Voleyi ilk albümünde ya da ikinci albümünde vuran gördüm de üçüncü albümde vuran pek olmaz. İlk aklıma gelenler Alanis Morrisette ve Blind Guardian müzik dünyasından. İsveçli Avant-garde metal grubu Diablo Swing Orchestra'nın 3. albümü Pandora's Pinata da bu yolun yolcusu. Aslında DSO gerek debut albümü The Butcher's Ballroom gerekse de devam albümü Sing Along Sonfsgs for the Damned & Delirious ile fena işlere imza atmamıştı ama o albümlerin en önemli özelliği mükemmel 2 açılış şarkısının devamı konusunda çok da sınıfı geçememeleriydi. Bu sefer yine bomba gibi bir açılış şarkısı var: "Voodoo Mon Amour". Ama ardından albümün standartını düşürmüyor bu sefer İsveçli post-modenr orkestra. Yine bu blogda hep tekrarladığım gibi progresif öğeler bir albüme girerse o albümün iyiliği kötülüğü bir kenara dikkate alınası ve üstüste dinlenesi bir albüm olmuş demektir ve sonuç olağanüstü durumlar söz konusu değilse başarılıdır. Pandora's Pinata da bunu kanıtlayan bir çalışma. Üstelik işin içine Orphaned Land'i ve Myrath'i hatırlatan Ortadoğu ezgileri de girmiş durumda. Grup 3 yılda bir albüm çıkartıyor yani 2015'e kadar bu albümle idare edeceğiz. Camia albümü büyük bir beğeniyle karşıladı. Katılmadan edemiyorum ve bu tür deneysel işleri sevenler doğrudan üzerine atlasın diyorum.
İngiltere'den Türkiye'ye arabayla yolculuk
-
“Hayatımda yediğim en iyi dondurmaydı” dedi Ozan. Ömrünün henüz 5 yıl 6
ayının geride kaldığını düşününce çok iddialı bir açıklama gibi
gelmeyebilir. Ama...
4 yıl önce
3 yorum:
blogun logosuna ne oldu?
modifiye olduy bir süreliğine
çok iyi gruptur. bu yeni albümü bilmiyorum. ama evvelden beri takip ederim.
- cenk miroğlu
Yorum Gönder