1 Nisan 2009 Çarşamba

RIVERSIDE'DA AZİZ YILDIRIM SESLERİ-2


Yaklaşık 1 ay önce blogda yer verdiğimiz "Riverside'da Aziz Yıldırım Sesleri" yazımızda Fenerbahçe tribününde Aziz Yıldırım'ında zaman zaman etkin rol oynadığı tribün gruplarının karşı karşıya gelmesi hadiselerinden hareket ederek kulüp yönetimlerinin tribün gruplarının üzerindeki etkisinin giderek arttığını belirtmiş hatta Middlesbrough kulübünün Riverside Stadyumu'ndaki 53A tribününde oturan taraftarlara taraftarlara bir mektup göndererek maçlar sırasında yerlerine oturmalarını ve çok fazla ses yapmamalarını istedi. Mektupta o bölgede oturan bir grup taraftardan şikayetler aldıklarını ve maçlar sırasında reklam panolarına vuran ya da tezahürat yapan taraftarların gol olana kadar güvenlik ve gürültü kirliliğini önleme amacıyla sessiz olmasını ve ancak gol olduktan sonra sevinip ses çıkarmalarını rica etmişlerdi. Biz de bu yazıdan hareketle Fenerbahçe'nin E Blok tribününe özel bileklik uygulamasına bir gönderme yapmıştık. Bu yazı sonrası blogun Fenerbahçe'li yazarlarıyla "yakında onu da Premier Lig'e transfer ederler" şeklinde espri yapıp gülmüştük.

Hep diyorum ya, futbolda meydana gelen hadiseler kadar beni şaşırtan çok az olay olmuştur yaşamım boyunca işte bu da gördüğüm anda beni yorumsuz bırakan bir haber oldu. Middlesbrough kulübü gelecek yıldan itibaren söz konusu 53A tribününde oturan şahıslara stadyum girişinde kırmızı bir bileklik takarak kimliklerini belirlemeye çalışacak. Böylece İngiltere'de her statta çok sık kullanılan tam donanımlı kamera sistemlerine yardımcı olup Big Brother'ı tribünlerde iyice etkin yapan bir adım atılmış olacak. Middlesbrough forumlarında kararın insan haklarına aykırı olduğu yolunda yaygara kopmuş durumda. Başkan Steve Gibson kararın gerekçesinde, dünya üzerinde bazı stadyumlarda benzer uygulamaları gördüklerini ve bunun ilgili tribündeki güvenliği sağlama uğruna önemli bir adım olduğunu belirttiler. İnsanın içinden M'boro Yönetimi-Tuncay Şanlı-Aziz Yıldırım bağlantısı geçmiyor değil. Bir sonraki aşamayı merakla beklerken, bu gidişin çok da hayırlı bir sonu olduğunu düşünmüyorum belirteyim.

2 yorum:

varol döken dedi ki...

tribüne gitmezsin olur biter, ne sonraki aşaması...

ama tabi sadece o tribünün değil bütün taraftarın tribünü terk etmesi gerek... yoksa bir yerden ıslıklayıp diğer yandan we love you gibson pankartı açılınca olmuyor bu işler...

biliyorum canarino yine çok kızacak bana ama tribünlerin düzelmesi, akli adamların oralarda çoğunluk olması için sayıca az olan akli adamların fikri adamlara dönüşmesi, bu ve bunun gibi oyunun heyecanını öldüren, taraftarı müşterileştiren durumlara tepkiler koymalı diye düşünüyorum...

çağrı dedi ki...

Taraftarın cebi dolu kesimi böyle bir uygulama istiyor.Durum tam da yukarıda Varol Döken'in belirttiği gibi olacak sanırım.Belli bi kesim protesto edip gelmezken,bi kesim de stadı doldurmaya devam edecek.Gerçi pek dolduğunu da görmedik stadın...