Ken Loach'un "Looking For Eric" filminin fragmanı internete düştü. Ken Loach'un sinema dilini ve futbola çok hoşça dokunduğu önceki filmlerinden My Name Is Joe'yu izlediğimden çok umutluyum. Fragmandan gördüğüm kadarıyla da çok hoş bir kişisel hayranlık hikayesi var ortada. Filmin 10 Aralık'ta gösterime girmesi bekleniyor. Dün kendisiyle ilgili youtube videolarından birisine bir yorum yazdım. Aynen onu, fragmanı ve hazır şu müthiş karşılaştırmaya bir de Rıdvan Dilmen eklenmişken Cantona hakkında zamanında yazdığımız yazıyı kopyalayalım. Şöyle dedim dün.
"28 yaşındayım. Pele'yi canlı izleyemedim. Kempes, Puskas, Cruijff, Di Stefano ve diğerlerini de öyle. Maradona'ın kariyerinin sonuna denk geldim. Eğer tüm kariyerine şahit olmak kastediliyorsa, Eric Cantona ömrümde gördüğüm en iyi futbolcudur."
Alex için "Türkiye'ye gelmiş en iyi yabancı futbolcu ve Hagi'den daha ileride" diyorlar. Bugünlerde Cristiano Ronaldo için de aynı şeyler söylenmeye başlandı (en iyi yabancı kısmı tabi). Hagi'nin Alex'ten her zaman çok ileride bir oyujncu olmasının sebebi, Cantona'nın Ronaldo'dan her daim çok ileride olacak olmasının sebebi ile aynı. Uygun kelimeyi bulmak zor ama en iyisi "ağırlık" sanırım. İngilizce "dominance" da diyebiliriz. Alex'in Türkiye Ligi'nde attığı gol ve yaptığı asist sayısı Hagi'yi geride bıraktı. Ronaldo da ortalamaya vurulduğunda Cantona'yı geride bırakmış durumda. Ama bu iki oyuncunun takımlarına verdiği güç ve hava, gol ve asistlerle ölçülecek bir şey değil.
Sorumluluk alma, işler kötü gittiğinde taşın altına elini sokma, saha içinde oyunu yönlendirme, saha içinde rakip takım futbolcuları ve hakem üzerinde yarattıkları baskı, karizma ve tam kelime anlamı ile saha içindeki "havaları", onları başka bir oyuncu yapıyor. Cantona Manchester United tam bir kurtarıcıya ihtiyaç duyduğunda ortaya çıkardı. 95-96 şampiyonluğunu, Manchester United 12 puan geriden gelip alırken, farkın kapandığı dönemde 9 hafta üstüste gol attı Fransız. Hagi'nin UEFA yarı finalinde Leeds deplasmanında durum 1-1 giderken (bir de penaltıyı gole çevirmişken) orta sahada Radebe'ye attığı öldürücü çalım ve Hakan'a attığı pas onun atacağı 30 golden daha önemli. Doğru anda, doğru hareketi, öldürücü biçimde yapabilmek bu adamların sırrı bu.Hatta saha içinde o hırçınlıkları, sürekli "winner" olma isteklerinin bir sonucu. Bu adamlar yenilgiyi kabullenmiyor. Bütün bu anlattıklarım yüzünden Alex bırakın Hagi'yi Pierre Van Hooijdonk'tan daha geride bir yabancı bana sorarsanız.
- O ne biçim hareket ya, insan öyle şey yapar mı be Pascal maçın ortasında.. -Ben insan değilim ben Pascal'ım - ?!?..
