DOMUZ DOPİNGİ

Kasım ayında yazmıştık Osasuna'nın kabus lig başlangıcını. 10 maçta 5 mağlubiyet 5 beraberlik almışlardı ve sadece 3 gol atabilmişlerdi. O zaman sadece La Liga'nın değil, Segunda'daki takımları kattığınız zaman da İspanya'nın en az gol atan takımı durumundaydılar. O zamanlar yazıya yorum yapan AB şöyle demiş "Osasuna'nın iyi bir kadrosu var, zamanla düzeleceklerdir. Kike Sola ve Dady'nin sakatlıkları vurdu biraz onları. Camacho ile birlikte ofansif oynamaya çalışıyorlar, bu bile bir artı". Aradan 19 hafta geçti. Sonunda hafiften rahat bir nefes aldılar ve 6 hafta önce ilk kez üstüne çıktıkları küme düşme hattının tekrar dışına attılar kendilerini. Atletico Madrid deplasmanında 4-2 galip gelerek hem de. İlk defa bu sezon deplasmanda galip gelip 4 golü aynı anda attılar ki, yukarıda dediğimiz gibi ilk 10 haftada 3 gol atabilmişlerdi. Şimdi bu gidişi bir kenara koyalım, konuya başka bir yerden daha girelim.

Bunu kaç defa söyledim ben de unuttum, bıkmış olanlar olabilir ama ne yapayım, görüntü aklımda. Çanakkale Dardanelspor zamanında maddi krizdeyken futbolculara Dardanel Ton konservesi ile ödeme yapıyordu. Xabi Alonso Real Sociedad'da oynarken takım arkadaşları ona her gol attığında 1 adet levrek hediye ediyorlarmış. Atletico Madrid fan kulüplerinden bir tanesi her sezon ilk lig golünü atan oyuncuya ağırlığı kadar şarap hediye ediyor. Real Oviedo'da da oyunculara gol başına 1 adet ıstakoz hediye ediliyor. Yine İspanya'dan blogda da yer verdiğimiz 2 örnek vardır. Real Valladolid'li kabzımal Julio Benavante geçtiğimiz yıl kümede kalma mücadelesi veren Valladolid'lilere her galibiyet için ananas hediye ediyordu. Son olarak İspanya'nın en büyük bira firmalarından Cruzcampo 44 yıl sonra Avrupa Şampiyonu olan İspanya milli takımı oyuncularının tümüne ağırlıklarınca bira bağışladı. Valladolid-ananas yazısının sonuna şöyle yazmışım: "Yakında gol başına parça et üzerine de mukaveleler imzalanabilir." Burada kendime ulan Dutchman ne ileri görüşlü adamsın diyerek paye biçmek istiyorum.

Osasuna'nın 19 haftada kendine çeki düzen vermesinin önemli sebeplerinden birisi olarak gösterilen unsurlardan birisi olarak birkaç hafta önce yerel bir et firmasının sahibi Luis Miguel Arraztoa'nın Osasuna'lı oyunculara kazanacakları her maç için 12 domuz hediye edeceğini açıklaması gösteriliyor. Osasuna 3 maçtır kaybetmiyor. 36 domuz eder. Her maç sonrası kaptanlar Patxi Puñal ve Carlos Cruchaga gidip en yaşlısı 1 aylık olan ve kırmızı-mavi renklere boyanmış domuzları teslim alıyorlarmış. Yalnız ortada bir sorun var. Takımın 2 İran'lı oyuncusu Masoud Shojaei ve Javad Nekounam, doğal olarak, domuz eti yemiyorlar. Arraztoa hemen imdadlarına yetişmiş tabi, "yeter ki siz kazanın domuz yerine tavuk veririz Müslüman kardeşlerimize" diye olayı halletmiş. Tabi bu yazıda verdiğimiz tüm örneklerin İspanya'dan olması da apayrı bir hadise. Futbolcunun kalbine giden yolun midesinden geçtiğini çözmüşler ülkece.