29 Temmuz 2009 Çarşamba
ZENGİNİN MALI, ZÜĞÜRDÜN ÇENESİ
Futbol Kasım ayında baş gösteren ekonomik krizin en çok etkilendiği aktivitelerden birisi oldu kesinlikle. Stadyum inşaatları durdu, futbol sektöründe ödenen maaşlar azaldı, bir dolu bütçe kısıtlamaları baş gösterdi, bir kaç çılgın örnek dışında transfer harcamalarında gözle görülür bir azalma oldu. Bu süreçten, daha önce muhtemel krizlere karşı önlemini alanlar sıyrılmayı başardılar. Ancak İngiliz futbolunun alt kademeleri bu işten çok kötü etkilendi. Daha önce bazı yazılarda Premier Lig ile hemen altındaki Championship arasında, dönen paranın miktarı açısından nasıl devasa farklar olduğunu belirtmiştik. Alt ligdeki takımlar ne yapsın? Onların durumları daha beter? Her 3 ayda bir, bir kulüp iflasını açıkladı, el değiştirdi, maaşları ödeyemedi vs. Her iki hadiseden de, bir zengin bir de züğürtün malından birer örnek verelim şu ekonomik kriz ortamında.
Basiretli Ticaret Adamlarının kulübü ile başlayalım. SC Heerenveen. Öncelikle şunu söyleyeyim. Heerenveen ve Groningen ile ilgili, blogda yaptığımız övgülerden sonra hep yorumlara "peki bu takımlar bu derece güçlü ekonomik yapı ve potansiyel yıldızları genç yaşta transfer ediyolar, ne zaman atılım yapacaklar?" şeklinde sorular geliyor. Bu biraz sabırla alakalı bir durum açıkçası. Hollandalılar yapı gereği anında başarı, sabırsızlık gibi kavramlar yerine çok uzun vadeli planlamalar yapan bir toplum olduğundan bu iş futbola da yansımış durumda elbet. 30 yıl sonranın sulama projelerini bugünden planlayıp aksiyon alan bir milletten bahsediyoruz. Örneğin "sular yükselirse ilk sular altında kalacak ülke" klişesi biraz içi boş bir önermedir zira Hollanda hükümeti uzun yıllar önce bu tehlikeyi görüp, tüm ülkeyi birbirine bağlayan binlerce su kanalı kazmıştır ki bu kanallardaki su sirkülasyonu, oluşabilecek herhangi bir su yükselmesini her sene su alışverişi ile dengelemektedir. Bu futbolda da var tabi. AZ'in Van Gaal ile şampiyonluğa ulaşması inişli çıkışlı bir 4 yıllık sürecin sonunda gerçekleşti. Heerenveen ve Groningen'in de hala süreye ihtiyacı var ve bu işi yapacaklarsa tam olarak yapmayı düşünüyorlar. Anlık büyük harcamalarla veya istikrarsız yükselişlerle değil.
SC Heerenveen kulübü Genel Direktörü Yme Kuiper dün önümüzdeki yıl bütçesini açıkladı. 29.8 milyon euro. Bu bir önceki yıl 28.5 milyon euro olan bütçeden daha fazla bir rakam. Kriz dönemindeki bu bütçe artışı bir yana, geçen yıl net kârının 9,3 milyon euro olduğunu açıkladı. Bu aynı zamanda bir kulüp rekoru. Bu ekonomik krizde, 26.000 kişilik Abe Lenstra Stadyumu, kupa şampiyonluğu ve lig beşinciliği ile bu rakama imza attılar. Bu sene otomatik olarak UEFA gruplarında mücadele edecekler. Kuiper'ın bize uzaydan gelmiş gibi görünebilecek cümlelerine dikkat edelim. "Elde ettiğimiz rekor yüzünden politikamızı değiştirip açılacak değiliz, ekonomi politikamızı adım adım, istikrarlı biçimde geliştirip ona sadık kalmayı düşünüyoruz, futbol takımının başarısını artırmak anlamında da aksiyonlarımız adım adım ilerliyor, şimdi stadyum kapasitesini 6.000 koltuk artırarak 32.000 kişiye çekmeyi düşünüyoruz." Kuiper bu sözlerinin ardından kendisine "iyi de hocam ne zaman şampiyon olucaz, anlatma bize istikrar falan" şeklinde soran bir üyeye sinirlenip ceketini alarak salondan ayrıldı.......Dur dur ayrılmadı tabi, bir an İstanbul semalarına uçuşa geçtik....
Peki yukarıda bunlar olurken aşağıda neler oluyor. Daha önce blogda bahsettiğimiz bir diğer taraftar çılgınlığı hikayesi Exeter City FC'den bir haber. Biliyorsunuz, 6 yıldır taraftarların hisselerinin çoğuna sahip olduğu (The Exeter City Supporters' Trust) ve son 2 sezonda bu haliyle önce Konferans Ligi'nden Division 2'ya, hemen sonra da Divison 1'e yükselen ekip. 19 yaşındaki golcü James Norwood'u transfer etmişler. Parasını kim vermiş. Taraftarlar. Kulübün hisslerini elinde bulunduran Taraftar Fonu üyelerinin her biri aylık 19 pound ödeyecek oyuncunun maaşları için. Yani "bana ne ya yenilirsek yenilelim, babamın takımı mı?" diye Polyannacılık oynamaya yer yok, resmen futbolcuların maaşlarını ödüyor adamlar. Yalnız yazık bu adamların "yönetim uyuma taraftara sahip çık" sloganı atma imkanları yok. Yönetim kendileri zaten. İşte böyle dostlar ekonomik kriz, birilerini kurumsal yapıyor, öbürünü imece....
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
Bizde oyuncularımızı bedavaya verip gidip başka futbolcuya milyon eurolar veriyoruz.Keşke böyle yönetim bizdede olsa.
Yorum Gönder