12 Eylül 2011 Pazartesi

EVLADIM GEÇ SIRANA!!!!



Bizim Haydarpaşa Lisesi'nin, şimdi kapağı başka bir yere attığını öğrendiğim bir müdür müsveddesi vardı, Kenan Sürbahan. Selimiye İlköğretim Okulu'nda kalkmış, bu ülkeye nice önemli isimler yetiştirmiş Haydarpaşa Lisesi'ne atanmış, suntadan hallice bir adamdı. Koridorlarda,köklü geçmişi olan okul babasının malıymış gibi dolaşır, kantindeki sıradan ve yemeklerin berbatlığından sıkılarak, okul yakınındaki pastaneye giden öğrenciler sırf kesesini doldursun diye okulun kapısına Deli Dumrul gibi bir nöbetçi diken adamdı sonuçta. Hatta bunun 3 gün üstüste ceket yerine bahçede süeterle dolaşan bendenizden sıkılıp, bir cuma günü İstiklal Marşı öncesi, 1000 tane gence "bakıııın aranızda ceketini çıkarıp süeterle gezen bazı öğrenciler var, onlara söylüyorum, süeteri çıkarın ceketi giyin" diye atarlanması da vardır. O yıllarda, okula gitar getirip çalan öğrencilerin toplanma yerlerini basar, onları disipline çağırır hariçten gazel okurdu. Ben 1998'de mezun oldum. 12 yıl geçti, geçen yıl bir haber gördüm. Bu zat öğrencilerin Facebooktan resimlerini toplayıp, ailelerini çağırarak "çocuğunuz solcu öğrencilerle doğum günü kutluyor, sahip çıkın" mücadelesine girmiş. Yıllar geçmiş, House haklı çıkmış yine. People Don't Change...Aslında Haydarpaşa demişken bir de yaşayan efsane Abdullah Mollaoğlu'na değinmek lazım ama o sonra.

Okul müdürlerinin ellerine mikrofon aldığında böyle coşması meşhurdur. "Oğlum sana diyorum geç sırana", "arka sıralar beni oraya getirmeyin", "oğlum yeter....oğlum yeter....YETER!!!", "sınıf öğretmenleri düzene sokalım sıraları", "sayın veliler sizi arka tarafa alalım lütfen....SAYIN VELİLER" bir okul müdürünün değişmez ifadeleridir.

AFC Bournemouth sevdiğimiz bir takımdır aslında, başında AFC olan takımı sevmeyen gitsin zaten buralardan. 24 takımlı League One'da 23. sıradalar. Hafta sonu, 2 puanla altlarında bulunan ve henüz ligde galibiyeti olmayan Chesterfield'i konuk ettiler. 3 tane yediler. Taraftar da "yeter artık arkadaş" dedi ve kazanı kaldırdı. Peki sonra ne oldu? Başkan Eddie Mitchell sahaya indi, mikrofonu eline aldı, kendisine "başkan, yaşını başını almış adamsın ne yapıyorsun" diye yaklaşan görevlileri sallamayıp başladı taraftarlara saydırmaya. Hatta bir ara "şşşşt deri ceketli arkadaş, sahaya gel de bir konuşalım seninle" diye resmen yangına da körükle gidiyor. Neyse ki güvenlik görevlileri bir duvar oluşturmuş da Mitchell'ı daha fazla tribün yakınına göndermemişler. Aslında bazı taraftarlar Mitchell'a haksızlık yapıldığı görüşünde çünkü takım onun döneminde önce League One'a yükseldi, sonra da oradaki ilk sezonunda, play-off'a kalmayı başardı. Ancak yine de yaptığı çok akılcı bir hareket değil. Takım bu hafta içi önce altındaki Leyton Orient, sonra da üstündeki Exeter ile deplasmanda oynuyor. İşleri yoluna koyamazlarsa, sahaya çağırdığı o deri ceketli bu sefer gerçekten çimlere iner.

Hiç yorum yok: