. Dolayısıyla ortada bir gelişme var.

Gelelim süper habere. Dolores dün bir New York radyosuna yaptığı açıklamada The Cranberries'in Kasım ayında başlayacak bir turne için birleşeceğini belirtti. Ama ayrıntılara takılmak lazım. Yeni bir albümün haberi yok şimdilik. Sadece bir turne ve bir kaç yeni şarkının yazılacağı haberi verilmiş. Ha bu yeni albüme götürmez mi süreci? Götürür tabi, zira Dolores de diğer üyelerde, dağılmalarından beri işlerin eskisi gibi gitmediğini farkındalar. Dağ 4 tane fare doğurdu zira. Şimdi bu haberden bizim çıkaracağımız ders de konser biletlerinin piyasaya sürüleceği tarihleri deli gib itakip etmek olacaktır, zira 7 yıl sonra birleşen, bu kadar fanatiği olan bir grubun konserlerini görmek isteyen oldukça büyük bir kitle olacak ve biletlere hücum olacaktır. Durum Türkiye'de gruba bir kez şahit olmuş ama o tecrübe de konser şartları sebebiyle pek hoş bir tecrübe olmayan hayranlar için de geçerli. Tabi bu turnede Türkiye'ye de uğrarlar mı bilemiyorum. 10 yılı aşan kariyerlerinde sadece 1 kez uğradıkları hesaba katılırsa, çok da umutlu olmamak lazım.

Ben adam gibi bir ses sistemi ve iyi bir performansla Zombie, Promises, Dreams, Animal Instinct'i dinleyeyim de yeter. Konser kariyerimde, bulunduğum ama saymadığım iki konser var birisi Yann Tiersen diğeri de bu arkadaşlar. Tiersen'i yakında telafi edeceğiz, kısmet The Cranberries'e.

4 yorum:

Jordi Metal dedi ki...

Acep buralarada gelirle mi?

Serhat dedi ki...

İmza kampanyası düzenlense, bir web sitesi falan hazırlansa Türkiye'ye gelmeleri için :)

varol döken dedi ki...

optik illüzyonla sahne performansı yapan grubun konserine bir daha gitmem...

placebo gelsin 10-15 kere daha!

Thermo Rheumon dedi ki...

Chocolate Brown, Such a Shame, Daffodil Lament, Ridiculous Thoughts, Joe....ve niceleri. Esas daha az bilinen şarkılarında gizli cevherleri.
Bir Moloko bi de bunlar...Birleşseler görsek..