ANNE ROBINSON

Bundan 5-6 yıl önce Show Tv ve Star'da iki tane yarışma başladı. Show Tv'de "En Zayıf Halka", Star'da ise "Kim Gitsin". Yarışmayı ilk izlediğimde yaşadığım dumuru izah etmem mümkün değil. Sanırım, Bennu Yıldırımlar'ın sunduğu Kim Gitsin önce başlayandı. Kız Lisesi'nde 32 yıldır görev yapan öğretmen kılıklı bir kadın, karşısındaki yarışmacıları bilemedikleri sorularda ve fırsat bulduğu her anda aşağılıyor ve onlarla dalga geçiyordu. Türk televizyonlarında "yardım edin memedali beeeğğğğn" döneminin yeni atlatıldığı zamanlarda böyle bir şeyle kaşılaşınca "ne oluyoruz ulan?" diye kalakalıyorsunuz. Sunucu yarışmacıya yardım ederdi, kopya verirdi, el üstünde tutardı bizim bildiğimiz, böyle bir şeyle karşılaşınca hafiften sarsıldık. Hatta yarışmacılar bu kadına nasıl sabrediyor diye uzun uzun düşündüm ve bir gün kavga çıkacak diye izledim programı kaç kez. Derken Show Tv'de bu sefer bir öğretim görevlisi olan Hülya Uğur Tanriöver'in sunduğu En Zayıf Halka başladı. Format aynı, aşağılayan değişikti sadece. Bir süre bu iki yarışma yayınlandı ama Türk insanına uymayacağı belliydi. "Hayatım musluğu sen tamir edemezsin, çağır bir tesisatçı" lafını sülalesine hakaret olarak kabul eden bireylerin oluşturduğu bir toplumun "Ahmet, dört işlemden sen ilkokulda kaldın galiba, torpille mi geçtin yoksa? Bir de utanmadan Semra'ya gitsin demişsin" diyen bir kadına tahammül etmesi pek beklenemezdi. Edilmedi zaten ve her iki yarışma da birbirine yakın zamanlarda yayından kaldırıldı. Tabi Show Tv'deki versiyonun sonunda çıkan Copyright ifadelerinden BBC'nin The Weakest Link programından uyarlandığını anlamıştık ama hadisenin tümüne vakıf olmam programın orijinalini izleyince gerçekleşti.

Yukarıdaki kadının dünya tarihine kazandırdığı bir BBC klasiği The Weakest Link. 2000 yılında başlayıp tam 9 yıl devam eden, 40 ülkenin yayın haklarını alıp kendi versiyonlarını yaptığı ve Who Wants To Be Millionaire (Kim 500 Milyar İster?) yarışmasından sonra haklarını en fazla ülkeye satan program. Yarışmaya bu unvanlara kazandıran kişi Robinson'dan başkası değildir, zira ülkemizdeki versiyonlarda, ilk karşılaştığımızda ağzımızın açık kaldığı o sunucu profilini yaratıcısıdır. Öncelikle açıkça itiraf edeyim, Robinson'la bir randevuya gitseniz, randevunun 20. dakikasında kadındır, centilmenliktir demeden yaş odunla girişirsiniz. British humour denen şeyi bir de bizdeki ünlü ifade mağrur İngilizliğiyle karıştırıp, bir de üstüne hafiften patavatsızlığı koymuş ve bu ölümsüz karakteri yaratmıştır. Tabi bu her patavatsız karakterde olduğu gibi inanılmaz komik durumları da ortaya çıkarır. Guy Ritchie filmlerinden fırlamış gibi duran, Snatch ve Lock Stock and Two Smoking Barrels filmlerinin yarışma versiyonu gibidir Robinson'ın diyalogları. Örneğin şarkı sözleri yazan ve Britney Spears'e de şarkı gönderdiğini söyleyen bir adama "zaten Britney'in hayatı azap içinde, neden bir de sen şarkılarını gönderip daha fazla azaba sokuyorsun" diye ayar vermişliği, muhasebeci bir yarışmacıya "bana mesleğinle ilgili tek bir ilginç şey söyle yeter" demişliği, yarışmacıların en zayıf halkayı seçeceği bölümden önce "Mirror, mirror on the wall, who's the dumbest of you all?" ve "Who should have spent their money on a brain implant"şeklinde yarmışlığı vardır. Let's play the weakest link, Time to vote off the weakest link ve program kapanışındaki göz kırpması tekrar edile edile bir klasiğe dönüşmüştür. Yarışma boyunca diğer yarışmacıların gülmekten kontrolü kaybettiği bölümlerde mahkeme duvarı suratını korumayı nasıl başarır hala hayret ederim. İşin ilginci Robinson gerçek hayatta katıldığı programlarda da böyledir, yani bir nevi kendisini oynamaktadır yarışmada. Lakabı "Queen Of Mean" dir. Tabii işin ardındaki program formatını çözemeyenler olaya "ay ne itici kadın, insanlara hakaret ediyor resmen ya" şeklinde yaklaşırlar, onlara diyecek bir şeyim yok, Güner Ümit'le Turnike müstehak bir ömür boyu. Ünlülerin ve rapçilerin katıldığı çok hoş iki programın linkini verelim.