28 Nisan 2009 Salı

FOUR LIONS























Geldik yine bir Şampiyonlar Ligi haftasına. Barcelona'nın şu 8 günde oynayacağı 3 maç bence tüm sezonun kaderinin belirleneceği 3 maç. Kırılmadık rekor bırakma, tüm sezonun emeğini 3 maça bırak bu da tabi futbolun acı yanı. Messi, Henry, Eto'o üçlüsü tek başlarına Chelsea'nin şu ana kadar Premier Lig'de attıkları golden 1 fazlasını attılar. (66-65). Hiddink aynen Liverpool deplasmanında olduğu gibi Nou Camp'te de takımın geriye yaslanıp beklemeyeceğini söylüyor. Mantıklı olan da o tabi, karşı tarafta üçlü bir imha ekibi ve bunların yanına eklenmiş Inıesta-Xavi ikilisi varken "bakalım ne kadar süre gol attırmayacağız" denemesi yapmak kendi darağacını hazırlamak olacaktır. Maçtan çok Ashley Cole'un sakatlığı sebebiyle Messi'nin karşısına dikilecek adam konuşuluyor. Şu an en büyük aday Bosingwa. Hiddink maç içindeki en büyük satrancı onu durdurmakta oynayacaktır tahminim. Tabi Guardioala da bütün dikkatler onun üzerindeyken bambaşka bir yerden imha planı geliştirebilir. Kısacası daha oynanmadan satranç taşlarından bir kaçının kağıt üzerinde kapıştırıldığı bir eşleşme. Hiddink, Katalanları da durdurursa sanırım halihazırda aktif görev yapan hocalar içinde en çok saygı gören adam mertebesine yükselir. Hiddink'in "mastermind" özelliğinden şüphem yok ama karşıdaki de Barcelona kusura bakmayın. Chelsea defansı, Liverpool maçında olduğu gibi bir devre boyunca kroki durumda oynarsa, geri dönmesi o kadar kolay olmayabilir Stamford Bridge'de olduğu gibi. Çok klişe ama ilk yarım saat çok önemli olacaktır. Devre bittiğinde Chelsea soyunma odasına mağlup olmadan giderse son 135 dakika bir başka yarı final izleriz. Maçlar öncesi şu istatistik olayını verelim yine

-Barcelona Avrupa kupalarında İngiliz takımlarıyla oynadığı 24 iç saha maçının sadece 2'sini kaybetti. Geri kalan 22 maçta 13 galibiyet 9 beraberliği var. Ancak belirtelim İngiliz takımlarıyla son oynadığı (iç ve dış saha toplam) 6 maçın sadece 1 tanesini kazanabildiler.

-Barcelona bu sene Şampiyonlar Ligi'nde 12 maçta 33 golü kaydetti (2.75). 4 gol ön elemede, 29 gol grup maçları ve sonrasında. Sadece 1999-2000 sezonunda bundan daha üretkendiler. 16 maçta 45 gol (2.81). Kalan maksimum 3 maçta 10 gol atarlarsa 2.82 ortalamaya ulaşıp bu rekoru kıracaklar. Zor görünüyor. Ama bu üçlüyle henüz imkansız değil.

-Chelsea dördüncü kez Şampiyonlar Ligi yarı finalinde. Ama sadece 1 kez final gördüler o da geçen sene Liverpool'ı 1-1 ve 3-2'lik skorlarla mağlup ederek.

-Bu güzel bir bilgi. Hiddink bugüne kadar Nou Camp deplasmanına 4 kez geldi. Dördünde de mağlup oldu. Hepsinde üçer gol yiyerek. Valencia ile 1991-92 sezonunda 3-1, 1992-93 sezonunda 3-0 ve 1993-94 sezonunda 3-1, Real Madrid'le 1998-99 sezonunda 3-0 mağlup oldu.

-Manchester United şu anda Şampiyonlar Ligi'nde 2 müthiş serisini sürdürüyor. 23 maçtır yenilmediler ve Old Trafford'da da 20 maçtır kaybetmiyorlar.

-4 yarı finalist içinde en az gol yiyen takım Manchester United. 10 maçta sadece 5 gol yediler. Ama en az gol atan da onlar. 14 gol. Şu ana kadar oynadıkları 10 maçta 75 şutları kaleyi tutmamış. Bu maç başına 7,5 şut demek.

-Arsene Wenger 38. kez Manchester United karşısına çıkıyor teknik adamlık kariyerinde. Alex Ferguson'a karşı 13 mağlubiyete karşı 14 galibiyetlik bir karnesi var. 10 maç da berabere bitmiş durumda.

-Arsenal bu seozn oynadığı 5 deplasman maçının sadece birini kazanabildi. O da İstanbul'da Fenerbahçe karşısında aldıkları 5-2'lik galibiyet. Geri kalan 4 maçta 2 mağlubiyet ve 2 beraberliği var.

1 yorum:

L dedi ki...

"Hiddink aynen Liverpool deplasmanında olduğu gibi Nou Camp'te de takımın geriye yaslanıp beklemeyeceğini söylüyor. "

gerçekten hiç yaslanmadı...