29 Ekim 2010 Cuma

FEYENOORDSEVENLER DERNEĞİ


















Gültekin Alpay'ın "yarın ya Fotospor alın, yaa Fotospor alın" dönemindeki Fotospor gazetelerini saklamadığıma hep hayıflanırım. O sayfaların taranmış örnekleriyle ayrı bir blog açmak gerekirdi. O yıllardan hatırladığım trajikomik anılardan birisi Galatasaray'ın Roman Kosecki transferinde Fenerbahçe'yle mücadelesi sonrası 7,5 milyara (7 milyar 150 milyon olduğu da söylenir) Polonyalıyı kapması, ancak kasasında para kalmaması sonucu gazeteye ilan verip halktan para toplaması ve her gün Fotospor'un, yüklü miktarda bağış yapan isimleri sayfanın altnda yayınlamasıydı (Mustafa Denizli'nin "Galatasaray Türkiye'nin Mercedesidir" lafını ettiği, buna Beşiktaş'lı şimdi hatırlayamadığım bir yöneticinin "Galatasaray Mercedes'se, Beşiktaş B-52'dir" şeklinde cevap verdiği günler de aynı zamana denk gelir). Galatasaray toplanan paraları cebe atmış, o paralarla sonra ne olduğu açıklanmamıştı.

Feyenoord öyle bir hale düştü ki artık ben anlatmaktan vazgeçtim. Bir Feyenoord taraftarının "10-0'a Polyannacılık yaparsam, hiç olmazsa bu skorla ezeli rakip Ajax'a değil PSV'ye mağlup olduk" lafı her şeyi özetliyor. Sahadaki başarısızlığın yanında kasada da işler kötü. 43 milyon euroluk bir borç var ve KNVB (Hollanda Futbol Federasyonu), dolap tamtakırken ara transferde futbolcu transfer ederseniz tepenize binerim mesajını a verdi. Bunun üzerine "Feyeoord Dostları" adı altında toplanan ve başını işadamı Pim Blokland'ın çektiği bir grup zengin Rotterdamlı, kulübe 17 milyon euro hibe ettiler ve bu rakamın 30 milyona kadar çıkabileceği söyleniyor. Tabii bu işin diğer tarafı da var. Hollanda tarihinin ilk Avrupa şampiyonu kulübünün yaşadığı çöküşte dahi şehir arkasını dönmedi Feyenoord'a. Zenginler masada destek verirken, evvelsi akşamki Venlo maçına 43.000 kişi geldi ve "You'll Never Walk Alone" tezahüratını beraber söylediler. Kulüp şu an tamamen yerde ama hala ringin iplerine tutunur halde. Buradan çıkışı nasıl olur bilemem. Ben hala Feyenoord'un başına mutlak surette İngiliz, Alman veya İtalyan bir hocanın gelmesi gerektiğini düşünüyorum. Zira ikidir denenen "gelecek vaad eden yetenekli hoca" formülü ikisinde de tepetaklak oldu.

4 yorum:

murcasa dedi ki...

FD, bence Feyenoord'u, gözünü kırpmadan takımdan futbolcu gönderip getirebilen bir adam kurtarır.
Ha, Rijkaard giderse oraya şayet, 30 milyon değil 130 milyon bağışlamalı o zenginler

QuaresmA dedi ki...

2000'ler başı Trabzonspor'una (Sadi Tekelioğlu, Giray Bulak vs.) döndü Feyenoord. Derbilere direk mağlubiyet yazılıyor. Elbet toparalanacaklardır ama..

Ku.Ba dedi ki...

17 milyon veya 30 milyon ile halledilecek bir sey degil bu. 1 milyar dolar lazim. Benim anlamadigim: Jordania gibi bir adam neden Rotterdam yerine Arnhem'i tercih eder?

soy ozan dedi ki...

Ben Venlo macinda tribundeydim. Kosulsuz sevgi, kosulsuz destek pankarti acilirken, fonda nothing else matters caldi, sonra da tribunlerden "We'll never surrender" pankarti acildi.
konustugum herkes mario'nun kalmasindan yana, hatta tribunler cogu kez sadece teknik direktor icin tezahuratta bulundu. bakalim yonetim taraftari mi dinleyecek yoksa teknik direktor degisikligine mi gidecek?