Askerde yazıcıydım. E fizik desen pek yok, dördüncü ayın sonuna doğru 2 barfiks çekebilmiştim ama ikincisi (ki bu sonuncusu oluyor) sonrasında gidip çeşmeye ağzımı 30 saniye boyunca dayamıştım. E elimiz de klavye tutuyor çok şükür, "TSK'nın devlet memurları" dediğim başçavuşun emrindeydim 5 buçuk ay boyunca. Sağolsun bizim Şaban başçavuş da sabırlı adamdı, sadece 1 kez bana defalarca "farklı kaydet" emri vermesine rağmen ben "kaydet" şeklinde ısrarla emre itaatsizlik yapınca, "
Fırat senin de kartuşunu s...ecem haaaaa" diye beni karargahtan kovmuştu ama olur o kadar. 2 dakika sonra geri çağırmıştı yine. Askerde bir kere "üniversite mezunu" olmanızdan mütevellit kısa dönem olmanın bir laneti de vardır. Nedense bazı rütbeli askerler zaman zaman cidden bilmediklerinden, zaman zaman da gıcıklarından üniversitede askerlikle ilgili şeyler öğretildiğini sanırlar. Örneğin bir gün bir uzman çavuş bana "
üst yazı yazmayı nasıl bilmezsin, bi de üniversite okudum diye geziyorsun" demişti. Ha gerçi o yine iyi...."
Öyle üniversitede mala vurmaya benzemez, sürünün" diyenden iyiydi tabii. Askeriyede, üniversite ortamında her gün grup seks yapıldığını sanan bazı insanlar var maalesef....Neyse ben üst yazı ve oradan da Harry Redknapp'a gelecektim konu nereye geldi.
Severim Harry Redknapp'ı. Bizim hoca olmasından değil sadece, yüzünde tipik İngiliz ifadesi vardır ama aslında mağrurluktan çok Sussex Golf Kulübü'nden çıkıp fasıla gidecek de bir tip vardır. Portsmouth'da görev yaptığı dönemde başkan Milan Mandaric ile beraber vergi yolsuzluğu yaptığı iddiası sebebiyle mahkemedeydi dün. Kendisine sorulmuş bu yolsuzluk iddiaları. Adam masum olduğunu göstereyim derken kendini daha beter malzeme yaptı. Söyledikleri şu özetle. "
Bilgisayarlara aram sıfırdır, hayatımda bugüne kadar tek bir e-mail bile atmadım, hayatım boyunca hiç faks çekmedim ve telefonla sms atmayı da bilmem, bilgisayarda hiçbir şey yazamadığım için kaydetmem de imkansızdır. Utanarak söylüyorum ama son derece dağınık bir insanım. Kulüpteki insanlara sorabilirsiniz, maç öncesi kadroları ben doldurmam, bütün mali işlerimi muhasebecim yapar, faturaları karım öder, hayatımda oturup mektup yazmışlığım yoktur, yazsam da 2 yaşında bir çocuk gibi yazarım ve noktalama hataları yaparım....."
Hocam "
ben vergi kaçırdım" desen daha iyiydi.
2 yorum:
Bu askerlik anılarından da bir seri olabilir aslında hazine sağlam gibi :).
Senin anlattığın şeyler yine gayet olağan vakalarmış gibi geldi bana. Bizim bölükte uzmanın biri bizim çocuklardan birine öyle bir fırça kaymıştı ki hiç unutamam: "Ulan ne biçim üniversite mezunusun sen? Daha tırmık kullanmayı bilmiyor herif!"
Evet, ben de kalmıştım o dersten. Tırmık 1 yine kolaydı, Tırmık 2 epey zorluyordu. Onu da geçersen Orak 1 var zaten. Hey Allah'ım! Gece gece sinirlerim zıpladı yine.
Yorum Gönder