7 Ağustos 2008 Perşembe

GS & TT



















Önemli bir anlaşma Galatasaray’ın imzaladığı. Birçok yönüyle incelenecek şekilde. 5 yıllığına kulüp vitrine çıktığı her anda yanında Türk Telekom ibaresini de götürecek, stadında, formasında, kasasında…Bu tür sponsorluk anlaşmaları genelde işin ekonomik yönü ele alındığında kazançlı, kulübün manevi değerleri ve taraftarların aidiyeti açısından eleştiri alan eylemlerdir. Dolayısıyla her iki tarafa da değinmek lazım.

İşin ekonomik tarafı ile başlayalım. Bu konuda en son örnekler Arsenal’in Emirates ile Dünya Kupası öncesi stadyumların yenileme çalışmaları için çesitli firmalarla anlaşan Alman futbol federasyonu ve takımları. Arsenal 2000 yılında stadı büyütme kararı aldığında aynen Galatasaray’ın Seyrantepe’si gibi Londra’nın Ashburton Grove mevkisinde bir yer belirledi. Ancak inşa finansmanı için sponsor ihtiyacı duyulduğunda havayolu sirketi Emirates ile bir anlaşma imzalandı. Arsenal bu anlaşma karşılığında Emirates firmasından 100 milyon poundluk bir gelir elde ederek İngiltere tarihinin en büyük sponsorluk anlaşmasına imza atmışi, oldu. Buna gore stadın adı 2012 yılına kadar tüm resmi kayıtlarda “Emirates Stadyumu”olarak geçecek ve firma 2013-14 sezonu sonuna kadar kulübün forma reklamlarını da sağlayacak.

Almanya’da ise bu furya daha fazla. Bayern’in yeni Stadyumu’nun ismi Allianz Arena. Dortmund’un efsanevi Stadı Westfalen’in adı 2 seneden beri Signal Iduna Park. Eintracht Frankfurt'un Stadı Commerzbank-Arena, Vfb Stuttgart’ın Stadı bu seneden itibaren Mercedes-Benz Arena olarak anılacak. Hamburg’un Stadı’nın adı geçen seneden beri HSH Nordbank Stadyumu. Bu tür örnekler çoğaltılabilir. Avrupa takımları bu anlaşmalardan çok önemli gelirler elde ettiler. 3 yönden. Birincisi stadlarını yenilediler. İkincisi stad etrafını ve kulüp mağazalarını modernize ettiler, üçüncüsü de Arsenal örneğinde olduğu gibi sponsorlarının faaliyette olduğu yabancı ülkelerde yeni yetenekleri keşfetme şansı elde ettiler. Emirates bu anlamda Arsenal’e Asya Kıtası’nda yardımcı olmaya basladı bile. Geçen hafta Arsenal’in 16 Hintli genci İngiltere’deki akademisine getirttiğini yazmıştık.

Galatasaray’ın anlaşma şartları yukarıdakiler ile benzer. Bir farkla. Galatasaray bu anlaşmadan 40 milyon euro alacak. Stadın toplam inşa bedeli önemli bu durumda. Zira Emirates 450 milyon pounda inşa edilen stadın 100 milyonunu karşılamıştı. Stadın toplam inşa bedelinin 160-180 milyon euro olduğu soyleniyor. Bu oran Arsenal-Emirates ilişkisiyle oran olarak örtüşüyor ancak miktar olarak değil. Şahsen 10 yıllık bir isim hakkı ve ana sponsor pozisyonu karşılığı yine de ufak bir rakam olduğunu duşunuyorum. 60-70 milyon euroluk bir kaynağın daha yerinde olacağı duşuncesindeyim.

Tabi isin bir de marka imajı yönü var. Turk insanının ödediği telefon paralarının, internet ücretlerinin bir kısmı her yıl Galatasaray’ın kasasına girecek. Bu onemli bir nokta. Bunu söylerken amacımız populist bir söylem değil. Telekom yıllarca kamu mercileri tarafından yönetilen, halka malolmuş bir kurumdu. Avea gibi bir özel iştirakli iletişim firmasi değil artık Galatasaray’ın sponsoru. Her şehirde, her mahallede ödeme gişesi bulunan, bürosu bulunan bir firma. Bu zaman zaman mide bulandıracak söylemlere yol açacaktır hazırlıklı olmak lazım. Daha önce de Türkbank futbol takımlarına sponsor olmuştu ama o zamanlar sponsorluk anlaşmaları formanın üzerine yapıştırılan bir bezden ibaretti. Şimdi ise kulüp finans politikasını, transferleri doğrudan etkileyen bir unsur. Bu nedenle tabir-i caizse “halka malolmuş” bir kurumun bir futbol takımına ana sponsor olması nasıl bir etki yaratacak göreceğiz.

