Rock ve heavy müzikte elektro gitar ve flütün yanyana geldiği çok az örnek var. Zaten bu akımı bir anlamda yaratarak blues-klasik rock tınılarının arasına müziği sokan yaşayan efsane Ian Anderson ve Jethro Tull o kadar "eşsiz" bir grup oldular ki sound açısından yanlarına yaklaşan veya yaklaşmaya cesaret eden pek olmadı. Flüt yanına kemanı da alarak bir dolu epik hikayeleri anlatan power metal grubuna eşlik etti tabi (hatta bir tanesi de ülkemizin önemli gruplarından Almora'dır) ama bu enstrümanı rezil şekilde kullanan nice grup gördü bu camia. Uuzun süreden sonra Jethro Tull'dan aldığım tada beni yaklaştıran bir grup çıktı sonunda. Kanada'nın Ontario diyarından.
Blood Ceremony henüz ilk albümünü çıkarmış emekleme seviyesindeki bir grup. Albümü dinlediğimde beni oldukça şaşırttılar, çünkü debut albümde bu tür bir müzikal altyapıyı tutturmak kolay değil. Jethro Tull'ın 1968 tarihli This Was ve 1969 tarihli Stand Up albümlerine Black Sabbath ve biraz kasvetli bir atmosfer ekleyin, karşınıza Blood Ceremony çıkıyor. Grubun türü için çeşitli kaynaklarda "Doom Metal" ve"Dark Metal" gibi ibareler görürseniz pek aldırmayın. Düpedüz progresif rock ve progresif metal arasında gidip gelen bir yapı var karşımızda. Grubun adı daha çok kanlı sahnelerin olduğu hafif erotik soslu korku filmlerine verilen genel addan ve 1972 tarihli "Ceremonia Sangrienta" isimli İspanyol filminden geliyor. Geçmişi aslında 2006'ya dayanan Kanada barlarında sürekli sahne alan ama işi Rise Above Records'la anlaştıktan sonra bir albüme ancak dökebilen bir grup. Şarkı sözlerinde tarot falları, cadı ritüelleri, mistik öeğeler gibi bir çok temaya yer veren grubun ağır topu flütleri de üstelenen bayan vokal Alia. Ben bir örnek vereyim, beğenirseniz edinin.
1 yorum:
işte buna hastayım. Senin müzik eleştirileri benim gibi muhafazakar metalcide bile samimiyet ve güven yaratıyor. İngiltereden pop grupları önermesi ile hollandadan gelen metal önerileri biraz kafamı da karıştırmıyo değil ama! Yer değiştirin bence :)
Yorum Gönder