2 Haziran 2010 Çarşamba

2 DİZİYİ UĞURLADIK




















2 tane kapı gibi diziyi bitirdik. Lost ve Flashforward. Birisi miyadını doldurmaktan diğeri ratinglerin başaşağı gitmesinden dolayı bitti. Büyük çocuktan başlayalım önce Lost. Finali yayınlandıktan sonra günler sonra izledim çünkü etrafta dolaşan "6 yılımı heba ettiniz", "böyle mi olacaktı Lost lanet olsun", "güzel kazık attılar o kadar insana", "parayı kırdılar senaristler milleti enayi yerine koyup" yorumlarından gına gelmişti. Cem Yılmaz ve tıpa esprisinden de bir o kadar...Günler sonra sakin kafayla izledim. Son kez Lost yazısı ekranda göründüğünde ne bir hayal kırıkığı ne bir isyan vardı içimde. Sonu beğendiğiden mi, hayır tabii ki. "Bu dizi neydi ki ne bekliyorsunuz" düşüncesiyle elbet.

Lost Hollywood sinemasının tipik bir beyaz ekran versiyonu. Sürprizli sonlar, sırf gerilim yaratsın diye çalınan müzikler, seyirciye "bakın bu sürprizli sahne ha" diye gözüne sokarcasına sinyal yakılan sahneler. Birçok kişi ilk 2-3 sezonu dizinin zirve noktası olarak görür. Sebebi o sezonların bu yukarıdaki numaralara başvurması değildir, sonuna kadar başvurmuştur. Ama insanı çeken gizem ve yaratılmış bulmacalar seyirci sayısını artırmış ve herkeste senaristlerin oluşturdukları gizemlerin tümünü çözüp aydınlatma yaşatacakları umudunu aşılamıştır. Sonunda da o umut boşa çıkınca isyan takip etti. Halbuki daha 4. sezonun başında bu dizinin sonunun birçok mantıksızlık barındıracağı, Lost senaristlerinin bu işin içinden çıkamayacağı belliydi. "O kadar iyi futbolcu olsa Türkiye'ye gelmez" misali, kafamdaki düşünce bu denli kapsamlı, mitolojiden, dinler tarihine, arkeolojiden, Uzakdoğu felsefelerine atıf yapan bir dizide bütün taşları yerine oturtacak senaristlerin bu yaşlarına kadar Hollywood'da bombayı patlatmamış olmamalarının imkansız olduğuydu. Nitekim beklediğim gibi oldu, Abrams ve Lindelof işin içinden çıkamadılar düpedüz ve "ucu açık bırakmak" ile "yüzüne gözüne bulaştırmak" arasında, ikincisine çok yakın bir yerdediziyi bitirdiler. Kendileri de bunun farkında. Nitekim Abrams'ın elinden çıkma Fringe'in bu hatanın farkedilip daha az karakterle ve daha iddiasız ama en azından rayında gitmesinin sebebi de bence budur. Sonuç olarak hiç umut etmeyenler bu sona lanet yağdırmadılar, zira zaten bir şey beklemiyorlardı, ben bu gruptayım. Ama diziye yapılan her eleştiriye ateş püskürenler, diziyi zihinsel bir rahatlama yaşatacak üstün bir eser olarak görenler beklentiyi çok yukarıda tuttukları için hüsrana uğradılar. Lost vasat bir diziydi, vasat bir dizi olarak da kaldı. Bunu kabul etmekte fayda var.












Beklentilerin az olduğu hatta düştüğü bir başka dizi Flashforward, bırakın 6'yı 2. sezonu bile göremedi. ABC'nin neden diziyi V'ye tercih ettiğinin açıklaması aşağıda. Herkesi hayran bırakan ilk bölümün ardından özellikle 6-7. bölümden sonra dağılan dizi, bana göre son 5-6 bölümde ciddi anlamda toparlamasına ve gayet güzel bir final yapmasına rağmen iptal edildi. Zaten sonlara doğru seyirci sayısının bu düzelmeye rağmen artmamasının sebebi Amerikan seyircisinin bu dizileri eş zamanlı TV'den takip etmesi. Nitekim okyanusun diğer tarafı, Avrupa'da dizi genelde internetten indirilme yoluyla izlendiğinden seyirci sayısında bir azalma olmadı. E tabii yapımcılar download sayısına değil, ABD izleyici sayısına baktığından kurtarmak mümkün olmadı. Yine de ucu açık bırakılan bir final izledik geçtiğimiz hafta. ABC'ye dizinin devam ettirilmesi yolunda baskılar olduğu söyleniyor. Devam eder mi, ederse nerede eder bilemiyorum. Ama şu Stan Wedecek'i oynayan Courtney B. Vance, Fringe'de Walter Bishop'ı oynayan John Noble ve Ajan Broyles'u oynayan Lance Reddick abilerimiz bir koroya katılsa fena olmaz diye düşünüyorum. Yazıyı da enfes bir capsle bitiriyorum...Kafa geliyor

5 yorum:

a-town dedi ki...

lost gibi "vasat" diziye can kurban.

Adsız dedi ki...

flash forward gelecek sezon tv5 te devam edecek

yusufgs dedi ki...

FF'nin son 2 dakikasi hele nefes keskti.Insan ister istemez icinden "olur ya" diyor.Birde Marc helikoptere atlayabilseydi bile helikopterin pilotu bayilicakti ki helikopter yere cakilicakti ve Marc yine olucekti.

SED dedi ki...

Abrams Lost'un 2. sezonundan sonra dizi ile ilişkisini kesmişti.
Dolayısıyla kendisinin bir günahı yoktur.

Adsız dedi ki...

Lost ''vasat'' diziymiş. Son yılların en güzel esprisi.