Hagi gibi bir futbolcunun Alex'le kıyaslanmasını bile komik buluyorum.Hagi denince aklıma gelen ilk şeylerden biri bir dünya kupasında antrenmanda kalenin arkasından attığı topun havada falso alıp kaleye girdiği görüntüdür.Üstelik rastgele olmuş bişey de değildi. Yanında duran genç bir futbolcuya topa nasıl vuracağını falan uzunca anlatmış, ondan sonra söylediğini uygulamalı olarak göstermişti.Görüntüyü bulabilen olursa tekrar seyretmek isterim. Onu "Alex de yapar" diyebilirsiniz. Belki yapabilir, ama yanında onu bir hoca gibi dinleyen genç bir futbolcu olur mu, onu sanmıyorum işte. Keşke bizim yönetim de Hagi gibi "lider" futbolcular transfer edebilse(ydi). Gerçi bizde transferde yönetimin payı (olması gerektiği gibi)işi ehline bırakıp, sadece parayı ödemek olmadığı için pek umudum yok. Ama yine de; Fransa'da doğdu Beşiktaşlı oldu, helal olsun sana Pascal Noumaaa :)
Taraftara daldığı kare kadar "formanın yakalarını kaldırma" modasıyla da o dönemin jenerasyonuna ilham olmuş büyük insan. Hala anlattıklarını okuyabiliyor olmak mutluluk verici...
Yahu bu adam gelmiş geçmiş en abartılan futbol oyuncularından biridir. Sen bana "o dönemin ingilterede en iyi top oynayan takımı mutd" desen lafım olmaz ama Cantona karaktersiz herifin önde gidenidir, market albenisi olan biridir. 3-4 maçını izlemişimdir bu herifin. Bir kere bile oturaklı, beyefendi, herşeyden öte karşı takıma saygı duyan bir profil göremememiştim kendisinde.
Herşeye yütüb videolarına göre karar vereceksek daha birçok oyuncunun hakkını yerdik.Yoksa yaka kaldırma, aşırtma vuruşlar hikaye, sahada delikanlıklar hepsi sahici olmayan davranışlar..
Koca bir marketing projesidir Eric Cantona, gerisi yalan.
Istatistik futbolda her sey degildir. Alex'in istatistikleri Lefter, Can Bartu ve Ridvan'dan daha iyi olabilir ama saniyorum hic bir Fenerbahceli icin onlardan daha iyi degildir.
Hagi yildiz futbolcu degildi, Hagi efsaneydi.
Bize onun bile dususunu gosteren Ozhan Canaydin'a tekrar saygilarimi sunarim.
Valla Cantona'yı canlı izlerken aklımız o kadar da futbola ermiyordu ama biz de mahalle arasında yaka kaldırdık sağolsun. Brother Joe şişirme demiş ama ama bizim dönem Zidane'a, Ronaldo'ya şahit oldu. Hagi Alex kıyaslaması gerçekten çok komik kaçıyor. Benim gözümde Sergen Alex'ten daha iyi futbolculdur(sporculuğu tartışılır). Alex zayıf rakibe 3 atar ama en önemli maçlarda gezer durur...
Varol abi gibi ikinci postta yazıyorum ama film ile ilgili yazmayı atlamışım. Film hayranlık hikayesi olduğu için alışılmış futbol filmi olmayacak eminiz.O nedenle pek merak etmiyorum. Ama Cantona oyunculuğun kralını yapar eminim. Gol sevinçleri olsun, reklamlardaki rolleri olsun, sahadaki gösteri olsun oyunculuk yeteneğini kanıtlıyor. Değişen futbolun "temaşa" kısmına hizmet etmiş bir abimiz..
çok şaşırttın beni...sen de bilirsin ki bu adamı İngiltere ve dünya futbolunun yöneticileri zamanında idam etmiştir her kurumuyla o tekmeden sonra....ama adam 9 ay sonra çıktığı ve sonradan girdiği ilk maçta Arsenal karşısında maçı kazandırmıştır...
kusturica'nın maradona'sından daha hoş bir şey olacağından eminim. yanlış anlaşılmasın, kusturica'nın ki kötü olduğundan değil, ken loach'un iyinin de iyisini yapacağından emin olduğumdan dedim bunu. daha evvel afili delikanlı (sweet sixteen)de de amatör bir futbolcu olan veletle çalışmıştı. şimdi de yılların efsanesiyle film çekmiş.
