2 Haziran 2009 Salı

SAVAŞLAR ve ANGOLA FUTBOLU


8 Ekim 2005'te Ruanda'nın başkenti Kigali'deki Amahoro Stadyumunda, yaşadığı savaşlardan dolayı boğulmaktan son anda kurtulan iki ülkenin milli takımlarının mücadelesi vardı. Ruanda karşısındaki Angola, zayıf rakibini 1 farkla yenmesi halinde bile, tarihinde ilk kez bir Dünya Kupasına katılacaktı. Angola'nın gruptaki rakibi Afrika'nın en iyi futbol ülkelerinden olan Nijerya idi. Nijerya ise Zimbabwe ile oynuyordu ancak Nijerya maçının sonucu ne olursa olsun, Angola bu maçı kazanırsa 2006'da Almanya da düzenlenecek Dünya Kupasına katılma hakkı elde edecekti.

Devre arasına gelindiğinde Kigali'de golsüz beraberlik vardı. Bu arada, Nijerya'da Zimbabwe'yi mağlup etme yolunda ilerliyordu. Angola'nın serüveni burada son bulacak gibi görünüyordu. İkinci yarıda da Angolalı futbolcular tutuk futbollarını sürdürüyorlardı. Angola tarafında umutsuzluk hakimdi. Maçın bitimine 10 dakika kala çaresizlik içindeki Angola, Nijerya'nın tüm çarelerini tüketecek golü buldu. Ze Kalanga'nın müthiş pasında, Fabrice Akwa doğru yerdeydi... Golün anlamı Angola için bir futbol maçından, hatta bir Dünya kupasından fazlasıydı...

Yıllarca Portekiz'in boyunduruğu altında yaşayan Angola, sömürgeciliğin derin yaraları ve bağımsızlığını tam kazandı sandığı anda başlayan kanlı iç savaşla boğuşmuştu. Angola da bir nesil, barışın hüküm sürdüğü topraklarda yaşamanın ne olduğunu bilmeksizin büyümüştü. Savaştan çıkan ülke olanaksızlıklar içinde Dünya Kupasına katılmayı haketmişti.

Dünya Kupası grup kuraları çekildiğinde ise, Angola "kaderin cilvesi" niteliğinde bir gruba düşmüştü. Angola, ülkeyi 450 yıldan fazla sömüren Portekiz ile aynı grupta yer alıyordu. Gruptaki diğer takımlar Meksika ve İran'dı. Angola'nın Dünya Kupasındaki ilk maçı da Portekiz karşısında idi. Portekiz'in yaklaşık 45 yıl boyunca, ülke ekonomisindeki tek ekonomik faaliyeti köle ticareti olmuştu...


Dünya kupasına katılacak olan Afrika takımlarının bir çoğu sürpriz olmuştu. Daha da doğrusu sürprizi yaratanlar Nijerya, Güney Afrika, Fas, Mısır gibi Dünya Kupasına katılma hakkını elde edemeyen ülkeler olmuştu. Afrika'nın Dünya Kupasındaki temsilcileri; Angola, Fildişi Sahilleri, Gana, Tunus ve Togo olmuştu 2006 Dünya kupasında... Gruplardan çıkabilen tek Afrika ülkesi Gana oldu ancak bir üst turdaki rakip olan Brezilya karşısında varlık gösterememişlerdi.

Angola ise, grubdaki ilk maçında Portekiz'e 1-0 yenilmişti. Ama müthiş mücadele etmişlerdi o maçta. Ardından Meksika ve İran ile berabere kalarak 2 puan topladılar ilk kez katıldıkları Dünya Kupasında...

Bu kez, Afrika kıtası 2010 Dünya kupasına ev sahipliği yapacak. Açlık, salgın hastalıklar, savaşlar, soykırımlar konuşulmayacak bu kez Afrika hakkında... Afrika'nın adı bu kez güzel oyunla anılacak. Afrika topraklarında düzenlenecek kupada, kıtayı kimlerin temsil edeceği ise merak konusu... Ancak temsilciler arasında Angola'nın olamayacağı kesin.

Angola, Afrika kıtası Dünya kupası elemelerinde 3. turu bile göremedi. "The Palancas Negras" (Siyah Impalalar) 12 grubun birincileri ve en iyi 8 ikincinin tur atladığı 2. turda, kolay bir grupta olmasına rağmen bir üst tura çıkma hakkını elde edemedi. Angola'nın bulunduğu 3. grubun birincisi 12 puanla Benin oldu. Grubu ikinci sırada bitiren Angola, en iyi 8 ikinciden biri olamadığı için Dünya Kupasına katılma hakkını daha başlarda kaybetmiş oldu...

by LeFoot

***Yazının aslı


2 yorum:

varol döken dedi ki...

afrika'nın ortası değil, en ucu yani bir yandan yeni dünyaya ve sömürüye en yakın ucu...

versinler delikanlılarsa liberya'ya da afrika'da dünya kupası düzenleniyor diyelim!

Minero dedi ki...

Güney Afrika doğal zenginlikleri ve Afrika'nın güney ucunda olması nedeni ile belkide en zengin Afrika ülkesi. Elmasın ülkesinde futbol da elmas gibi parlar umarım...