80'LERİN EFSANE 10 DİZİ KARAKTERİ

Blog yazar kadrosunun yaş ortalaması göz önüne alınırsa bu listeyi yapmak farz olmuştu. Aslında ilk başta liste için dönem ayrımı yapmadık ama 90'lar ve 2000'leri de katarsak elimizde aşağı yukarı 20 tane ismin çıkacağını farkedip yabancı dizilere 80'lere indirdik, bir süre sonra da 90'ları ve günümüzü yaparız. Aşağıdaki isimlerin çoğu bir şekilde hayatımızı etkilemiştir. Örneğin Yalan Rüzgarı'nı izlemek için bizim evde toplanıldığında zorla dışarı salınmışlığım ve salındığım gibi de mahalle maçında oyuna girip hat-trick yapmışlığım ve maç sonunda rakip mahallenin köpeği tarafından kovalanmışlığım vardır. Neyse uzatmayalım aşağıda hepimizin genç dimağında hoş tatlar bırakan 10 dizi karakteri var. Yelpazeyi geniş tutmaya çalıştık. Bu arada söyleyeyim bu dizileri oturup şimdi izlediğinizde oluşan "yahu ben o zaman neyini izliyormuşum" bu dizinin hissi de apayrıdır. Her maddede ilgili dizinin jeneriğinin linki var söyleyeyim. Sizinkileri de yorumlara alalım.

1-John Ross "J.R." Ewing Jr: 14 sezon 357 bölüm boyunca kötülük yapmaktan bıkmadı bizdeki tanınan ismiyle "ceyar". Şu an 71 yaşındaki Larry Hagman'ın "Dallas" dizisinde canlandırdığı karakter Ewing ailesinin içinden çıkmasına rağmen ailenin ocağına incir diken baş kötü karakterdir. Vurulduğu bölümde onu kimin vurduğu üzerine ABD'de bir çok kanal halk oylamasına gitmiştir. Böyle bir adamdır işte ceyar. Zaten yapımcılar onu başta yardımcı bir karakter olarak düşünmüş ancak sonra aynen Lost'un Desmond'ı gibi ana karakterlerden biri haline dönüşmüştür.

2-Alf: Alf'in çocukluğunu etkilemediği bir 80 kuşağı ferdi yoktur adeta. Aslında dizinin alttan alta verdiği birmesaj vardır. Zira Alf gezegeni Melmac'ın ABD'nin nükleer denemeleri sonucu patlaması sonucu dünyaya sığınmıştır. Hatta dizinin dördüncü bölümünde ABD'nin yeni nükleer denemelerini engellemeye çalışır. Tabi biz onu bu yönüyle değil, kedilere olan düşkünlüğü, Müşfik Kenter'in karakterin orijinal sesinden bile üstte olan enfes seslendirmesi.
























3-Sam Whitmore: Ne diyeyim, Sam Whitmore tartışmasız olarak 80'ler erkek kuşağının ilk ve kalplerimizde yeri apayrı olan arzu nesnesidir. Bizde "Hayat Ağacı" olarak yayınlanan "Generations" dizisinin 470 bölümü boyunca ağzımızdan sular akarak ekrana bakmamıza sebebiyet veren ve Kelly Rutherford'un canlandırdığı asıl adıyla Stephanie Whitmore önce öğretmeniyle sonra da elin paçoz dedektifiyle ilişkiye girmiş nice kalpleri kırmıştır, ama olsun yeri ayrıdır.




















4-Victor Newman: Anti-aging sevenlerin bir numaralı dizisi "The Young and the Restless" yani Yalan Rüzgarı'nın blog yazarı Barad-dur'un enfes şekilde özetlediği gibi sarışın, esmer, zenci, kumral, kör, sağır, genç, yaşlı, topal demeden herkesi elden geçiren efsane karakteri Victor Newman. Çoğu kimse bilmez ama karaktere hayat veren Eric Braeden Kiel doğumlu bir Almandır. Sadece şu anektodu vereceğim. Braeden Titanic filminde çok ufak da olsa bir rol üstlenir. Filmi Reks sinemasında izleyen ben kendisi göründüğünde sinemadan yükselen "oooo victor...victor...vic....victor...değil mi..victor" seslerinden filmi duyamaz olmuşumdur. Leonardo'nun pabucu saniyesinde dama atılmıştır. Türk seyircisine Victor diyince akan sular durur.Son not dizi 9,019 bölüme ulaştı ve hala devam ediyor.