Cantona - Ronaldo kıyaslamasının Hagi ve Alex ile alakası olduğunu düşünmüyorum. Bibiriyle ezeli rakip olan iki takımın tarihinde yer etmiş iki oyuncuyu kıyaslamakla tek bir takımın tarihinde yer etmiş iki ismi karşılaştırmak farklıdır. Nasıl ki "Metin Oktay mı daha iyi Lefter Küçükandonyadis mi", "Taffarel mi daha iyi Schumacher mi","Uche mi daha iyi Popescu mu" veya "Tuncay mı daha iyi Arda mı" sorularına %80 oranla taraftarlık psikolojisiyle cevaplar verilecekse "Hagi vs Alex" kıyaslamasında da buna benzer sonuçların alınması kaçınılmazdır.
alchoburn ben eminim yanında o zamanlar parlaması beklenen ama başarılı olamayan genç bir rumen futbolcu vardı, belki aynı şovu gazetecilere de yapmıştır bende olsa o yetenek ben de yapadım valla :)
İngiltere'den Türkiye'ye arabayla yolculuk
-
“Hayatımda yediğim en iyi dondurmaydı” dedi Ozan. Ömrünün henüz 5 yıl 6
ayının geride kaldığını düşününce çok iddialı bir açıklama gibi
gelmeyebilir. Ama...
5 PAZARTESİ ŞARKISI
-
Günlerden yeni bir Pazartesi ve müzik yolculuğumuz devam ediyor. Bugün 5
şarkılık listemizde sevdiğimiz filmlerde kullanılmış ve her çaldığında o
filmi a...
İtidalimizin de Bir Hududu Var..
-
Kimi insan çok çabuk zıvanadan çıkar. Hemen atarlanır giderlenir. En küçük
bir hadisede gemileri yakar. Uçar, sokar, vurur, çakar. Ona sinirlenir,
buna ç...
Galatasaray:3-2:Samsunspor
-
Koreografi konusunda Galatasaray taraftarının eline su dökecek yok da, 10
Kasım günü deplasmana gelen ve armasında Atatürk olan Samsunsporlu
taraftarl...
Kafa ve Direk
-
Bu hafta Eyüp karşısında bir yan topa kafa vurabildik ve inanır mısınız
direkten döndü top. Neredeyse haftalar sonra kafayla gol atacaktık. İyi
şeylere ...
Meydan Okuma -2
-
Aziz Yıldırım’ın seçimdeki en büyük kozu olarak açıkladığı Jose Mourinho
projesi futbolseverlerin aklına bir başka Portekizli’yi getirmiş olabilir.
Bunda...
Start Finish: 2024 Suudi Arabistan GP
-
Dün itibariyle Max Verstappen'in pole alıp, kısa bir süre Lando
Norris'e kalan kısmı saymazsak, lider götürüp kazandığı bir yarışı daha
geride bı...
Sait Karafırtınalar: Paixao’yu aradık
-
*Altay Teknik Direktörü Sait Karafırtınalar, sarı kart cezası sebebiyle
karşılaşmada forma giyemeyen Portekizli golcüleri Paxiao’yu aradıklarını
söyledi....
Beşiktaş Neden Yapamadı?
-
Beşiktaş bir sezonun daha sonuna, son haftaya ulaşamadan geldi. Başarı ve
başarısızlık o kadar iç içe yaşandı ki bir hafta bile pek çok şeyi görmek
için ...
Real Madrid için ters giden neydi?
-
Real Madrid için şapkayı öne koyup düşünme vakti! Los Galacticos için
2014-2015 sezonu çoktan bitti. Yaşanan bir dizi hayal kırıklığının ardından
esas se...
Millilerden Güzel Prova
-
A Milli Takımımız, Lüksemburg'a konuk olduğu özel maçta Mevlüt ve Hakan
Çalhanoğlu'nun golleriyle sahadan 2-1'lik galibiyetle ayrıldı.
Maçın en ilginç özell...
Önce krampon, sonra performans
-
Her çocuk gibi sokaklarda başlayan futbol maceramız, bazı çocukların
yaptığı gibi benim de toprak sahada devam etmişti. Sonrası okul, iş, hayat
mücadeles...
