SANSÜRLÜ GANGBANG'IN* FİLMİ GELİYOR

Sitcomlar veya uzun metrajlı dizilerle ilgili şöyle bir görüşüm var. İkiye ayırıyorum, ciddiye alınacaklar, ciddiye alınmayacaklar. Millennium, X-Files, Cold Case, Lost, Mc Gyver,Miami Vice, Visitors gibi dizilerin bir felsefesi bir ciddiyeti var (zaman zaman doğaüstü olayları anlatsalar da). Bir de Charles In Charge, Friends, Seinfeld, Married With Children, Sex and The City, Spin City gibi ciddiye alınmayacaklar var. Burada ikinci listedeki dizilerden herhangi birisi kendini ciddiye almaya başlayıp hayatın sırrını veriyormuş gibi davrandıklarında o dizi yerle bir oluyor. O yüzden "hiç bir şey hakkında bir dizi" olduğunu bizzat kendisi deklare eden Jerry Seinfeld benim için zirvedeyken "Sex and The City, Desperate Housewives" gibi diziler diplerde.

Bunları niye yazdım? Sex and The City'nin filmi geliyor. Kadın-erkek ilişkileri üzerine harika saptamaların yapıldığı diziler izledik, hatta buyurun işte en iyilerinden birisi Seinfeld'dir. Ben hayatımda bu dizi kadar boş bir dizi izlediğimi hatırlamıyorum. Lise çağlarında ağzımızdan köpükler saçarak eve koştuğumuz Beverly Hills 90210 şimdi gelse belki yine bakarım ama bu diziyi ben çözemedim. 4 tane orta yaş bunalımındaki, estetik mucizesi kadının yatak maceralarını anlatan bu dizi nasıl bu kadar ünlü oldu onu da anlamış değilim. Sizi izleyeceğime Thalia ve Eduardo Capetillo'lu Marimar'ı izlerim daha iyi. Hiç olmazsa Capetillo orada Sergio Santibáñez adında bir futbolcudur iki topa vurur, spor görürüz. Burada gördüğümüz tek spor yatak maceraları. Defolun.


*Grup seksin porno literatüründeki adı.