Başta bahsettigimiz manevi değerlere gelince. Çok kazan kaldırılacak bu işe. Aynen Arsenallilerin stadlarına halen “Ashburton Grove” veya “Grove”, Frankfurtluların “Waldstadion”, Dortmundluların “Westfalenhalle” dedikleri gibi. Galatasaraylılar da Seyrantepe diyecekler ya da Aslantepe. Bunda bir kötülük yok. Ben de ikisinden birini kullanacağım. Unutulan bir gerçek var UEFA da öyle. Zira UEFA stad sponsoru kim olursa olsun, eğer UEFA’nın resmi sponsorlarından birisi değilse Şampiyonlar Ligi maçlarında o ismi kullanmayı yasaklıyor. UEFA kaynaklarında Emirates Stadı “Arsenal Stadyumu” olarak geçer örneğin. Bayern 2 sene önce Şampiyonlar Ligi müsabakalarında kendisine alternatif bir isim kullanmadığından ve “Allianz” ifadesi yüzünden 65.000 euro ceza yedi UEFA’dan. Galatasaray’ı da Seyrantepe veya Lion Hill olarak ifade edecek UEFA büyük ihtimal. Yani, zaten Avrupa futbolunun en yetkili kurumunun gözünde o stadın ismi bizim istediğimiz isim. Dolayısı ile değerlerin kaybolması gibi bir durum yok ortada. Arsenal hala Arsenal. Borussia Dortmund halen Dortmund. Galatasaray da halen Galatasaray kalacaktır. Bunu herhangi birinin değiştirmesi gibi bir durum söz konusu değil.

Son yorumum forma sponsorluğu ile ilgili. Telekomun koyu mavi, lacivert ve beyazdan olusan bir arması var. Bunu sarı-kırmızı bir formaya monte etmek imkansız görünüyor. Telekom’un Galatasaray forması için özel bir renk değişimine gitmesi de uzak bir ihtimal zira, firma logosunun rengi o firmanın en onemli reklam kaynaklarından birisi. Ford’un, Coca-Cola’nın yıllarca kullandığı yazı fontunu ve logodaki rengini değiştirmesi mümkün mü? Bu noktalar mutlak surette konuşulmuştur diye düşünüyorum. Umarım yapıcı ve yerinde bir çözüme ulaşılmıştır.

Dolayısıyla erken öten horoz durumuna duşmeden önce bu sponsorluğun pratikteki çıkarımlarına bir bakmak gerekecek. Ne “benim stadım Ali Sami Yen’dir, kulüp satılıyor” gibi bir popülist havaya girmek lazım, ne de maddi kaynak sağlandığı sürece tavuğu esirgememe durumuna. Dediğimiz gibi, pratiği görüp konuşacağız, yazdıklarımız sadece bir öngörü.

6 yorum:

Adsız dedi ki...

eğer evdeki telefon ve adslyi iptal ettirmezsem adam değilim !!! bugunde maili attım TT ye sıkıysa yapsınlar bakalım sponsorluk anlaşmasını !!!!!!!1

Adsız dedi ki...

yukardaki postu ben bıraktım,umarım bu anlaşma işi olmaz veya aynı kıyağın benzerinide bana cekerler,Vallahi Billahi dakika düşenmeden Telekomla bütün bağlarımı kopartırım,oh ne ala Galatasaray taraftarı veya yönetimi klube sahip cıkmasın biz Feneriumdur,kombinedir diye canımız cıksın klube destek verecez diye,sonra birileri arpalık gibi ulufe gibi Galatasaraya para akıtsın (BKZ.ÖRN. DEVLET,TT..)

Yok valla kimse kusura bakmasın o kadar da değil artık !!!!!

Ferman

Roy Keane dedi ki...

Aynısını futbola uyguladığınızı düşünün. Yanlış anlaşılmamak adına iğneyi kendime batırayım. Takımımın adı Pansu Erciyesspor olsun istemem. 1. ligde sürünelim ama adımızı koruyarak. Taraftarlar duygusaldır bu tarz konularda. Lakin aynı duygusallığı elbette yöneticilerden beklemek hayalperestlik olur.

Fuzzy Logic dedi ki...

Ortada hizmet verilmeden bir para kesintisi olsa tamam da, sonucda para verilip hizmet aliyorsun. Bu noktada musterinin cok bir sey soylemeye hakki yok sanirim.

scapula dedi ki...

40 milyon euro rakamı doğru değil. Biri attı ortaya, öyle kaldı. Çok daha fazlasını alacak bu anlaşmadan Galatasaray.

Adsız dedi ki...

"Yani, zaten Avrupa futbolunun en yetkili kurumunun gözünde o stadın ismi bizim istediğimiz isim. Dolayısı ile değerlerin kaybolması gibi bir durum yok ortada."

Bu kısmı da çok "tatlı" olmuş ya :) Üstte kaç paragraf zaten bu işin dünyada örnekleri olduğu, bunun gayet normal bir durum olduğu, v.s. anlatılmış ama anlaşılan Uçucu Hollandalı kendi kendini bile ikna edememiş ki bir de böyle enteresan bir yorum eklemeden duramamış.