Daha Büyük Bir Şey Kaybediyoruz
-
Kombine olayının nasıl olduğunu artık herkes biliyor. Şampiyonluk
kutlamasında çıkan olaylar sebebiyle Okul Açık tribününe kombine bilet
satışı kapatıldı....
-
*2014 BREZİLYA’NIN KÖTÜ ADAMLARI*
20. dünya kupasını geride bırakmak üzereyiz. Her dünya kupası ayakta
alkışlanan kahramanlara olduğu kadar büyük tepki ç...
Arsenal Kendine İnanıyor
-
Arsene Wenger'in sözleriyle, *"İyi bir rakibe karşı alınmış tatmin edici
galibiyet." *Arsenal hafta sonu Liverpool'u oyun dışı bırakarak, bölüm
bölüm saha...
Футбольное судейство
-
Здравствуйте, болельщик! Большие проблемы у нас с футбольным судейством, не
так ли? Человеческий фактор? Ясное дело — не без него, но главное не в нем.
Гла...
Yan Dükkana Taşındık
-
Elimde olan, olmayan birçok sebeple buraya yazı yazamayacak duruma
gelmiştim, elim biraz rahatlamışken dönüp tekrar yazmaya içim el vermedi. 4
senelik, bin...
Roberto Baggio
-
Roberto Baggio 700 maçlık kariyerinde 318 gol attı. 205 golle Serie A'nın
gelmiş geçmiş en golcü 5. futbolcusu. Üstelik bunu Serie A'nın Dünya'da
zirve n...
The Apprentice: Adam Kazandı
-
Yeniden başkan seçilen Donald Trump'ın gençliğindeki sıçrayış döneminin ve
bu sıçrayışta kendisine mentörlük eden Roy Cohn ile olan ilişkilerinin
anlatıl...
Yol Arkadaşları - 20
-
Serimizin 20. yazısı ile birlikte, aklımızda olan fakat hayata
geçiremediğimiz, öneri olarak da bloga iletilmiş olan Yol Arkadaşları
serisinin Spotify ça...
Haftanın Şarkısı 89 - Unshaken
-
Merhaba.
Nasılsınız?
2019'a da girdik valla. 2 hafta da geçmiş hatta. Zaman çabuk geçiyor değil
mi? 10. yıl yazısını yazmamın üzerinden bile 1,5 ay geçmiş...
2018 Yaz Konserleri Takvimi
-
*Son üç dört yıldır gittikçe zayıflayan bir etkinlik programı oluyordu yaz
aylarında. Bu sene şimdiden açıklanan konserler heyecan verici. Tabii
Türkiye ...
Lokasyon veriyorum
-
Kolombiya'ya gelisim cok tesaduftu. Gercekten. Yillar once Juju Bogota'dan
kart gondermisti. Bogota ne yaaa, nerelerde bu cocuk? demistim. Kapinin
arkasina...
Başka türlü bir şey
-
Büyümek pek çok macerayı, pek çok yolculuğu, rüyayı, kabusu, anıyı,
unutulmayacakları, unutulmak istenenleri, hafiflikleri, yükleri,
kirlenmeyi, lekes...
En İyi Kadınlar Son Kez İstanbul'da
-
*Süslenmişler püslenmişler, İstanbul'a gelmişler, ne de iyi etmişler.*
İstanbul bu hatunlara son kez hoşgeldiniz derken, bize de bu eşsiz
organizasyonun...
GROUND ZERO
-
İktisatçıların, meşreplerine göre, 2007/2008/2009 krizi adını verdiği
“şok”, medya-gündem kıskacına sıkışmış, ana damarını gündelik mücadelelerin
oluşturd...
Aloha'nın Simgeleri!
-
*28 Şubat-30 Mart tarihleri arasında farklı filmler izleyip,
farkındalığınızın artmasına engel olmak istemiyorsanız Dağ Filmleri
Festivalini sakın kaçırma...
Looper & Gordon-Levitt
-
Yukarıda izlediğiniz klip filmin kadrosu belirlenmeden önce farklı
filmlerden filme uygun kareler seçilerek hazırlanmış hayal niteliğinde bir
trailer. B...