5-Michael Knight: Yıl 2008. Rtl 7 hala gösteriyor Knight Rider'ı. Ben de hala çözmeye çalışıyorum yahu biz bu adamın nesini izliyormuşuz diye. Polis desen değil, dedektif desen değil, pilot desen değil, sen nesin arkadaşım? Arada Two Guys and A Girl'i beklerken bakıyoruz, bir insan görünüşü, kıyafeti, konuşmasıyla bu kadar antipatik olur. Giydiği kazakları bir bunda gördüm bir de Çelik'te. O derece felakettir. Ama işte Kit uçacak, iki konuşacak diye izlemişiz yıllarca. Yanarım gençliğime. Yatacak yerin yok David Hasselhoff.

























6-Balki Bartokomous: Türk insanının en sevdiği Yunan vatandaşı bu adamdır işte. Gerçekte olmayan Yunanistan'ın Mypos adasından kalkıp Chicago'daki kuzeni Larry Applegate'in yanına yerleşen bu arkadaş onca sene ABD gibi ülkede uzun süreli bir işi olmadan nasıl geçinmiştir o apayrı bir hadisedir ya. Chicago Chronicle bu dizi sayesinde Türk okuyucusunun en sevdiği gazete olmuştur. Dizinin adı Türkiye'de gösterilen adıyla"Muhteşem İkili" değil "Muhteşem Yabancı"dır. Perfect Strangers.

7-MacGyver: Ben bir bölümde limondan yalan makinesi yaptığını gördüğüm an karar verdim. Hayır ben Türkçe Matematik öğrencisi olmalıydım. Fen matematiğe geçip kendimi rezil etmenin manası yoktu. Ben limondan ancak mercimek çorbasına eküri yaparım, ötesi de olmaz. MacGyver'ın balondan ses bombası, tükenmez kalemden dürbün yaptığı gibi maydonozdan tank, soğandan Play Station yapmış olduğu da söylentiler arasındadır. Laf aramızda en sevdiğim bölümü karıncalarla ilgili olandır ve 139 bölüm sürmüştür.

8-Madeline "Maddie" Hayes & David Addison: Bu ikiliyi beraber almak lazım. 90'ların Mulder ve Scully'sinin 80'lerdeki karşılığı bu ikilidir işte. Aralarında hep çekişmeyle beraber bir çekim olan ve 73 bölüm boyunca bunu takip edilesi şekilde götürebilen Cybill Shepherd ve Bruce Willis'in canlandırdığı iki karakter sürekli melankolik ve loş ışıklar altında çekilen Mavi Ay ya da "Moonlighting"e hayat veren isimlerdi. Benim için jeneriği ve çekim tarzıyla hala eşsiz mertebedeki bir dizidir.

9-BA Baracus: Sen o kadar alet edevatı boynuna tak, tek parmağınla boğayı yerden kaldır., ondan sonra uçağa binmekten kork. A Takımı'nın lideri Albay Hannibal Smith BA'i bayıltıp uçağa bindireceğim diye 93 bölüm boyunca envayi çeşit numara icat etmiştir. Yalnız benim bu diziyle ilgili takıldığım bir npokta vardır. Hadi MacGyver Phoenix Enstitüsü'nün çalışanıdır, Mavi Ay dedektiflik bürosudur da koskoca ABD'de bu asker kaçkınlarnı yakalayıp, arkadaş devlet içinde devlet mi kuruyorsunuz heeey?" diye soracak adam yok mudur?




















10-Aoi Tsukinosuke: Son bölümünde tüm Türkiye'de elektriklerin kesildiği efsane Samuray'ın İntikamı dizisinin halk arasında bilinen adıyla "Skinoski"si. Aslında tam bir Mnte Cristo Kontu uyarlamasıdır dizi. Skinoski en iyi dostu tarafından ihanete uğrayarak Iwo Jima adasına sürülür, ailesini kaybeder ancak dönüşü muhteşem olur. Hoş ben son bölümünü hla görmedim. Gören varsa görmeyenlere anlatsın.