Mahallede bir İlker abi vardı hiç unutmam. Her mahalle maçı sonrası bakkala yapılan akında millet kolayı, gazozu, fantayı götürürken o alıp süt içerdi. Kendisine karşı yaşıtları arasında "
lan muhallebi çocuğu musun?" şeklinde saldırılar olurken, bizim gibi küçükler arasında "
İlker abi her maç sonrası süt içiyor olm, gülüyon ama en iyisi o biliyon mu" şeklinde takdir toplardı. O da sürekli amino asitlerin faydasından bahsederdi. Bu haberi okuyunca o geldi aklıma kulakları çınlasın. Güzel de bir kızkardeşi vardı onun da başka yeri çınlasın.
Brugge kentinde bu aralar acaip şeyler olmaya başladı. Club Brugge'ün eski oyuncusu Marc-Andre Kruska'nın, geçtiğimiz yıl formasını giydiği kulüpte bir çok maçta soyunma odasında
taktik almadan sahaya çıktıklarını söylemesi, ardından geçen hafta Shakhtar Donetsk'ten kendi evlerinde 4 gol yemeleri ve maç öncesinde Faslı oyuncu
Nabil Dirar'ın yaptığı "
Shakhtar iyi takım ama ben Play Station'da oynayıp yendim" açıklaması takımın son 4 yılda şampiyonluktan uzak kaldığının, takımdaki ciddiyetsiz ortamın ve meydanın Anderlecht ile Standard Liege'e kaldığının nedenlerini gösteriyordu. Derken Brugge kentinin, son yıllarda yükselişte olan diğer takımında da absürdlükler görülmeye başlandı. Cumartesi günü Türk gazetelerinde "
Kazım ve Guiza, Twente yenilgisine rağmen antrenmanlarda çok neşeliydiler" türünde haberler vardı. Futbolculara vurmak istedikleri "
gamsız" damgasıydı açıkça. Bu haber de bizim basının tam üzerine atlayacağı türden. Ama bu sefer sadece basın atlamamış Cercle Brugge hocası da atlamış.
Bram Verbist Germinal Beerschot'ta oynarken Ajax altyapısına alınan ama Amsterdam kentinde pek tutunamayan bir adam. Championship Manager 01/02'nin favori kalecilerindendir. Ajax onu Beerschot'a geri gönderdi. Tienen ve Eendracht Aalst derken Brugge kentinin diğer takım Cercle Brugge'da buldu kendini 2007'de. İlk defa istikrarlı olarak da burada forma buldu. Ancak teknik adam Glen De Boeck'in bir baskını sonucu kadrodaki yerini kaybetmiş durumda. De Boeck 1995-2005 arasında 10 yıl boyunca Anderlecht forması giymiş ve 36 kez milli olmuş, Belçika'nın sevilen sayılan isimlerindendir.
Geçen hafta yorucu bir idman sonrası Verbist saha kenarındaki görevlilerin birinden susuzluğunu gidermek için bir şeyler istemiş. İstediği şey "milkshake". Almış milkshake'i içerken De Boeck arabayla antrenman sahasının kenarından geçiyormuş. Bir Verbist'e bakmış bir elindekine.
Ben senin ilacını vereyim diye hafta sonu kadroya almamış. Verbist formayı kaptırmasının sebebini sezon başında yediği bir kaç hatalı gole bağlıyor ve bu milkshake olayı ile ilgisi olmadığını söylüyor ama bilemem. "
Maç sonrası bira içmek herkese serbest, benim milkshake tamamen masum bir harekettir" diye dert yanmış. Gördüğünüz gibi süt her zaman sağlığa yararlı olmuyor dostlar.
3 yorum:
ben şimdi bu kadar yazıyı nasıl okuyacağım lan... 2 haftadır erişim sorunu çeken ve hayatında bir ampul bile takamamış bünyesiyle dns ayarlarını anlaması hiç beklenmeyen okuyucuları için 4-5 saatlik pause veren blog...
yoksa bu blog o blog değil mi?
o kadar çok yazmadık abartma :))
bayram girdi araya bayramda 3-4 tane var zaten
okursun sen
bak buraya kadar geldim, 4 saatte ama sabredemedin sen, batıyor çünkü eline, duramadın iki dakka...
neyse dur yetiştim bak neler yazcam şimci:)
Yorum Gönder