Bıyıktay: İstediğimiz Oyunu Sahaya Yansıtamadık
-
Fin rakibinden iki maçta toplam 25 sayı fark yiyerek elenen Aliağa
Petkim’de koç Bıyıktay, maç sonunda istediklerini oyunu sahaya
yansıtamadıklarını söyled...
The Dark Knight Rises - Fragman
-
The Dark Knight Rises'dan beklediğimiz fragman sonunda karşımızda. Filmin
genel işleyişine hakim olmamızı sağlayan fragman, ağzımızın suyunu iyice
akıttı...
17 yorum:
biz de pek sağlıklı işlemiyor bu sistem...
- kimsin oğlum sen? adam mısın lan?
- ben adam değilim, ben varol döken'im
- yürü len sümüklü!
bu tür filmlere toplu gösterim ister, evinde sineması olan birini tanıyorum, gerçi ev biraz korkutucu ve sürekli sıkıcı filmler oynuyor ama:)
hocam 80 kuşağı olarak izlediklerimiz izlemediklerimiz aynı. cantona büyük oyuncu lakin zizu ya şahitlik ettik biz..
flyby
alessandro del piero varken en büyük kıyaslamalarının hiçbirinin manası yoktur.. o hariç ise istediğiniz kadar tartışın elbette..
bende zamanında itüsözlüğe yazdığım yorumu buraya aynen taşıyayım.
"bana spektaküler kelimesinin anlamını öğreten adam."
I'm not a man dediğinde eyvah dedim. Zira o anda kafamdan "aynı Recep İvedik lan!!" diye geçiriyordum
Bi diyalog da ben yazayım :)
- O ne biçim hareket ya, insan öyle şey yapar mı be Pascal maçın ortasında..
-Ben insan değilim ben Pascal'ım
- ?!?..
Hagi gibi bir futbolcunun Alex'le kıyaslanmasını bile komik buluyorum.Hagi denince aklıma gelen ilk şeylerden biri bir dünya kupasında antrenmanda kalenin arkasından attığı topun havada falso alıp kaleye girdiği görüntüdür.Üstelik rastgele olmuş bişey de değildi. Yanında duran genç bir futbolcuya topa nasıl vuracağını falan uzunca anlatmış, ondan sonra söylediğini uygulamalı olarak göstermişti.Görüntüyü bulabilen olursa tekrar seyretmek isterim. Onu "Alex de yapar" diyebilirsiniz. Belki yapabilir, ama yanında onu bir hoca gibi dinleyen genç bir futbolcu olur mu, onu sanmıyorum işte.
Keşke bizim yönetim de Hagi gibi "lider" futbolcular transfer edebilse(ydi). Gerçi bizde transferde yönetimin payı (olması gerektiği gibi)işi ehline bırakıp, sadece parayı ödemek olmadığı için pek umudum yok. Ama yine de; Fransa'da doğdu Beşiktaşlı oldu, helal olsun sana Pascal Noumaaa :)
Taraftara daldığı kare kadar "formanın yakalarını kaldırma" modasıyla da o dönemin jenerasyonuna ilham olmuş büyük insan. Hala anlattıklarını okuyabiliyor olmak mutluluk verici...
Yazmayacaktım ama yazayım.
Yahu bu adam gelmiş geçmiş en abartılan futbol oyuncularından biridir. Sen bana "o dönemin ingilterede en iyi top oynayan takımı mutd" desen lafım olmaz ama Cantona karaktersiz herifin önde gidenidir, market albenisi olan biridir. 3-4 maçını izlemişimdir bu herifin. Bir kere bile oturaklı, beyefendi, herşeyden öte karşı takıma saygı duyan bir profil göremememiştim kendisinde.
Herşeye yütüb videolarına göre karar vereceksek daha birçok oyuncunun hakkını yerdik.Yoksa yaka kaldırma, aşırtma vuruşlar hikaye, sahada delikanlıklar hepsi sahici olmayan davranışlar..
