“Şeytanın yaptığı en kurnazca şey, tüm dünyayı olmadığına inandırmakmış”
Dünya sinema tarihine hiç unutumayacak şekilde geçen bir replik. İlk iki filmi çok da ses getirmeyen yönetmen Bryan Singer, yine kendisi gibi tanınmamış senaryo yazarı Christopher Mc Quarrie’nin öyküsünü sinemaya aktardığında, tahmin ediyoruz, Dünya çapında hem Hollywood sinema kültürünün, hem bağımsız sinemacıların hem de X kuşağının aynı hadda beğeneceği bir film ortaya çıkacağını düşünmüyordu tahminimizce. Film senaryo yazarı Mc Quarrie ve Kevin Spacey’e birer Oscar ödülü kazandırırken, BAFTA ve Altın Küre dahil sayısız farklı festivalde ödüller kazandı. Bugün tüm dünyadaki internet kullanıcılarının genel-geçer Oscar’ı olarak kabul edilen imdb’nin tüm zamanlar listesinde film 19. sırada.
Aslında listemizdeki tüm filmler için geçerli olan birden fazla efsane sahne gerçeği bu film için de geçerli, ama tüm bir filmi zirveye ulaştıran ve Dedektif Dave Kujan’ın elindeki “Kobayashi” marka porselen bardağı yere düşürmesiyle başlayan final sahnesinin ayrı bir yeri var.
Bu arada espriyle karışık son notumuz Bryan Singer’a ilaveten minnettarlık duymamızı gerektiren şey. Sinema dünyasının en azılı mafyasının Türk olduğunu ilan eden bir adamın filmini sevmemek ne mümkün. Bu filmin Türkiye sinemalarındaki seanslarında Verbal Kint’in Keyzer Soze için “söylendiğine göre Türkmüş” repliğinden sonra izleyicilerin ayrı bir gözle izlediklerinden eminiz.
Verbal: Who is Keyser Soze? He is supposed to be Turkish. Some say his father was German. Nobody believed he was real. Nobody ever saw him or knew anybody that ever worked directly for him, but to hear Kobayashi tell it, anybody could have worked for Soze. You never knew. That was his power. The greatest trick the Devil ever pulled was convincing the world he didn't exist. And poof. Just like that, he's gone.
Dünya sinema tarihine hiç unutumayacak şekilde geçen bir replik. İlk iki filmi çok da ses getirmeyen yönetmen Bryan Singer, yine kendisi gibi tanınmamış senaryo yazarı Christopher Mc Quarrie’nin öyküsünü sinemaya aktardığında, tahmin ediyoruz, Dünya çapında hem Hollywood sinema kültürünün, hem bağımsız sinemacıların hem de X kuşağının aynı hadda beğeneceği bir film ortaya çıkacağını düşünmüyordu tahminimizce. Film senaryo yazarı Mc Quarrie ve Kevin Spacey’e birer Oscar ödülü kazandırırken, BAFTA ve Altın Küre dahil sayısız farklı festivalde ödüller kazandı. Bugün tüm dünyadaki internet kullanıcılarının genel-geçer Oscar’ı olarak kabul edilen imdb’nin tüm zamanlar listesinde film 19. sırada.
Aslında listemizdeki tüm filmler için geçerli olan birden fazla efsane sahne gerçeği bu film için de geçerli, ama tüm bir filmi zirveye ulaştıran ve Dedektif Dave Kujan’ın elindeki “Kobayashi” marka porselen bardağı yere düşürmesiyle başlayan final sahnesinin ayrı bir yeri var.
Bu arada espriyle karışık son notumuz Bryan Singer’a ilaveten minnettarlık duymamızı gerektiren şey. Sinema dünyasının en azılı mafyasının Türk olduğunu ilan eden bir adamın filmini sevmemek ne mümkün. Bu filmin Türkiye sinemalarındaki seanslarında Verbal Kint’in Keyzer Soze için “söylendiğine göre Türkmüş” repliğinden sonra izleyicilerin ayrı bir gözle izlediklerinden eminiz.
Verbal: Who is Keyser Soze? He is supposed to be Turkish. Some say his father was German. Nobody believed he was real. Nobody ever saw him or knew anybody that ever worked directly for him, but to hear Kobayashi tell it, anybody could have worked for Soze. You never knew. That was his power. The greatest trick the Devil ever pulled was convincing the world he didn't exist. And poof. Just like that, he's gone.
http://www.youtube.com/watch?v=ZJ9x2i2imk8
*link istek üzerine yenilendi
3 yorum:
ustalara saygı kuşağı :)
amanin sen kayser soze misin yoksa?
:D
Yorum Gönder