Koca bir marketing projesidir Eric Cantona, gerisi yalan.
Istatistik futbolda her sey degildir. Alex'in istatistikleri Lefter, Can Bartu ve Ridvan'dan daha iyi olabilir ama saniyorum hic bir Fenerbahceli icin onlardan daha iyi degildir.
Hagi yildiz futbolcu degildi, Hagi efsaneydi.
Bize onun bile dususunu gosteren Ozhan Canaydin'a tekrar saygilarimi sunarim.
Valla Cantona'yı canlı izlerken aklımız o kadar da futbola ermiyordu ama biz de mahalle arasında yaka kaldırdık sağolsun. Brother Joe şişirme demiş ama ama bizim dönem Zidane'a, Ronaldo'ya şahit oldu. Hagi Alex kıyaslaması gerçekten çok komik kaçıyor. Benim gözümde Sergen Alex'ten daha iyi futbolculdur(sporculuğu tartışılır). Alex zayıf rakibe 3 atar ama en önemli maçlarda gezer durur...
Varol abi gibi ikinci postta yazıyorum ama film ile ilgili yazmayı atlamışım. Film hayranlık hikayesi olduğu için alışılmış futbol filmi olmayacak eminiz.O nedenle pek merak etmiyorum. Ama Cantona oyunculuğun kralını yapar eminim. Gol sevinçleri olsun, reklamlardaki rolleri olsun, sahadaki gösteri olsun oyunculuk yeteneğini kanıtlıyor. Değişen futbolun "temaşa" kısmına hizmet etmiş bir abimiz..
@gürhannn o dediğini bir antrenman esnasında bir türk gazeteciye söyleyerek yapıyor. Bulamadım videosunu şu an sadece.
katılmıyorum usta , Cantona 'yı daha ayrıntılı incelemeni oneririm sana. fikrin degisir mi , bence degisir :)
yakın zamana kadar varolan mahalle futbolundaki kalkık yaka ekolünün sahibi. yakasını kaldıran koşardı arsaya:
-kantona geldi kantonaaaa
-siktir lan benim kantona
-lan senin yakan bile yok nerde kantona oluyosun
not: sonra o arsaya apartman yaptılar evet.
Joe
çok şaşırttın beni...sen de bilirsin ki bu adamı İngiltere ve dünya futbolunun yöneticileri zamanında idam etmiştir her kurumuyla o tekmeden sonra....ama adam 9 ay sonra çıktığı ve sonradan girdiği ilk maçta Arsenal karşısında maçı kazandırmıştır...
ayıptır Joe ayıptır...
kusturica'nın maradona'sından daha hoş bir şey olacağından eminim. yanlış anlaşılmasın, kusturica'nın ki kötü olduğundan değil, ken loach'un iyinin de iyisini yapacağından emin olduğumdan dedim bunu. daha evvel afili delikanlı (sweet sixteen)de de amatör bir futbolcu olan veletle çalışmıştı. şimdi de yılların efsanesiyle film çekmiş.
Cantona - Ronaldo kıyaslamasının Hagi ve Alex ile alakası olduğunu düşünmüyorum. Bibiriyle ezeli rakip olan iki takımın tarihinde yer etmiş iki oyuncuyu kıyaslamakla tek bir takımın tarihinde yer etmiş iki ismi karşılaştırmak farklıdır. Nasıl ki "Metin Oktay mı daha iyi Lefter Küçükandonyadis mi", "Taffarel mi daha iyi Schumacher mi","Uche mi daha iyi Popescu mu" veya "Tuncay mı daha iyi Arda mı" sorularına %80 oranla taraftarlık psikolojisiyle cevaplar verilecekse "Hagi vs Alex" kıyaslamasında da buna benzer sonuçların alınması kaçınılmazdır.
alchoburn
ben eminim yanında o zamanlar parlaması beklenen ama başarılı olamayan genç bir rumen futbolcu vardı, belki aynı şovu gazetecilere de yapmıştır bende olsa o yetenek ben de yapadım valla :)
Yorum Gönder